Tarihçi Mehmet Emin Elmacı: 'İstanbul’u kaybederdik'
Tarihin seyrini değiştiren Çanakkale Deniz Zaferi’nin 110. yıl dönümü. Hem deniz hem de kara savaşları açısından Çanakkale muharebelerinin çok değerli olduğunu belirten Dokuz Eylül Üniversitesi tarih bölümünden Doç. Dr. Mehmet Emin Elmacı, bu büyük zaferin orta vadeli kazanımları ve önlediği tehditlere değindi.

Birinci Dünya Savaşında Çanakkale cephesi tarihin seyrini değiştirdi. 19 Şubat’ta başlayan Çanakkale Deniz Savaşı, 18 Mart’ta işgal kuvvetlerinin püskürtmesiyle sonuçlandı. Deniz zaferini kara zaferi takip etti. Yokluk içindeki ordu Mustafa Kemal önderliğinde tarihi bir zafere imza attı. Bağımsızlık ateşi yakıldı. Milli Mücadele’nin ve Cumhuriyetin “önsözü” yazıldı. Çanakkale’de oluşan milli bilinç ve uyanış, önce Milli Mücadele’ye motivasyon oldu. Zaferle sonuçlanan Milli Mücadele ise Cumhuriyet ile taçlandı. Ulu önderin Çanakkale’deki “Ben size savaşmayı değil ölmeyi emrediyorum” talimatı, Milli Mücadele’de “Ya İstiklal ya ölüm” parolasına evrildi.
SALDIRI İLE AKTİFLEŞEN CEPHE
Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Cephesi Türkler için aktif bir cephe değildi. İtilaf Devletlerinin İstanbul’a uzanma hedefi ile ihtiyat cephesi olarak planlanan bu cephe aktif hale geldi. 3 Kasım 1914’te İtilaf Devletleri’ne ait 18 parçalık bir donanma, sabahın ilk saatlerinden taarruza geçti. İngilizlerin Ertuğrul ve Seddülbahir’e, Fransızlar ise Kumkale ve Orhaniye tabyalarına bombardımana başladı. Cephaneliğe isabet eden bir mermi sonrası yaşanan patlamada 66’sı subay 71 asker, cephede Türk tarafının verdiği ilk şehitler oldu. Türk tarafı deniz savaşına önlem almak için mayın döşeme faaliyetine başladı. Nusret Mayın Gemisinin bu alandaki başarısı, Türk Denizcilik Tarihine altın harflerle yazıldı.
KADER DEĞİŞTİREN ATAMA
Savaşın kaderini değiştiren atama ise 18 Ocak 1915’te yapıldı. 3. Kolordu tarafından yeniden oluşturulmasına karar verilen 19. Tümen Komutanlığına Sofya Ataşemiliteri Erkân-ı Harbiye Kaymakamı Kurmay Yarbay Mustafa Kemal Bey atandı. İngiliz mayın tarama filosu, Akyarlar ile Kepez Körfezi arasındaki alanı taramış ve 18 Mart sabahı vermiş olduğu raporda, bölgenin mayınsız olduğunu bildirmişti. Aynı şekilde Fransız mayın arama-tarama filosu da Akyarlar’a kadar olan bölgenin mayından temizlenmiş olduğunu bir raporla tespit etmişti. Cephedeki en büyük kırılmalardan birisi bu aşamada yaşandı. Nusret Mayın Gemisinin gizlilik içerisinde döşemeyi başardığı mayınlar, her iki Türk mevzisinden açılan taarruz ateşiyle beraber Irresistible, Ocean, Queen Elizabeth, Inflexible, Agamemnon, Lord Nelson, Triumph, Prince George, Bouvet, Suffren, Gaulois, Charlemagne, Vengeance, Irresistible, Albion, Ocean, Swiftsure ve Majestic gibi İngiliz ve Fransız filolarının büyük ateş gücüne sahip olan savaş gemilerinin yüzde 35’ini etkisiz hale getirdi. Mayın ve taarruz ateşinden kurtulmayı başaranlar ise Bozcaada ve Midilli yönüne çekilmek zorunda kaldı.
ETKİSİ BÜYÜK OLDU
Deniz zaferini kara zaferi takip etti. Kara zaferinde olağanüstü bir inisiyatif alan Yarbay (sonrasında Albay) Mustafa Kemal askeri ve stratejik dehası ile zafere imzasını attı. Tüm dünyanın dikkatini çekti. Çanakkale Zaferi, hem Birinci Dünya Savaşı’nın hem de Osmanlı İmparatorluğunun ömrünü uzattı. İngilizler tarafından desteği kesilen Rus Çarlığı’nın çöküş süreci hızlandı. Zafer, İngiliz tarafında travma, Türk tarafında ise yılgınlığı üstünden atma etkisi yarattı.
“BOĞAZLAR VE İSTANBUL’U KAYBEDERDİK”
Hem deniz hem de kara savaşları yönünden Çanakkale muharebelerinin; sonuçları açısında çok değerli olduğunu belirten Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mehmet Emin Elmacı, bu büyük zaferin orta vadeli kazanımları ve önlediği tehditlere dikkat çekti.
Savaş döneminde devletin İstanbul’da ne olur ne olmaz mantığı ile resmi arşivlerinin, kutsal emanetlerin ve hazinesinin Eskişehir’de bir ev kiralanarak tedbir de alındığına dikkat çeken Elmacı, şu ifadeleri kullandı:
“Ortadoğu’da işgal edilen bir yerde devlet kayıtlarının bulunduğu yerler öncelikle hedef alınıyor. Eğer Çanakkale geçilmiş ve İstanbul işgal edilmiş olsaydı benzer bir durum Türkiye için de yaşanabilirdi” dedi. Elmacı, Boğazlar ve İstanbul bölgesinde hak iddia edebilmemiz açısından da Çanakkale zaferinin etkisi olduğunu belirten Elmacı, “Aksi durumda hak iddia edemez ve Milli Mücadele’de daha büyük bir mücadele vermek zorunda kalırdık.”
Bölgenin önce hukuken ateşkesle sonra barış antlaşmaları ile elden çıkmasına Çanakkale zaferinin set çektiğini vurgulayan Elmacı, şehitlerimizin ve savaşta mücadele eden erinden komutana herkese minnettarlık duyulması gerektiğini belirtti.

En Çok Okunan Haberler
-
Erdoğan seçim için tarih verdi
-
Diploma soruşturmasında flaş gelişme
-
İyilik yapmak isterken mağdur oldu
-
Hırvatistan'dan kaleci açıklaması!
-
31 yaşındaki imam, camide intihar etti
-
Vali balkona çıktı, CHP'lilere nefret kustu
-
İmamoğlu'nun diploması iptal edildi!
-
Tanyeli tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti
-
Türkiye'deki 'dindarlık algısı' dönüşüyor
-
Erdoğan'ın elini öpmüştü: O isme kritik görev