İzmir'de polis şiddeti iddiası: 'Bize işkence yaptılar'

İzmir Buca'da kimlik kontrolü için durdurulan araçtaki üç genç ile yunus polisleri arasında çıkan arbede, çevredeki amatör bir kamera tarafından görüntülendi. Olayın ardından ‘görevli memura mukavemet’ gerekçesiyle haklarında soruşturma açılan üç genç, kendilerine işkence yapıldığını öne sürdü. Aracında arama yapılan Cüneyt Gülser, "Ters kelepçe yaptılar. Gözüme, ağzıma, kulağıma biber gazı sıktılar" dedi.

İzmir'de polis şiddeti iddiası: 'Bize işkence yaptılar'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 08.06.2022 - 11:41

Olay, 29 Nisan Cuma günü saat 15:00 sıralarında İzmir'in Buca ilçesine bağlı Menderes mahallesinde meydana geldi. Yunus ekipleri, seyir halindeki otomobili kimlik kontrolü ve araç araması için durdurdu.

Yunus polisleri ile otomobilin sahibi Cüneyt Gülser arasında, araca zarar verildiği gerekçesiyle tartışma çıktı. Arkadaşları Baran Akdaş ve Önder Bingöl'ün da dahil olduğu tartışma arbedeye dönüştü. Yaşanan arbede, çevrede yaşayan bir yurttaş tarafından telefon kamerasıyla görüntülendi.

Olayın ardından üç genç hakkında, ‘görevli memura mukavemet’ suçlamasıyla soruşturma açıldı. Gençler ise ‘ters kelepçeleme’, ‘zor kullanma yetkisinde sınırın aşılması’ ve ‘darp’ gerekçesiyle karşı şikayette bulundu.

"TERS KELEPÇE YAPIP BOYNUNA BASTIRDI"

ANKA Haber Ajansı'na konuşan Cüneyt Gülser, polisten şiddet gördüklerini öne sürerek şunları kaydetti:

"Evimizin olduğu yere doğru dönerken karşı tarafta olan yunus polisleri aracımı gördü. Yanımıza gelip, 'Çocuklar sizden kimlik isteyeceğiz' dedi. ‘Tamam’ dedik, arabadan indik. 'Arabayı arayacağız' dediler. Ben, indikten sonra polis arkadaşa, "Abi arabada müzik sistemi var, sana zahmet biraz nazik davran, zarar görmesin' dedim. Öyle söyleyince göğsüme vurarak 'Sana mı soracağım lan nasıl arama yapacağımı' dedi. ‘Arabanın sahibi benim, rica ediyorum, müzik sistemi var, nereyi arayacaksan göster, ben açayım’ dedim. İtiş kakış oldu, ittirdi beni. Kaldırıma geçtim. Arabada üç kişiydik. Başta bir kişi, sonra üç daha geldi. Rica ettiğim abi, direksiyonun olduğu yerde plastik aksama doğru kafasını eğdi. Kurcaladı, kafasını kaldırdı, bana baktı. Gözümün içine bakarak plastiği komple çekti. Ben de yanına gittim. 'Abi nazik davranmanı rica ettim, sen gözümün içine bakarak arabaya zarar veriyorsun’ dedim. 'Sen kimsin lan, ben istediğimi yaparım. Seni burada yatırırım, ezerim' dedi. 'Bizim size ne saygısızlığımız olmuş, niye yapıyorsunuz' dedim. Polislerden biri biber gazı sıktı. Baran arkadaşım geldi, 'Niye böyle yapıyorsunuz' dedi. 'Sen kimsin' diyerek onu da yere yatırdılar, ters kelepçe yaptılar. Gözümüzün önünde çocuğu ters kelepçe yapıp boynuna bastırdı. Biz gidelim dedikçe üstümüze geldiler. Kısa boylu arkadaş, ağırlıklı olarak problem çıkardı."

"CEZA ALDIRMAK İÇİN YAZMIŞLAR, İFTİRA"

Kendisine yoğun şekilde biber gazı sıkıldığını söyleyen Gülser, şöyle devam etti:

"Biber gazı sıktılar, ‘Lan oğlum, siz serserisiniz' dediler. Bize etmedikleri hakaret kalmadı. Ben ayakta durmaya çalıştıkça yere yatırmaya çalıştılar. Beni yatırdılar yüzüstü. Yerde hareketsizim, gözümün içine biber gazı sıkıyor. Üstümde üç yunus memuru var. Ağzımın, burnumun, kulağımın içine sıktılar. Resmen bize işkence yaptılar. Ters kelepçe yaptılar götürdüler karakola. Bir gün boyunca nezarette kaldık. Hem bizi insanlara rezil ettiler hem darp ettiler hem işkence yaptılar. Hakkımızda 'memura mukavemetten' dosya açmışlar. Dosyayı okudum. Ben, arabadan aşağı inip, 'İçişleri Bakanı'nı tanıyorum, siz kimsiniz bize kimlik soruyorsunuz, şerefsizler’ demişim. Bunlar iftira, böyle bir şey yok. Bir buçuk sayfa yazıp çizmişler. Yunus memurunun gözlüğünü, telefonunu kırmışız. Parmağını kırmışız diye. Bize ceza aldırmak için yazmışlar. Hiçbirini kabul etmiyorum."

"BOĞAZIMI SIKMAYA BAŞLADI"

Baran Akdaş, "Beni yatırdılar. En çok işkenceyi gören benim. Bana gerçekten işkence yaptılar. Yüzüstü yatırdılar, kelepçe taktılar. Yerde olmama rağmen biber gazı sıktılar. Bir tane tüpü komple suratıma boşalttılar. Kelepçeli olduğum halde diziyle sırtıma, göğüs kafesime bastırdı. Boğazımı sıkmaya başladı. Karakola gittik, orada da aynı şekilde işkenceler hakaretler oldu" diye konuştu.

"COPLA VURDULAR, ŞİKAYETÇİYİZ"

Olayı ayırmaya çalıştığını söyleyen Önder Bingöl ise "Yunus polisler bizi durdurdu. ‘Detaylı arayalım’ dediler, kaldırıma geçtik. Arabanın içindeydim, ben hiçbir şey yapmadım. Sadece araya girdim. Araya girmeme rağmen darp edildim. Copla vurdular, biber gazı kullandılar, şikayetçiyiz" dedi.

"MÜVEKKİLLERİM GERÇEK MAĞDUR"

Üç gencin avukatı Cem Kalsen ise soruşturmanın devam ettiğini belirterek şunları kaydetti:

"Müvekkillerim yurt dışı yasağı ve adli kontrol tedbiriyle serbest kaldı. Bu olayda ters kelepçeleme, zor kullanma yetkisinde sınırın aşılması ve darp durumu mevcut. Müvekkillerimden birinin burnu kırılmıştır. Diğerlerinin vücutlarının çeşitle bölgelerinde darp izleri mevcut. Bu süreçle ilgili karşı şikayette bulunduk. Aynı zamanda idari soruşturma açılması yönünde ilgili kuruma başvurduk. Polis memurlarının tutanağı uyarınca bu aramanın hukuka uygun olduğunu belirtir bir şekilde soruşturma başlatılmış. Biz, karşı başvuru olarak görevli memur ve ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduk. Müvekkillerim burada olayın gerçek mağdurudur. Bu tedbirlerin verilmesi onlara ikinci bir cezalandırmadır."


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler