İş insanı Orhan Adıbelli cinayetinde yeni gelişme

Çimento firması sahibi Orhan Adıbelli, 4 Ağustos 2020'de Kocasinan ilçesi Mimarsinan Mahallesi Tarsus Sokak'taki iş yerinde tabanca ile öldürüldü.

Polisin 270 kişi ile yüz yüze görüşme yapıp, 750 saatlik mobese görüntüsünü incelemesi sonucu iş insanını öldürdüğü tespit edilen Emrah Yıldırım, Gaziantep'te yakalandı.

Cinayeti, 2 milyon Euro karşılığında işlediğini itiraf eden Yıldırım'ın ifadesi doğrultusunda Sadık Onur Mert, Doğan Kılıç, Esat Kılıç, Müslüm Polat, Müslüm Ede de gözaltına alındı, Vedat Kılıç ise bulunamadı.

Müslüm Ede, adli kontrolle serbest bırakılırken, diğer şüpheliler tutuklandı. Tutuklu sanıklardan Esat Kılıç, Sadık Onur Mert ve Müslüm Polat davanın önceki duruşmasında tahliye edildi.

FİRARİ SANIK DA YAKALANDI

Olayla ilgili aranan ancak bulunamayan şüpheli Vedat Kılıç'ın Gaziantep'te olduğu bilgisi üzerine, Şehitkamil İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri geçen yıl 7 Mart’ta çalışma başlattı.

Şüphelinin kardeşine ait kimliği kullandığını belirleyen polis Kılıç'ı Münifpaşa Mahallesi'nde yakaladı. Gözaltına alınan şüpheli Vedat Kılıç, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak, cezaevine konuldu.

Kayseri 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın geçen yıl 29 Kasım'da görülen karar duruşmasında mahkeme heyeti, sanık Emrah Yıldırım'ı, 'tasarlayarak kasten adam öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.

Mahkeme, tutuklu sanıklardan Vedat Kılıç'a 'öldürmeye yardım etme' suçundan 19 yıl, Doğan Kılıç'a ise aynı suçtan 15 yıl hapis cezası verdi. Heyet, diğer tüm sanıkların ise, beraatlerine hükmetti.

KARARA İTİRAZ

Taraf avukatları karara itiraz edip, dosyayı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşıdı. Hapis cezası alan tarafların avukatları verilen cezaları fazla bulurken, ölen taraf avukatları da beraat kararlarına itiraz etti.

Dosyanın geldiği Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1'inci Ceza Dairesi, inceleme sonrası, davayı karara bağladı. Ceza Dairesi tarafından yerel mahkemenin verdiği kararda, usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delil ve işlemlerde herhangi bir eksikliğin olmadığı ve ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu belirtilerek, yapılan başvuruların esastan reddine karar verildi.

Oy birliğiyle alınan kararın, Yargıtay temyiz yolunun açık olmak üzere verildiği belirtildi.