Kamulaştırma taksitlerinde önemli karar: ‘Kanuni faiz’ değil, ‘öngörülen en yüksek faiz’
Anayasa Mahkemesi (AYM), kamulaştırma işlemleri kapsamında taksitlendirmelerde “kanuni faizin” uygulanmasını öngören düzenlemeyi, anayasadaki “kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz uygulanır” hükmüne aykırı olduğu için iptal etti.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Resmi Gazete’den “Sağlık Bakanlığı onayı bulunmayan ilacın temini için başlatılan yardım kampanyasının süresinin uzatılması talebinin reddi üzerine açılan davaya” ilişkin gerekçeli kararını yayımladı. AYM, itiraz konusu kuralın anayasaya aykırı olduğuna hükmetti.
İtirazın gerekçesinde “İtiraz konusu kuralın öngördüğü süre sınırının yaşam hakkı ile maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkı kapsamında devlete yüklenen yükümlülüklerle bağdaşmadığı, ölçülü olmadığı, ayrıca hedeflenen yardım miktarına, yardım toplama süresi içinde ulaşılamadığı durumda toplanan miktarın da devrinin söz konusu olması nedeniyle mülkiyet hakkının da ihlal edildiği” ifadeleri kullanılarak, söz konusu kuralı anayasaya aykırı olduğuna kanaat getirerek, oybirliği ile iptal etti.
KAMULAŞTIRMADA YASAL FAİZ DE İPTAL EDİLDİ
Yüksek Mahkeme’ce yayımlanan diğer karara göre de Kamulaştırma Yasası’ndaki “Taksitli ödeme süresince, ‘Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’a göre ayrıca kanuni faiz ödenir” düzenlemesini anayasaya aykırılıktan oybirliği ile iptal edildi.
AYM, gerekçeli kararında, itiraz konusu düzenlemenin “kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırmasız el atma yoluyla kullanılmakta olan mülklere ilişkin taksite bağlanan bedel ve tazminatların taksitlendirilmesinde kanuni faizin işlenmesini” içerdiğini belirterek, söz konusu düzenlemenin mülkiyet hakkını ilgilendiren bir düzenleme olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Bunun yanı sıra anayasanın “Kamulaştırma” başlıklı 46. maddesindeki “öngörülen taksitlendirmelerde ve herhangi bir sebeple ödenmemiş kamulaştırma bedellerinde kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz uygulanır” hükmüne değinilen kararda;
“Bu bakımdan kural, anayasanın 13. maddesinde belirtilen ‘sınırlamanın anayasanın sözüne aykırı olamayacağı’ hükmüne aykırılık teşkil etmektedir” denildi. AYM, söz konusu düzenlemeyi anayasanın “temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması”, “mülkiyet hakkı” ve “kamulaştırma” maddelerine aykırılıktan iptal etti.
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık