Kuran kursunda cinsel istismar davasında karar bozuldu: 'Çocuklar zarar görecek'

Erzurum’da Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı bir yatılı Kuran kursu olan Hacı Bahattin Sevgi Yatılı Erkek Kuran Kursu’nda cinsel istismara uğrayan sekiz erkek çocuğuyla ilgili davada ilk celsede karara çıkmış ve sanık nitelikli cinsel istismar suçuyla toplamda 119 yıl 6 ay ceza almıştı. 

Çocukların avukatlığını yapan avukat Müjde Tozbey Erden, duruşmada çocukların aynı travmayı yaşamamaları için tekrar mahkemeye çağrılmamasını ve daha önce alınan ifade kayıtlarının izlenmesini talep etti.

Mahkeme de bu talebi kabul ederek, çocukların soruşturma aşamasında alınan ifadelerinin görüntülerini izletti. Nitelikli cinsel istismar suçuyla toplamda 119 yıl 6 ay ceza alan sanığın itirazı üzerine davanın istinaf incelemesi tamamlandı. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi, kararı bozdu. İstinafın bozma gerekçesinin ise mağdur çocukların duruşmaya getirilerek dinlenmemesi olduğu belirtildi. 

Kararı Cumhuriyet’e değerlendiren Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey Erden, çocukların üstün yararının düşünülmesi gerektiğini vurguladı. Tozbey, “Ne yazık ki ülkemizde çocuklar yargı karşısında çok yıpratılıyor ve örseleniyor. Çocukları tekrar tekrar yetkililer karşısında dinletmek, istismar vakalarında kendilerini daha da fazla suçlu hissetmelerine neden oluyor” dedi. 

‘MERKEZ KURULDU’

Tozbey, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “2012 yılında başbakanlık genelgesi ile çocukların defalarca dinlenilmemesi amacıyla Çocuk İzlem Merkezleri kuruldu. Mağdur çocukların, kolluk kuvvetleri, adli merciler ve sağlık kurumları tarafından ayrı ayrı değerlendirilmesi ve bu süreçte yaşadıklarını defalarca dile getirmek zorunda bırakılması, gizliliğin yeterince sağlanamaması, ilgili kurumlarda çocukla görüşme yapanların, ruhsal durumunu gözeterek görüşme yapabilecek yeterlikte eğitime sahip olmaması halinde, travmanın daha da şiddetlendiği tespit edildi.” 

‘GÜVEN AZALIYOR’

Adalete olan güvenin azalacağına dikkat çeken Tozbey, “Mağdurlar, tekrar tekrar sistemin içine dahil edilince adalete olan güvenini kaybedecektir, tekrar istismarcısı ile yan yana getirilecektir. Çocuklar daha çok zarar görecek” dedi.