Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu: ‘İstanbul Sözleşmesi sonrası erkekler cesaretlendi’

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu verilerine göre mayıs ayında erkekler tarafından 35 kadın öldürüldü. Ayrıca, 16 kadının öldürülmesi “şüpheli ölüm” diye kayıtlara geçti.

Nisan ayında 24 kadın öldürüldü. Öte yandan,16 kadının öldürülmesi ise ‘şüpheli’ diye tanımlandı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Kadın Meclisleri Temsilcisi Dilber Sünnetçioğlu Cumhuriyet’e konuştu. İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle çıkılırken bu kararın ardından kadın ölümlerinin arttığına dikkat çeken Sünnetçioğlu, “Sözleşmeden çıkıldığından beri erkekler cesaretlendi. Erkeklerin sırtı sıvazlandı. O günden bugüne işlenen cinayetler çok daha vahşileşti. Mayıs ayında 35 kadın öldürüldü. 16 kadının öldürülmesi de şüpheli şekilde tanımlandı. Son zamanlarda genç kadınlar balkondan, rezidanslardan düşüyor. Erkekler intihar süsü vererek cezadan kurtulmak istiyor. Yani aslında şüpheli kadın ölümlerinin birçoğu kadın cinayeti. Mayıs ayında kadınların yüzde 63’ü evinde öldürüldü. Kadınlar güvenli diye kapatılmak istenen evlerde öldürüldü. İzlenen politika bu ölümlere kapı aralıyor. Palayla kadın cinayeti işleyen adam da ‘O benim için kolay hedefti’ demişti” dedi. 

"HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ"

Sünnetçioğlu, kadın cinayetleri davasında verilen “haksız tahrik indirimi” kararlarının son zamanlarda arttığını söyledi. Sünnetçioğlu, “Hâkimler bir karar verirken bunu tarafsızca yapmalı. Cinsiyetçi yaklaşımda bulunmamalılar. Bazı erkekler anlaşmazlık yaşadıkları kadınlara bir dönem ‘Seni de Emine Bulut gibi öldürürüm’ diye tehditler savuruyordu. Verilen cezalar kadın cinayetlerinin artmasına neden oluyor. Nevin Yıldırım kendisine senelerce tecavüz eden adamı öldürdü. Ancak Nevin Yıldırım’a bir indirim verilmedi. Derneğimizin kapatılma davası var. Katilleri yakalamak yerine derneğimizi kapatmaya çalışıyorlar. Kapatılmak istenmesinin sebebi kadınların sesini kısmak. Bize namussuz diyorlar. Ölüm tehdidi alan, şiddet gören bir kadının yanında durarak namussuz oluyorsak evet biz namussuzuz” diye konuştu.