Köpeklerin bakım alanının dozerle yıkılmasına tepki: 'Taleplerimiz gerçekleşmezse direnişimiz büyüyecek'

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi rektörlüğünün, kampüs hayvanlarının kaldığı hasta, yaşlı ve yavru köpeklerin bakım alanını dozerle yıktı. 

Rektörlüğün alanı yıkması tepkilere yol açarken Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Doğa Dostu Topluluğu ve Sokaktayım Yanındayım İnsiyatifi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin ana nizamiye kapısı önünde bir basın açıklaması yaptı.

Yapılan açıklamada, şöyle denildi:

“31 Aralık günü bizleri oyalamak için yönetim tarafından toplantıya çağırıldığımız esnada, yıllardır burada yaşayan, burada doğup büyüyen köpeklerimizin evlerini başlarına yıktılar. Köpeklerimiz ciddi travmalar yaşadı ve aldırdığımız kliniklerde travma yaşamaya devam ediyorlar. Hiçbir agresyon göstermeyen, yıllardır öğrencilerle uyumlu bir şekilde yaşayan köpeklerin suçu sadece köpek olarak dünyaya gelmekti. 

Bir hayvanı sadece türü köpek olduğu için suçlu gösteremez, evlerini başlarına yıkamaz, onlara eşya muamelesi yapamaz, onları tecrit edemezsiniz. Hayvanlara yaşattıklarınızın yanında biz öğrencilere de çok korkunç şeyler yaşattığınızı bilim ve sanat dünyasına bildirmek isteriz. Bizler eğitim yeri olan kampüsümüzü sadece derslerden geçeceğimiz bir yer olarak görmemekle birlikte bilimin ve sanatın ışığında hem iyi birer insan olmaya hem de dünyayı daha yaşanır bir yer haline getirmeye çalışan öğrencileriz."

BURADA OLMAYA DEVAM EDECEKLER

Açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:

“Üniversiteler bilim ve sanat yuvasıdır. Katliam ve tecritin meşrulaştırıldığı yerler olamazlar. Katliam olursa, hayvanların güvenlikleri hiçe sayılarak evleri başlarına yıkılırsa toplama kamplarından bir farkları kalmaz. Ve o saatten sonra bu kampüsler üniversite olmaktan, eğitim yuvası olmaktan çıkar. Biz öğrenciler buraya çeşitli sınavları kazanarak, bileğimizin hakkıyla geldik. 

Burda olmaya hak kazandık, tepeden atanmadık, birileri tarafından yerleştirilmedik. Üniversiteler öğrencilerindir, yönetimlerin keyfi kararlarına göre değil, eğitim yuvası olması sebebiyle etik kurallara göre şekillenmelidir. Taleplerimiz bellidir; kampüste doğan, büyüyen, evi kampüs olan köpekler yerlerine geri dönecek, yaşam alanları ivedilikle yeniden inşa edilecektir. Etik kurallara göre davranılacak, hayvanlara ve öğrencilere zarar verecek yaptırımlardan kaçınılacaktır. Eğer taleplerimiz gerçekleşmezse direnişimizi büyüterek devam ettireceğimizi beyan ederiz. Köpekler sizlerden, bizlerden önce bu kampüstelerdi. Burada olmaya devam edecekler.”