Sendikaya üye olduğu için işten çıkarılan Telus işçileri hak arıyor

Kanada menşeili Telus Dijital'in İzmir Buca 3. Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan işyerinde çalışan Hasan Hüseyin Yavuz, işten çıkarılmasının ardından şirket önünde  gerçekleştirdiği basın açıklamasında uğradığı haksızlığı anlattı. Çağrı İş Sendikası öncülerinden ve üyesi olan Yavuz, işçilerin sendikal örgütlenmesine karşı işten atmalar ve mobbing ile işçileri yıldırmaya çalıştığını dile getirdi. Açıklamaya, Toplumsal Özgürlük Partisi, Türkiye İşçi Partisi ve CHP Konak İlçe Başkanlığı destek verdi. Yavuz, 'Çağrı Merkezi, Posta, Telefon, Telgraf, Telekomünikasyon, İnternet ve İletişim İşçileri Sendikası' olan Çağrı-İş Sendikası örgütlenmesi nedeniyle işten atıldığını söyledi. 

"SOMUT HİÇBİR DELİL OLMADAN BENİ SUÇLADILAR"

2021 yılında eşi ile birlikte işe başladığını ifade eden Yavuz, “Başlarda her şey tozpembe gibi görünse de aylar ve yıllar geçtikçe maaşlar hızla asgari ücrete yaklaştı, patronların düzene oturmuş çarkında mobbing, taciz ve usulsüzlükler artmaya başladı. 2023 yılının Ocak ayında sendikal örgütlenme fikrini ortaya attık ve gönüllü arkadaşlarımızla birlikte hem işyeri barajını hem de sendika barajını yasal yollarla aşmayı başardık. Ancak işveren, bine yakın işçinin isteğini hiçe sayarak, Çalışma Bakanlığı tarafından verilen sendika yetkisine yasal boşlukları kullanarak itiraz etti. Maalesef işçilerin bu birliğinden korkan, haklarını vermeyi layık görmeyen ve karlarının cüzi bir kısmını dahi paylaşmak istemeyen Telus Digital, sendikalaşma öncüsü olan işçileri çeşitli bahanelerle işten çıkarmaya başladı. Özel hayatı bahane edilen, küçülme gerekçesi sunulan ya da performans düşüklüğü iddia edilen işçiler işten çıkarıldı. Ancak ertesi gün işçi aradıklarını belirten e-postalar göndermekten çekinmediler. Benim işten çıkarılmam ise ortak tuvaletlere yazılar yazıldığı iddiasına dayandırıldı. Somut hiçbir delil olmadan beni suçladılar ve iş akdimi Kod 25 ile feshettiler" dedi. 

"DİRENİŞ BURADA BAŞLIYOR, BU MÜCADELEYİ KAZANANA KADAR VAZGEÇMEYECEĞİZ"

Telus'un işçi düşmanlığının bunlarla sınırlı olmadığını söyleyen Yavuz, "Tacizci olduğu kanıtlanmış birine istifa seçeneği sunan bu yönetim, sendikal örgütlenmede öncü işçilere hiçbir kanıt olmadan suçlama yöneltti ve işine son verdi. Bu, adaletin değil, açıkça sendikal mücadelenin hedef alınmasının bir sonucudur. Telus yönetimi işçilerin örgütlenmesini engellemek, dayanışmamızı kırmak ve bizleri korkutmak istiyor ve bunun için her türlü çirkin yöntemi denemekten çekinmiyor. Ama şunu çok iyi bilsinler, bu saldırılar bizleri korkutamaz, aksine daha da güçlendirir. Bugün birimizi işten atarak susturabileceklerini sanıyorlarsa, yanılıyorlar. Biz, burada bir kez daha ilan ediyoruz. direniş bugün başlıyor ve bu mücadeleyi kazanana kadar vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu. 

Telus işçilerine seslenen Yavuz, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Buradan tüm Telus işçilerine, işçi sınıfına ve emeğin değerine inanan herkese sesleniyorum. Bu mücadele yalnızca benim mücadelem değil, hepimizin mücadelesidir. İşten çıkarılan son işçi benim şimdilik! Şimdilik diyorum çünkü bu işten çıkarmalar sizleri korkutup sindirene kadar son bulmayacak. Bugün bana yapılan yarın hepimize yapılabilir.Haklarınızdan vazgeçene kadar bu kıyım sürecek. Gelin, direnişi büyütelim ve birlikte kazanalım. Sendikal örgütlenme, anayasal bir haktır. Telus yönetimi, işçi düşmanı tutumunu terk etmek ve bizlerle müzakere masasına oturmak zorundadır. İşçi sınıfının gücünü hafife almayın. Herkesi bu haklı mücadeleye destek olmaya, dayanışmaya ve direnişi büyütmeye çağırıyorum. Direniş burada başlıyor, hep birlikte kazanacağız."