Millet laiklik ve demokraside birleşti

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüşmek için Saraçhane yoluna koyulduğumuzda büyük Atatürk’ün o sözleri aklımızdan geçti: “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ve Gençliğe Hitabe’yi anımsadık. Alana yaklaştıkça bunları milletinin de unutmadığını gördük. Pankartlar Gezi Direnişi’nde olduğu gibi içten ve yaratıcıydı: “Gençliğe Hitabe’deki ‘bir gün’, bugün” , “Muhafazakâr ailenin direnişçi kızlarıyız”, “Hocam derste böyle anlatmamıştınız-İstanbul Hukuk”, “Gençlerin hiçbir şeyi kalmadı. Korku da dahil”, “Sınavları mı dert ediyorsun, boşver diplomanın da garantisi yok.”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, otobüsün üzerinden yurttaşlara sesleniyordu. Alandan gelen istekleri hemen yanıtlıyor, milletvekili arkadaşlarına talimat veriyordu. Aramızda “Altı gündür gecesi gündüzüne karıştı. Yine de en ufak bir yorgunluk belirtisi, konuşmasında en ufak bir takılma yok. Ne yiyor, ne içiyor diye sorsak mı” şeklinde konuştuk. Sonra memlekette o kadar çok sorun varken bu mu sorulur, diyerek erteledik... O günler de gelecek...

Gençler çok hareketli, iktidarın karşısında yer alan her siyasi görüşten yurttaş alandaydı. Ufak gerilimi ise Özel ortak noktayı bularak çözdü: “Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’ni savunuyoruz. Türkiye bir bütündür, bölünemez. Kardeşliğimiz engellenemez. Bütün özgürlüklerin, bütün birlikteliklerin, yarınların, Türkiye’nin bir Suriye, bir Afganistan, bir İran olmamasının garantisi laikliktir. Türkiye laiktir, laik kalacak.”

Halk buluşmasında Zülfü Livaneli’nin “Yiğidim Aslanım” şarkısı başlayınca, büyük Atatürk ve katledilen aydınlarımız aklımıza geldi… Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Onat Kutlar, Necip Hablemitoğlu ve Gezi’de ölen gençler… Telefonların ışıkları açıldı, o gece Silivri’de ilk kez TV izleyecek olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na armağan edilen şarkı hep bir ağızdan söylendi.

Özgür Özel, otobüsün üzerinde alandakilerin evlerine gitmesini yaklaşık yarım saat el sallayarak beklese de İBB Binası’na adımını atmadan gazla müdahale başladı. Özel, gençlerin arasından birinci kattaki odasına giderken merdivenleri de ikişer ikişer çıkarak mücadele hırsını orada da gösterdi.

ÇALIŞANLARA SELAM

Bina 30 yıl önce Avrasya Maratonu basın toplantısı için gittiğimdeki gibi. Kapılar, koridorlar, mobilyalar aynı. Bir bilgisayar, dört misafir koltuğu ile mütevazı bir odada müthiş enerjisiyle bizi karşılayan Özel, “Cumhuriyet gazetesinin yeri çok özel” diyerek tüm çalışanlara selam yolladı. Sıkılan gazlar bulunduğumuz odaya kadar ulaştı. Röportaj zaman zaman öksürüklerle bölünse de Özel’den 19 Mart darbesine kadar yaşanan süreci ve yol haritasını dinledik. “Demokrasiye susamış” milyonlara umut olacak sözleri ve yol haritasını duymanın, milletin ortak iradesini görmenin, kararlı söylemlerle demokrasinin ve laikliğin bu topraklardaki köklerinin ne kadar güçlü olduğunu hissetmenin mutluluğuyla geceyi sonlandırdık.