Nilüfer Çayı ‘atık kanalı’ haline geldi: Yapılması gerekenler madde madde açıklandı...

Prof. Dr. Mustafa Sarı, Türkiye’nin en kirli akarsulardan biri olarak kabul edilen Nilüfer Çayı'nın temizlenmesinin ne denli önemli olduğu konusunda uyarılarda bulundu. Sarı alınması gereken önlemleri madde madde sıraladı.

Nilüfer Çayı ‘atık kanalı’ haline geldi: Yapılması gerekenler madde madde açıklandı...
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.01.2025 - 12:36

Nilüfer Çayı, yapılan araştırmalara göre Türkiye’nin en kirli akarsulardan biri olarak kabul ediliyor. Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı konu hakkında yaptığı açıklamada şu sözleri dikkat çekti: 

“Nilüfer Çayı evsel, endüstriyel, tarımsal ve diğer atıklarla kirlenmiştir. Hatta rengi, kokusu ve geçtiği yerlerde bıraktığı tortusuyla üzeri açık bir ‘atık kanalı’ olarak nitelendirilmekte. Zaman zaman sivil toplum kuruluşları veya duyarlı vatandaşlar tarafından kirliliğe ilişkin yapılan Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) şikâyetlerine verilen cevaplar otomatikleşmiş, basmakalıp ifadelere dönüşmüş olması üzücü. Zira ilgili şikâyete cevap vermek zorunda olan kamu kurumu çalışanları yazdıklarına inanmasa bile kurumunun çıkarlarını korumak için standart bir metni sürekli tekrar eder hale gelmiştir.” 

TARIMSAL ÜRETİMDE KULLANILIYOR 

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan denetimlerin ve belediyelere yönelik yapılan uyarıların geç de olsa yerinde ve önemli olduğunu belirten Sarı, “Her yıl Nilüfer Çayı’nın Çapraz Çaya karıştığı bölgede birkaç kez yaşanan balık ölümleri, zaman zaman artık normal kabul edilen kirlilik düzeyinin bile üstünde kimyasal atık salımının da yapıldığını göstermekte'' ifadeleri kullanırken ardından şöyle konuştu: 

''Diğer taraftan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, Bursa Valiliği, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı gibi birçok kamu kurumunun Nilüfer Çayı kirliliğini önlemeye yönelik program, eylem planı ve projelerinin olduğu görülmekte. Tüm bunlar mevcut durumda Nilüfer Çayı kirliliğinin kamu kurumları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları (STK), özel sektör ve bölgede yaşayan vatandaşlar tarafından çok iyi bilindiği, çözülmesi için iyi niyetli çabaların devam ettiği ancak ya çok az yol alındığı veya hiç yol alınamadığı gerçeğini değiştirmemektedir. Diğer taraftan bu haline rağmen yoğun şekilde bölgedeki tarımsal üretimde sulama amacıyla kullanıldığının da altı önemle çizilmelidir.” 

'TOPYEKÛN İŞBİRLİĞİ ŞART'

Sarı, bölgede her gün yenisi faaliyete başlayan OSB’ler, kaçak evsel ve endüstriyel deşarjlar, bireysel sanayi tesisleri, yoğun hayvansal ve bitkisel üretim işletmeleri ile gıda endüstrisinin varlığı dikkate alındığında Nilüfer Çayı için gereken önlemlerin acilen alınması gerektiğini söyledi. 

Sarı, alınabilecek önlemleri ise şöyle sıraladı:

  • Çayın uzun yıllar kurak mevsim ortalama debisi dikkate alınarak, çaya deşarj edilecek toplam maksimum yükler yeniden belirlenmelidir. 
  • Sorun tek başına organik kirlilikten kaynaklamadığı için sadece azot-fosfor sınırlaması yeterli olmayacaktır. 
  • Azot-fosforun yanında mutlaka ağır metal, tuzluluk ve renk parametrelerini de kapsayan yeni bir deşarj kısıtlamasına gidilmesi şarttır. 
  • Nilüfer Çayı hali hazırda IV. Sınıf su kalitesine sahiptir. Yani aşırı kirlenmiş bir sudur. Böyle sular tarımsal sulamaya uygun değildir. Oysa gözlemler esnasında sayısız su motoruyla su çekilerek sulama yapıldığı görülmüştür. Nilüfer Çayı’nın tarımsal sulama amacıyla kullanımı, su kalite sınıfı iyileşinceye kadar derhal önlenmelidir. 
  • Halihazırda Nilüfer Çayı’na atık deşarj eden bütün işletmeler bellidir. Nilüfer Çayı’nın mevcut durumu debiden bağımsız olarak ruhsat şartlarındaki taahhütlere uyulmadığını göstermektedir. Denetimlerle bu işletmelerin vakit geçmeden Nilüfer Çayı’nı kirletmeleri önlenmelidir. 
  • Nilüfer Çayı için tüm tarafların katılımıyla yeni bir Acil Eylem Planı hazırlanmalı, uygulama süresi belirtilmeli ve uygulamalar herkes tarafından şeffaf olarak izlenebilmelidir. 
  • Nilüfer Çayı’nın kirlilikten kurtarılması için merkezi yönetim, yerel yönetim, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların topyekûn işbirliği yapması şarttır. 

İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler