Manisa’da su kaynakları alarm veriyor

İklim değişikliği ve buna bağlı olarak ortaya çıkan kuraklık sorunu sonrasında son 90 yılın en yağışsız ilkbaharının geride bırakıldığı Manisa'da kuraklık, bölgenin su kaynaklarını da olumsuz etkiledi.

Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 1945'te tarımsal sulama amacıyla oluşturulan ve yıllık ortalama 150 milyon metreküp suyu Gediz Ovası'na veren Marmara Gölü, tamamen kurudu.

Ege Bölgesi'nin Büyük Menderes'ten sonraki ikinci büyük akarsuyu Gediz Nehri'nin debisi de kuraklığın etkisiyle azaldı. Nehir yatağında debinin azalması nedeniyle oluşan adacıklar dikkati çekti. İçme suyu ihtiyacının yeraltı kaynaklarından sağlandığı Manisa'da kuraklığın etkisiyle yeraltı kaynakları da azaldı. 

BARAJLARDAKİ DOLULUK ORANLARI ALARM VERİYOR

MASKİ Genel Müdürü Burak Aslay, iklim değişikliği ve buna bağlı olarak küresel ısınmanın, Manisa’da da yağışların azalmasına, düzensizleşmesine ve sıcaklıkların artmasına neden olduğunu belirterek, “Meteoroloji Genel Müdürlüğünün verilerine göre son 90 yılın en kurak dönemini geçirdik. Yağışlı gün sayısının azaldığı ülkemizde ve ilimizde baraj suları da tükenme noktasına geldi. Manisa ilimizdeki yerüstü su kaynaklarına baktığımızda doluluk oranları maalesef ki çok düşük durumda bulunuyor.

Gördes Barajı yüzde 5,1, Demirköprü Barajı yüzde 6,5’lik doluluk oranı ile neredeyse kuruma noktasına geldi. Afşar Barajı yüzde 28,3, Sevişler Barajı ise yüzde 50,2 doluluk oranını ile alarm sinyalleri veriyor. Ülkemizin gıda ambarı, tarım şehri Manisa’mızda son günlerde yaşadığımız anlık yağışların su kaynaklarımıza hiç faydası yok. Bilakis sel felaketlerine neden olan bu yağışlar tarım ürünlerine de ciddi zarar veriyor” dedi. 

Yeterli suya artık çok derinlerde ulaşılıyor 

İl genelinde 1,5 milyon kişiye içme suyu temin etmek için 2 binden fazla sondaj açtıklarını dile getiren Aslay, “İdare olarak Manisa’mıza günlük 392 bin metreküp su veriyoruz. Sadece son 6 yılda 500’ün üzerinde yeni sondaj açtık. Bu yaz da yeni sondajlar açmaya başladık. Her geçen gün sondajlarımız kuruyor ya da yeraltı suları daha derinlere iniyor. 15 - 20 yıl önce 50 metrelerde ulaştığımız suya bugün 350 - 400 metrelerde ulaşıyoruz. Öncelikle hepimizin bilmesi gereken su kaynaklarımızın sınırsız olmadığıdır” diye konuştu.