Torba tekliften TMMOB’nin özerkliğine müdahale çıktı: '70 yıldır susmadı susmayacak'

TBMM’de görüşmeleri devam eden “torba tekliften” TMMOB özerkliğine müdahale çıktı. TMMOB ve bağlı odaları sert tepki göstererek, “TMMOB ve bağlı odaları 70 yıldır susmadı, susmayacak” açıklamasını yaptı.

Torba tekliften TMMOB’nin özerkliğine müdahale çıktı: '70 yıldır susmadı susmayacak'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 27.11.2024 - 15:53

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve bağlı odaları, TBMM Genel Kurulu’nda görüşmeleri devam eden “Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne” tepki gösterdi. Açıklamada, teklif ile yerleşmeye, çevreye ve yapılaşmaya dair pek çok alanda kamusal denetimin zayıflatılmasına ilişkin düzenlemelere yer verilirken bu alanlarda meslek odalarının da işlevsiz kılınmasının hedeflendiği belirtildi. Teklifin içerisinde yer alan Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü’nün görevleri arasında yer alan “Bakanlığın görev alanına giren konularla ilgili olarak mimarlık ve mühendislik meslek kuruluşlarına ilişkin mevzuatı hazırlamak ve bunları denetlemek” ifadeleri ile 700 binden fazla mühendis, mimar ve şehir plancısının üye olduğu TMMOB’nin ve bağlı odalarının kendilerini ve üyelerini bağlayıcı karar alma ve yetkilerine engel olunmaya çalışıldığı vurgulandı. 

GÖRÜŞ BİLE ALINMADI

Demokratik hukuk devletine dayalı bir düzende yasaların açık, belirli, anlaşılır ve öngörülebilir olması gerektiğine işaret edilen açıklamada, şöyle denildi:

 “Ayrıca, halkın parlamentoda etkin temsili, milletvekillerinin ve kamuoyunun yasa tekliflerini gereği gibi inceleyebilmesi ve teklife ilişkin görüşlerini açıklayabilmesi ile mümkün olabilir. Oysa ülkemizde sıklıkla karşılaştığımız üzere bir kez daha torba kanun yoluyla değişiklik yapılmak istenmektedir. Değişikliklere ilişkin birliğimizden görüş alınmaması bir yana, milletvekillerinin incelenmesi dahi olanaksız kılınmıştır. Bütün bu Yasalaştırma sürecinin, demokratik hukuk devletinde olması gereken nitelikli yasa kavramı ve anayasada var olan hukuk devleti ile bağdaşması mümkün değildir.”

ANAYASA İHLAL EDİLİYOR

Açıklamada, yapılan işlemin en başından itibaren yanlış olduğu kaydedildi. Bu düzenleme gündeme getirilirken, Türkiye’deki tek mühendislik ve mimarlık meslek kuruluşu olan TMMOB’den görüş alınmak bir yana, bilgilendirme dahi yapılmadığına vurgu yapılan açıklamada şöyle devam edildi: 

“İfade etmek gerekir ki; kapalı kapılar ardında, alelacele yapılan görüşmelerle yürütülen bu süreçte yalnızca birliğimizi değil; imar ve yapılaşma sürecinde görev alan yerinden yönetim kuruluşlarının, mahalli idarelerin yetkileri gasp edilmekte, görev alanlarına müdahale edilmektedir. Oysa anayasada, devletin merkezi yönetim ve yerinden yönetim esaslarına göre yönetileceği açıkça düzenlenmiştir. Yerinden yönetim kuruluşlarının yetkilerinin elinden alınarak işlevsiz hale getirilmesi, anayasanın öngördüğü bu düzeni bozmakta, açıkça anayasayı ihlal etmektedir.”

Açıklamada, TMMOB’ye bağlı odaların anayasanın 135. maddesine göre kurulmuş kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarıdır, demokratik meslek odaları olduğu kaydedildi. Odaların anayasadan TMMOB Yasası’ndan aldığı yetkiyle oluşturduğu uygulama yönetmelikleri doğrultusunda genel kurulları, yönetim kurulları, onur kurulları, denetleme kurulları olduğuna dikkat çekildi. Kurulduğu günden bugüne TMMOB ve bağlı odalarının, yargının denetiminde, kendi üyelerince demokratik seçimlerle belirlenen yetkili organları eliyle karar alan ve uygulayan, merkezi idareden ayrı özerk bir yapıya sahip oldukları vurgulanan açıklamada, şöyle devam edildi:

“Bu düzenleme ‘bakanlığın görev alanına giren konularda’ gibi, ucu açık ve belirsiz bir tanımlamayla TMMOB ve ddalara ilişkin mevzuatı hazırlama ve denetleme yetkisini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na devrederek idari hiyerarşi içine almakta, birliğimizin özerk yapısını ortadan kaldırmaktadır. Bu düzenleme en geniş anlamıyla mesleki-demokratik kitle örgütü, dar anlamda ise kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşu olan birliğimizin ve bağlı odalarının çağdaş demokrasilerin en önemli gereklerinden biri olan ‘denge-fren mekanizmasını’ yok saymaktadır.”

‘'YIKIMA NEDEN OLUR''

Açıklamada, birlik ve bağlı odaları dışında hiçbir organ tarafından bu alanda mevzuat düzenlemesi yapılamayacağına dikkat çekilen açıklamada, “Hiçbir organ kaynağını anayasadan almayan bir devlet yetkisini kullanamaz. Yapılması öngörülen düzenleme anayasal düzenin kendisini hiçe saymaktır. TMMOB’nin hedef alınmasının altında yatan temel neden birliğimizin, kamusal niteliğinden ve toplumcu mücadele anlayışından gelen örgütlü yapısıdır. Çünkü birliğimiz, sermaye ve rant çevrelerinin ölçüsüz ve denetimsiz uygulamalarına karşı sadece ülke varlıklarının ve toplumsal çıkarın değil, aynı zamanda meslektaşlarımızın ve mesleğimizin de koruyucusu durumundadır. Üyelerimiz mesleklerini icra ederken, ideolojik dayatmalara ve siyasal baskılara maruz kalmıyorsa eğer, bu durum, Birliğimizin her türlü güç odağından bağımsız duruşu ve statüsü sayesindedir” denildi. 

“TMMOB’ye dönük her türlü baskı ve kısıtlama halkımız, mesleğimiz, meslektaşlarımız ve meslek alanlarımız için daha büyük yıkımlara neden olacaktır” denilen açıklamada, şu değerlendirmelere yer verildi:

“Yalnızca birliğimize yönelik değil; kent hakkını doğrudan ilgilendiren düzenlemeler içeren, sağlıklı ve güvenli bir çevrede yaşama hakkını güvence altına alan anayasa hükümlerini ihlal eden, kentleşme ve yapılaşmaya dair düzenlemeleri itibariyle de bu torba teklif her yönüyle ülkemizin ve halkımızın zararınadır. Yapılacak bu değişiklikle TMMOB ve bağlı odaları hedef alınmaktadır çünkü; Birliğimiz, İliç’ten Soma ve Ermenek’e maden facialarının; Akkuyu’dan Sinop’a nükleer kirliliğin, Fırtına Deresi’nden Munzur Vadisi’ne özgür akması engellenen derelerin, Aydın’dan Filyos’a yok edilen tarım alanlarını korumak, yeraltı ve yerüstü kaynaklarımızın halkımızın elinden alınmasını engellemek için mücadele etmektedir. Birliğimiz, Salda Gölü’nden Van Gölü’ne su havzalarının, Kuzey Ormanlarından Kazdağlarına ormanların, Karasu’dan Akdeniz’e kıyıların, Marmara’dan Karadeniz’e denizlerin korunması için mücadele etmektedir. Birliğimiz, kamu arazileri, okullar, hastaneler, devlet binaları gibi kamusal varlıkların; kent meydanları, donatı alanları ve tarihî yapılar gibi kentsel değerlerin, bin yıldır yaşanan mahalleler, yerleşik kültürler ve sosyal dokuların korunması ve kamu yararına kullanılması ile toplu ulaşım, halk sağlığı, sağlıklı ve yaşanabilir çevre, temel hak ve özgürlükler gibi konularda mesleki uzmanlıklara dayalı bilimsel ve teknik gerekçelerle sürdürdüğü hukuksal mücadele ile idarenin işlem ve kararlarının yargı tarafından denetlenmesini sağlamak için mücadele etmektedir.”

RANT ÇEVRELERİNE DİKENSİZ GÜL BAHÇESİ

Açıklamada, yapılması öngörülen bu düzenlemenin tek amacının TMMOB’nin özerkliğini ortadan kaldırılarak “kamu yararı” doğrultusunda çalışmalarını engelleme yoluyla doğal kaynakları, halkın kullanımına açık alanları, tarihi değerleri, kamu yararı dışında kullanmanın önündeki engelleri temizlemek, “rant çevrelerine dikensiz gül bahçesi açmak” olduğu vurgulandı. Açıklamada, şöyle devam edildi:

“Bu yüzden birliğimizin özerkliğine yönelik bu saldırı, ülkemize ve halkımıza da yönelmiş bir saldırıdır. Muhtemelen Mecliste bugün oylanacak olan kanun teklifinin ilgili maddesine yönelik tüm milletvekillerimizi ret oyu vermeye, ülkemizin ve halkımızın geleceğine sahip çıkmaya davet ediyoruz. Herkes bilmelidir ki, çalışmalarını anayasanın ‘eşitlik’ ilkesi ve ‘kamu yararı’ doğrultusunda sürdüren TMMOB ve bağlı ddaları, bugüne dek demokratik hukuk devleti anlayışı ile bağdaşmayan, ‘itibarsızlaştırılma ve gözden düşürmeyi’ amaçlayan birçok benzeri girişime rağmen, kuruluş amaçları doğrultusunda çalışmaktan geri durmamıştır. Yine herkes bilmelidir ki; TMMOB ve bağlı odaları mesleki, bilimsel, teknik doğrulara dayanarak ülkenin en karanlık dönemlerinde bile faaliyetlerini yürütmüştür. Anayasal güvence, hukukun, insan haklarının ve demokrasinin evrensel normlarına bağlılığımız üyelerimizin demokratik iradelerinin ortaya koyduğu güçle, dün olduğu gibi bugün de sürecektir. Kurulduğu günden beri kamusal ve mesleki yarar temel ilkesiyle,  mesleki-bilimsel teknik doğrulara dayanarak ülkenin en karanlık dönemlerinde bile gerçekleri açıklamaktan geri durmayan TMMOB ve bağlı Odaları üzerinde vesayet tesis etme girişimlerini dün olduğu gibi bugün de boşa çıkaracak; üreten, kalkınan ve hakça bölüşen bir ülke mücadelesini yılmadan sürdürecektir. TMMOB ve bağlı odaları susmadı, susmaz!”

AÇIKLAMAYI KİM YAPTI?

Açıklamada imzaları bulunan kuruluşlar şöyle: TMMOB, Bilgisayar Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Fizik Mühendisleri Odası, Gemi Makinaları İşletme Mühendisleri Odası, Gemi Mühendisleri Odası, Gıda Mühendisleri Odası, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası, İçmimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeofizik Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Kimya Mühendisleri Odası, Maden Mühendisleri Odası, Makina Mühendisleri Odası, Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası, Meteoroloji Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Petrol Mühendisleri Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Şehir Plancıları Odası, Tekstil Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler