Sedat Peker'in videosu yargıyı hareketlendirmişti! HKP Avukatı Tacettin Çolak, Cumhuriyet'e konuştu

Organize suç örgütü kurduğu gerekçesiyle hakkında yakalama kararı bulunan ve şu an Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) yaşayan Sedat Peker, YouTube’da yayımladığı video serisinin yedincisinde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik olarak, “Uyuşturucu satıcısıyla resmimi koymuşsun, diyorsun ki ‘Bunlar yeni bir uyuşturucu yolu.’ Ben sana sizin kurduğunuz o uyuşturucu yolunu anlatacağım. Daha çok konuşacağız. Artık parça parça değil, avuç içi kadar koparma dönemi geldi” demişti.

Venezuela’nın yeni uyuşturucu güzergâhı olduğunu iddia eden Peker, eski başbakan ve AKP İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım’ın bu ülkeye yaptığı ziyaretlere dikkat çekerek, “Bu mal yakalandıktan sonra yeni bir güzergâh kurmak için Venezuela’ya kim gitti? Evet, kim gitti? Eski başbakanımız sayın Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım Bey. Bu senenin başında ocak ayında gitti 4 gün kaldı, şubat ayında gitti 4 gün kaldı. Karakas Limanı var oradan kuru yük gemileri direkt Türkiye’ye gelebiliyor ama konteyner gemileri Dominik üzerinde durma yapıp o şekilde devam edebiliyor. Yani esas gelen kokainler Dominik üzerinde de çok yakalanmaya başlayacak. Yeni güzergâh burası” açıklamasını yapmıştı. 

Peker'in iddiaları sonrası harekete geçen Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), 26 Mayıs 2021 tarihinde videoda belirtilen iddialarla ilgili AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, eski Başbakan Tansu Çiller, eski MİT Özel Harekât Dairesi Başkanı Korkut Eken, Süleyman Soylu’nun kardeşi Sadık Soylu, eski Başbakan Binali Yıldırım, Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım, Halil Falyalı, Sedat Peker, Sedat Peker’in kardeşi Atilla Peker hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmek üzere İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu.

İSTANBUL - ANKARA ARASINDA 'PEKER' TRAFİĞİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı söz konusu suç duyurusunu işleme aldı. Gazeteci Erk Acarer'in haberine göre; suç duyurusunda yer alan "parlamenter sıfatına sahip kişiler" yönünden dosya ayrıldı. Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım ve KKTC’de öldürülen Halil Falyalı hakkında soruşturma yapılacağı belirtildi.

‘YETKİSİZLİK KARARI’ VERİLDİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı dosyanın incelenmesi için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı ise ‘yetkisizlik kararı’ verdi.

Kararda şu ifadelere yer verildi:

“Yapılan araştırmada aynı konuyla ilgili olarak İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hali hazırda soruşturmanın yürütüldüğü; maddi olayların aynı olması sebebiyle her iki soruşturma dosyasının birlikte görülmesinde hukuki zaruret bulunduğu anlaşılmakla; İhbara konu olayın cereyan ettiği yerin yargı çevremizin dışında bulunduğu anlaşılmıştır.”

BAŞSAVCILIK: İDDİALARI ARAŞTIRIN VE TUTANAK HAZIRLAYIN

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, dosyaya ilişkin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne yine "parlamenter ve AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ayırın söz konusu iddiaları araştırın ve tutanak hazırlayın" dedi.

"UĞUR MUMCU CİNAYETİNİN AYDINLATILABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM"

Yaşanan tüm bu sürecin ardından, suç duyurusunda bulunan HKP avukatlarından Tacettin Çolak, konuyla ilgili Cumhuriyet'e konuşarak, "Biz tarihi sorumluluğumuzu yerine getirmek için suç duyurusunda bulunuyoruz. Ancak diğer muhalefet partileri bu iddiaları dinlemekle yetiniyor. Artık bürokrasi de adaletsizlikler hakkında bilgi sızdırmaya başlamış durumda. Uğur Mumcu cinayetinin bile aydınlatılabileceğini düşünüyorum" açıklamasını yaptı.

Uyuşturucu ticaretine ilişkin "somut deliller" olduğunu söyleyen Çolak, "Biz de bu konuda işlem yapılmasını istemiştik. CMK'nin 160. maddesi çok açık hükümler içermektedir; 'Cumhuriyet savcısı suç ihbarı ya da herhangi bir yolla işlendiği izlenimini edindiği anda soruşturma başlatmakla yükümlüdür.' Burada suç izlenimini geçtim, birden fazla suç fiili ile ilgili itiraflar var" diye konuştu.

Çolak, "İtiraf, ceza hukunda kesin delil niteliğindedir, başka delillerle desteklenmesi de gerekmez. Savcıların bu hareketsizliği de kendileri için suç fiili oluşturur" dedi.

"YETKİSİZLİK KARARI VEREN SAVCIYLA GÖRÜŞECEĞİZ"

İstanbul  Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yetkisizlik kararına da değinen Çolak, "Yargıya yönelik bir korku iklimi yarattıkları için sessiz kalıyorlar. Örneğin; Kaşıkçı cinayeti ve Gezi Davası'nda muhalefet şerhi koyan yargıçlarımızı sürgüne gönderdiler. Korku ile sindirilmişler ancak bir yerden başlamamız gerekiyor. Bayramdan sonra da ilk işimiz suç duyurumuzla ilgili 'yetkisizlik kararı' veren savcı ile görüşmek olacak" ifadelerini kullandı.