Soyer: İzmir'in elektrik ihtiyacını karşılamaya talibiz
CHP’de önceki dönemlerde görev yapmış milletvekili, il başkanı ve yöneticilerle bir araya gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Büyükşehir Belediyesi’nin tüm elektrik ihtiyacını kurduğumuz şirket vasıtasıyla karşılamak istiyoruz. Dahası İzmir’in elektrik ihtiyacını da karşılamaya talibiz.” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP geçmiş dönemlerde görev yapan milletvekilleri ve yöneticilerle bir araya geldi. İki oturum şeklinde yapılan sunumda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bürokratları kent planlaması, deprem sonrasında başlatılan çalışmalar, kentsel dönüşüm faaliyetleri, ulaşım yatırımları, altyapı, üstyapı ve fen işleri, sosyal hizmetler, tarımsal hizmetler ve İZSU’nun faaliyetleriyle ilgili bilgi aktardı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Başkan Tunç Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin üç yıldır neler yaptığını sizlerle paylaşmak istiyoruz. Neden? Çünkü biz iktidar olmak istiyoruz. Ve bu yolculukta başından beri çok emek vermiş, enerjisini, zamanını bu davaya adamış sizlersiniz. Sizleri geride bırakarak bu yolculuğu sürdürmemiz mümkün değil. Aksine sizlerin katkısıyla, varlığıyla biz ancak bu yolculuktan zaferle çıkabiliriz. Bizi güçlü yapacak şey hafızamızı tazelemek ve sizlerin orada biriktirdiği deneyimleri bugüne aktarmaya imkan vermektir. Sizin deneyimleriniz bizim için deniz feneri niteliğinde” dedi.
“HİÇ KUŞKUNUZ OLMASIN”
Büyükşehir Belediyesi’nin mali yapısına ilişkin bilgiler veren Başkan Soyer, derin ekonomik krize değinerek “Herkesin evinde, mutfağında yangın var. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin mutfağında da yangın var. Biz bütün bu yangına rağmen yola devam ediyoruz. İçiniz rahat olsun; kılı kırk yararak en tasarruflu uygulama ne olursa onu yapmaya gayret ederek, yatırımların hiçbirinden vazgeçmeden devam ediyoruz. Hala uluslararası kredi notumuz AAA olarak devam ediyor. Bu koşullarda bunu sağlayabilen kurumsal yapı yok. Ama İzmir Büyükşehir Belediyesi gerçekten çok güçlü bir kurum. İftihar edeceğiniz bir tabloyu iki sene sonunda ortaya koymuş olacağız. Hiç kuşkunuz olmasın” diye konuştu.
Başkan Soyer, merhum Başbakan Bülent Ecevit’in sosyal ve siyasal demokrasinin yanına eklediği ekonomik demokrasi tarifinden örnekler vererek şöyle dedi: “Aslında bizim yapmaya çalıştığımız bu. Kentin ürettiği refahın adil bir biçimde paylaşılması. Yaptığımız şeyler sadece İzmir için düşünülerek yapılmış şeyler değil. Tamamı, Türkiye’de bir model olabilir mi kaygısıyla yapılıyor. Çünkü İzmir’in bu anlamda bir öncü rolü olduğuna inanıyoruz. İzmir’in tüm Türkiye’de merakla izlenen, ilgiyle takip edilen bir kent olduğunu düşünüyoruz.”
“İZMİR'İN ELEKTRİK İHTİYACINI KARŞILAMAYA TALİBİZ”
Enerji alanında yürütülen çalışmalara değinen Başkan Soyer, “Biz bir enerji tedarik şirketi kurduk. Bu ne demek? İhaleye girip firmalardan elektrik alıp bunu satma hakkını elde ettik. Kurduğumuz şirket vasıtasıyla İZSU’nun su üretmek için kullandığı elektrik ihtiyacının yüzde 22’sini temin eder hale geldik. Ayda 28 milyon lira tasarruf etti İZSU. Bu da senede 300 milyon lira demek. Enerji dağıtım şirketlerinin ne kadar büyük paralar kazandığına buradan tanıklık edebilirsiniz. Ama biz İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni sürece dahil ederek kamu hizmetinde ciddi bir tasarruf sağladık. Bunun devamı gelecek. Sadece İZSU için değil Büyükşehir Belediyesi’nin tüm elektrik ihtiyacını da kurduğumuz şirket vasıtasıyla karşılamak istiyoruz. Dahası İzmir’in elektrik ihtiyacını da karşılamaya talibiz. Muğla ve Aydın’la da görüşmelerimiz devam ediyor” ifadeleri ni kullandı.
“KÜÇÜK ÜRETİCİ İHRACAKTÇI OLUYOR”
Başkan Soyer, tarımsal faaliyetlere de ayrı bir parantez açarak, “Tarım meselesi artık sadece bir zirai faaliyet olmaktan çıktı. İnsanlık, iklim krizi ve pandemiyle beraber tarımın önemini daha iyi kavradı. Ayrıca tarımın diğer sektörlerle bağlantısı öne çıktı. Artık tarım dediğiniz zaman gastronomiyi, kuraklığı, sağlıklı hayatı, enerjiyi bir tarafa bırakamazsınız. Bütün yerel yönetimlerin tarımla ilgili çalışmaları var. Ama İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarımla ilgili çalışmalarının bir felsefesi, omurgası var. Biz planlamadan başlayarak ihracata kadar küçük üreticiyi olduğu yerde doyuracak ve alternatif bir tarım politikası ortaya çıkaracak bir çalışma yapıyoruz. Bizim farkımız bu. Çoban envanteri çıkardık. Şu an Türkiye’de hiçbir şehrin çoban envanteri yok. 4 bin 700 çobanımızın tamamıyla tek tek mülakat yap tık. Onlardan süt almaya başladık. Küçük üreticimize ihracat kapısını da açıyoruz. İngiltere’de bir depo kiralayarak, oradaki bir şirketle işbirliği protokolü hazırlayarak üreticilerimizin ihracatını başlatıyoruz” dedi.
En Çok Okunan Haberler
- CHP'den 'İmamoğlu' çağrısı
- İhraç talebi ile disipline sevk iddiası!
- 2 çocuk vurulmuş halde ölü bulundu!
- AKP'li başkandan 'torpil' savunması
- 'Erdoğan' zirvesi sonrası MHP'den bir paylaşım daha!
- Kazanan isim belli oldu!
- Ahu Tuğba'nın ölüm nedeni belli oldu!
- Çok konuşulacak 'Kabine değişikliği' kulisi
- Bahçeli'nin 'Öcalan' çağrısında yeni perde
- Canlı yayında fenalaştı: Apar topar hastaneye kaldırıldı