İstanbul Barosu 'Terör soruşturması' kapsamında 'beyan' verdi: 'İstanbul Barosu 147 yıldır susmadı'

İstanbul Barosu Başkanı ile Yönetim Kurulu Üyeleri, haklarındaki 'terör soruşturması' kapsamında bugün savcılığa ifade verdi. İfade öncesi adliye önünde açıklama yapan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, İstanbul Barosu'nun 147 yıldır yurttaşın temel hak ve özgürlüklerini savunduğunu vurgulayarak, "Cumhuriyetin kurucu değerlerini savunuyor. Laikliği, demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü savunuyor. İşte bugün, o ses susturulmaya çalışılıyor" dedi.

İstanbul Barosu 'Terör soruşturması' kapsamında 'beyan' verdi: 'İstanbul Barosu 147 yıldır susmadı'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 07.01.2025 - 12:48

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu, çeşitli sulh ceza hakimliklerince haklarında 'terör örgütüne üye olmak' suçlamalarıyla yakalama kararları bulunan Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'in öldürülmesi üzerine açıklama yapan İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ve 10 yönetim kurulu üyesi hakkında, "PKK terör örgütü mensupları Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’i övücü nitelikteki sözler ile ayrıca sözde gazetecilik faaliyetleri ve gazeteci kimlikleri nedeniyle öldürüldükleri, devletimizin sözde savaş suçu işlediği şeklinde yanıltıcı bilginin yayılması şeklindeki tespitler (Başsavcılık açıklamasından)" iddiasıyla, "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlarından resen soruşturma başlatmıştı.

Baro Başkanı Kaboğlu ile 10 yönetim kurulu üyesi, bugün ifade vermek üzere adliyede toplandı. İstanbul Barosu'na destek vermek üzere Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan ile çok sayıda ilin baro başkanı ve çok sayıda avukat İstanbul Adliyesi'ne geldi.

"HER YURTTAŞIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAVUNMAK İÇİN BURADAYIZ"

İfade öncesinde adliye önünde açıklama yapan TBB Başkanı Erinç Sağkan, soruşturmanın hukuka aykırı ve ifade hürriyetini kısıtlayıcı şekilde yapıldığını ve İstanbul Barosu'nun yanında savunma mesleğini savunmak için adliyede olduklarını kaydederek, "Aynı basın özgürlüğünü savunurken, basın emekçilerinin haber verme hakkını savunurken yurttaşların da haber alma hakkını savunduğumuz gibi aslında bugün İstanbul Barosu'nu savunmak için burada değiliz. İstanbul Barosu'nu savunurken, aynı zamanda bu topraklarda yaşayan her bir yurttaşımızın en temel hak ve özgürlüklerini savunmak için buradayız" dedi.

"DARBECİLER KAPISINA MÜHÜR VURMAYA ÇALIŞTI"

Sağkan, İstanbul Barosu'nun 147 yıldır her bir yurttaşın temel hak ve özgürlüklerini savunduğunu vurgulayarak, "Cumhuriyetin kurucu değerlerini savunuyor. Laikliği, demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü savunuyor. İşte bugün, o ses susturulmaya çalışılıyor. Onun için buradayız. İstanbul Barosu'nu savunurken 85 milyonun temel hak ve hürriyetlerini savunmak için buradayız. Bugüne kadar İstanbul Barosu'na karşı bu tür soruşturmalara çok kez tevessül edildi. Ne İstanbul Barosu ne hiçbir baromuz ne 190 bin avukat bu tür savunmalardan sinmez, korkmaz. Darbeciler zamanında İstanbul Barosu'nun kapısına mühür vurulmaya çalışıldı. İstanbul Barosu'nun yöneticileri yargılanmaya çalışıldı. Ancak tarih önünde kimin mahkum olduğunu bugün hep beraber görüyoruz" diye konuştu.

"147 YILDIR SUSMADI"

"Bugün yürütülen soruşturmanın sonucunda tarih önünde kimin mahkum olacağını hep beraber göreceğiz" diyen Erinç Sağkan, İstanbul Barosu'nun 147 yıldır susmadığını, sinmediğini ve korkmadığını kaydederek, "Bu tür soruşturmalarla ne İstanbul Baromuz ne herhangi bir baromuz ne de Türkiye Barolar Birliği sinmez, korkmaz, cesaret ve hakkı, hukuku, adaleti savunmaya devam eder" dedi.

"BARO VE YÖNETİMİ KAMUOYUNUN ÖNÜNE ATILMAK İSTENDİ"

Soruşturma sürecinin Anayasa ve mevzuata aykırı olarak yürütüldüğünü öne süren Sağkan, "Avukatlara özel soruşturma usulü işletilmeden, henüz Adalet Bakanlığı'ndan soruşturma izni alınmadan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, İstanbul Barosu Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri hakkında soruşturma başlatıldığı kamuoyuyla paylaşıldı. İstanbul Barosu Yönetim Kurulu, kamuoyunun önüne atılmak istendi. İstanbul Barosu ve yönetim kurulu hakkında henüz yasal olarak bir soruşturma açılmadığı halde başsavcılık tarafından bu paylaşım kamuoyu ile paylaşıldı. Akabinde üç gün içerisinde yangından mal kaçırırcasına henüz Adalet Bakanlığı'nın iç genelgesindeki beyan isteme prosedürü işletilmeden Adalet Bakanlığı tarafından soruşturma izni verildiğini öğrendik. Bugün de baro yönetimimiz ifadeye davet edildi" ifadelerini kullandı.

"TARİH ÖNÜNDE KİMİN MAHKUM OLACAĞINI GÖRECEĞİZ"

Bugün adliyede hesap vermek için bulunmadıklarını kaydeden Sağkan, "Düğmenin ilk baştan yanlış iliklendiği bir soruşturmaya meşruiyet kazandırmayacağımızı, burada ifade veren şüpheli pozisyonuyla bulunmadığımızı, Adalet Bakanlığı'nın 13 nolu ilk genelgesi uyarınca genelgeye uygun şekilde sadece beyan vermek üzere burada bulunduğumuzu ifade edeceğiz. Usul esastan mukaddemdir. Usul kurallarına uymamak öyle 'aman ne olacak ki' denilerek geçiştirilecek konular değildir. Usul, esastan çok daha önemlidir. O nedenle bugün İstanbul Barosu Başkanımız ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte sayın savcılara usulü yerine getirme konusundaki beyanlarımızı ileteceğiz" diyerek, sözlerini, "Tarih önünde kimin mahkum olacağını hep birlikte göreceğiz" diyerek sonlandırdı.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon