SOL Parti’den örgütlü mücadele çağrısı

SOL Parti Başkanlar Kurulu Üyeleri Önder İşleyen ile İlknur Başer, SOL Parti MYK Üyesi Deniz Demirdöğen ve SOL Parti İstanbul İl Başkanı Leyla Koç Üzüm Taksim’deki bir otelde gazetecilerle bir araya geldi.

Toplantıda konuşan İşleyen “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den başka destekçisi kalmayan AKP’nin ülkeyi 20 yılın sonunda getirdiği nokta büyük bir çöküş. Bugün de giderayak bu çöküşü büyütüyor, adeta ‘benden sonrası tufan’ diyerek hep birlikte son vurgunlarını yapıyorlar. Erdoğan’ın, gençlere ‘siz bilmezsiniz’ diye seslendiği ne varsa 20 yılda bu ülkedeki insanlara, gençlere yaşattılar. 21. yüzyılın Türkiye’sinde açlık var, kıtlık var, yokluk var! Bu iktidar ülkenin tepesinde bir dakika daha durmamalı, her bir saniye yeni bir felaket demektir” dedi. 

Muhalefetin erken seçim çağrısını da eleştiren İşleyen "'Seçimleri bekleyelim ve seçim anında her şeyi değiştireceğiz’ diye toplumu pasifize ederek, seçim ricacısı olunarak bir şey başarılamaz. Önümüzdeki süreçte seçim de dahil, eğer bir şey isteniyorsa bu kazanılmak zorunda. ‘Bu iktidar nasıl olsa değişecek’ diyen, bekleyen bir yaklaşımla bu ülkeyi kurtaramayız. Bu iktidarı seçime mecbur etmenin yolu da artık örgütlü mücadeleden geçiyor" diye konuştu.

"SOL BİR SİYASET ÇİZGİSİNİN GÜÇLENDİRİLMESİNE İHTİYAÇ VAR" 

Türkiye’nin mevcut siyasi yönetimini de eleştiren İşleyen “Önümüzdeki dönemin temel siyaseti bu tek adam rejimine son vermektir.Tek adam rejimine son vermek bugün hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu çok önemlidir, ancak ülkenin içinden bulunduğu sorunların çözümü için asla yetmez. Türkiye, devrim niteliğindeki değişimlerle çözülebilecek bir sorun yumağıyla karşı karşıya. Cumhuriyet’in tüm ilerici birikimleriyle birlikte tüm kurumları tasfiye edilmiş durumda. Halkın sosyal kazanımlarını yok edildi. Sol bir siyaset çizgisinin güçlendirilmesine ihtiyaç var. Halkın örgütlü gücünün, sosyalist SOL’un örgütlü gücünün geliştirilmesi için mücadele etmeliyiz“ dedi. 

Trabzon vs İzmir’in ardından İstanbul Kartal Meydanı’nda bugün gerçekleştirilecek ‘Devrimci Demokratik Cumhuriyet’ mitingine de katılım çağrısı yapan İşleyen, “Bu mitingle mücadeleyi memleketin her bir köşesine yaymak üzere yeni bir seferberlik başlatacağız. Siyaseti bir gösteri oyununa dönüştürdüler. Bir fasit dairenin içine toplanıp bir iletişim ve gösteriden ibaret bir siyaset anlayışı yerine biz tam da hayatın, tabiatın ve insanın içinde; onların iradesiyle ve inisiyatifiyle yeni bir siyaset zeminini kurmak için mücadele ediyoruz. AKP iktidarına direnen kadınların, emekçilerin siyasetin öznesi ve ülkenin kurucu gücü olacağı devrimci bir siyaseti, devrimci bir muhalefeti sokak sokak yaratacağız” ifadelerini kullandı. 

"PAZARLIKÇI ANLAYIŞIN İÇİNDE BİZİM YERİMİZ YOK"

‘Sol ittifak’ iddialarını da değerlendiren İşleyen, EMEP, TKP ve TKH ile yaptıkları görüşmelerden bahsederek özetle şunları söyledi: 

“Önümüzdeki süreçte bizim nasıl bir siyaset izleyeceğimiz yönünde sorular soruluyor.  Hareketimiz, sadece bugün değil 2010 referandumundaki hayır mücadelesinde, sonrasında ve bugüne kadar bu gerici rejimin inşasına karşı tüm gücüyle mücadele etti.

Memleketin geleceğinin yerine kendi küçük çıkarlarını koyan pazarlıkçı anlayışların içinde bizim yerimiz yok. Bugün şartları oluşmamış bir seçim ve ittifak tartışmasını doğru bulmuyor,  sol siyaset zeminin güçlendirilmesini öncelikli görüyoruz. EMEP, TKP ve TKH ile süren görüşmelerimizi de böyle anlamak gerekiyor. Önümüzdeki dönem bizim için ikili bir görev var. Birincisi tüm muhalefet ile diyalog içinde bu iktidara son verecek bir mücadeleyi omuz omuza yürütmek. Bir diğeri de sosyalist solun bağımsız bir güç olarak halkın içinde güçlenmesini gerçekleştirmek ve Türkiye’nin önüne gerçek bir sol seçeneği koymak"