Hukukçular, Yargıtay kararını değerlendirdi... 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik yargı girişimi'

Hukukçular, Yargıtay'ın Can Atalay hakkında verilen 'hak ihlali' kararına uyulmaması yönündeki hükmü ile AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasına yönelik değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik ciddi bir yargı girişimidir" derken, İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz ise "Daha önce FETÖ tarafından kullanılan bu yöntemler bugünkü siyasal iktidar tarafından da aynen kullanılmaya devam ediyor. Hukuk üzerinden toplum dizayn ediliyor" dedi.

Yayınlanma: 09.11.2023 - 14:10
Hukukçular, Yargıtay kararını değerlendirdi... 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik yargı girişimi'
Abone Ol google-news

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Can Atalay hakkında verdiği 'hak ihlali' kararına karşın Atalay tahliye edilmedi. Yargıtay, AYM’nin Can Atalay hakkında verdiği ihlal kararına uyulmamasına hükmetti, karara imza atan üyeler hakkında suç duyurusunda bulundu.

Karara yönelik tepkiler sürerken, Can Atalay'ın arkadaşları ve meslektaşları da İstanbul Adliyesi önünde bir basın açıklaması düzenledi.

"PARALEL YAPI MI VAR SORUSU GÜNDEME GELİYOR"

Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, söz konusu karara ilişkin şu ifadeleri kullandı:

"Elimdeki anayasa 6 Kasım 1982 günü oylandı, onaylandı. Bu anayasada 20 kez değişiklik yapıldı. Fakat bu anayasa hep yürürlükte kaldı. Bu anayasanın amir hükümleri var, emredici hükümleri var.  Burada sorun aslında anayasal düzeni tanıyıp tanımamaktır."

Kaboğlu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"Anayasa Mahkemesi, hukukun dediğini, anayasanın emrettiğini kararına yansıttı. Dolayısıyla onu eleştirmek başka şeydir. Onun gereğini yerine getirmek yerine ona  başkaldırmak başka bir şeydir. Tarihimizde ilk kez tanık olduğumuz bir durumdur ve anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik ciddi bir yargı girişimidir.

Anayasanın uygulanmasını düzenli ve bütün kurumlar tarafından uyumlu uygulanmasını sağlama yetkisi cumhurbaşkanına aittir.  Cumhurbaşkanı anayasanın doğrudan muhatabı olan yalnızca cumhurbaşkanlığına verilen bu yetki 24 saattir kullanılmamaktadır. Tam tersine Cumhurbaşkanı makamında sarayında oturanlar veyahut da başka bürokratlar, Adalet Bakanı gibi farklı açıklamalarda bulunmaktadırlar. O zaman acaba Türkiye'de bir paralel yönetim mi vardır? Bir anayasal yönetim ve onun etrafında bir paralel yönetim mi vardır sorusu gündeme geliyor."

"HUKUK ÜZERİNDEN TOPLUM DİZAYN EDİLİYOR"

İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz ise, şöyle konuştu:

"Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin vermiş olduğu kararla sarsıldık. Çünkü böylesi bir karar Cumhuriyet tarihinde hiç görülmedi. Yargıçlar, mahkemeler vermiş oldukları kararlar ile konuşurlar. Ne kadar tarafsız ya da bağımsız olduklarını vermiş oldukları kararlarda ifade ederler. Gerek 13 Ağır Ceza Mahkemesi, gerek 3. Ceza Dairesi yargının vermiş oldukları kararlarda ne kadar bağımlı ve ne kadar taraflı olduklarını adeta haykırmışlardır. Aslında 2017'de yapılan değişiklik bugünün hazırlığıydı.

Partili ve atanmış bakanların ve cumhurbaşkanının yer aldığı bir sistem olarak dizayn edilmişti. Aslında bu bir FETÖ yöntemiydi. Daha önce FETÖ tarafından kullanılan bu yöntemler bugünkü siyasal iktidar tarafından da aynen kullanılmaya devam ediyor. Hukuk üzerinden toplum dizayn ediliyor."


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler