Seçil Erzan'dan mahkemeye mektup: Herkes tefeci

Bugün hakim karşısına çıkacak olan Erzan, 11 Ekim'de mahkemeye gönderdiği 27 sayfalık mektubuna "Ben dolandırıcı değilim" diyerek başladı. Dosyadaki müşteki futbolcuların birbirlerinin yönlendirmesi ve iknası ile paralarını çoğaltmak için kendisine geldiklerini öne süren Seçil Erzan, Fatih Terim ile çalıştığını belirterek, şube müdürü olarak hiçbir müştekiye gitmediğini, Emre Belözoğlu'nu Volkan Bahçekapılı'nın ikna ettiğini, Musa Mert Çetin'in ise Fatih Terim'in uzun yıllar asistanlığını yapan Hande Sümertaş'ın yönlendirmesiyle kendisine geldiğini ve sonrasında ise kendi arkadaşlarını da yönlendirdiğini iddia etti.

"İRADELERİ BU SÖYLEMLE SAKATLANAMAZ"

Erzan, mektubunda, bankadan dekont almadan, paraları çanta içinde banka dışı mekanlarda alan-veren ve kendisinden çok yüksek oranlarda faiz getirisi bekleyen kişilerin iradelerinin, "Bankada Fatih Terim adına bir fon var. Bu fonda açık var. Hakan Ateş ile Mehmet Aydoğdu yönetiyor ama gizli. Fondaki açığı sen kapat sonra yüksek faiz al. Bana elden ver. Her şey garanti, resmi, benim yetkimde..." söylemi ile sakatlanamayacağını ifade etti.

HERKES TEFECİYMİŞ

Erzan, dosyadaki müştekilerden aldığı paraları faiziyle ödeyebilmek için yakınlarından destek aldığını, malını mülkünü sattığını, borç aldığı kişilerin bu borçları faiziyle istediklerini, faiz yetiştiremediği için ise tefecilerin eline düştüğünü ifade etti. Erzan, tefeci olduklarını iddia ettiği kişileri ise; Atilla Baltaş, Süleyman Aslan, Ali Yörük, Atilla Yörük, Mojtabah (Moci) Haghani, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Erkan Karaca, Merve Yılmaz ve Tanın Yılmaz olarak sıraladı.

Bu isimlerin kendisinden zorla imzalı kağıtlar aldıklarını ve kendisine zorla senet imzalattırdıklarını öne süren Erzan, ayrıca bu kişilerin aldıkları paraları gizleyerek mağdur olduklarını söylediklerini öne sürdü. Erzan mektubunda ayrıca Fatih Altıntaş, Nuri Köşkdere, Metin Taş, Erkan ergene, Ayhan Akman, Semih Kaya'yı da tefecilikle suçladı.

PARA VERENLER SORGULAMADI

Erzan, dosyadaki herkesin teknik direktör, futbolcu, iş insanı, tercüman, doktor, mühendis, mimar ve memur olduklarını, kayıtlı paralarını bankadan çekip, çoğu zaman banka dışında elden alıp verdiklerini, karşılığında belge olarak ise müsvedde kağıtlar almakla yetindiklerini, istedikleri zaman Hakan Ateş dahil bankadaki herkese ulaşabilecekken inceleme yapmadıklarını ve sorgulamadıklarını söyledi.