HKP'li Erkan canlı yayında tek tek anlattı: 'Erdoğan'ın 4 yıllık üniversite diploması yok'

Halk TV’de konuşan Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) MYK Üyesi Av. Doğan Erkan, “Bizim kanaatimiz şu ki; Bizce Tayyip Erdoğan’ın bir 4 yıllık üniversite diploması yok, olsaydı da koyardı bugüne kadar buna da çok inanıyoruz. Bütün hukuksal yolları da sonuna kadar tüketerek bir biçimde, bir aşamada bunu ispatlayacağımıza inanıyoruz” dedi.

Erkan, Erdoğan’ın diplomasıyla ilgili açtıkları davada Ankara 9. İdare Mahkemesi’nin “güncel, kişisel ve meşru bir menfaatinin bulunmadığı” gerekçesiyle verdiği ret kararına karşı istinaf mahkemesine başvurduklarını belirtti. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komitesi’nin “Hakikati bilme hakkı”nı hatırlatan Erkan, “Hakikati bilme hakkı kişisel menfaatlerin, özel yaşamın ve kişisel verilerin üstündedir. Toplumun bir takım hakikatleri bilmesi, o toplumun o gerçekliği kavraması, toplumun toplumsallığının yürümesi için gereklidir” dedi.

“KAMU YARARI KİŞİSEL YARARIN VE ÖZEL HAYATIN ÜSTÜNDE KALIR”

AİHM’in kararlarından örnek veren Erkan konuşmasına şöyle devam etti:

“Eğer bir bilginin edinilmesinde kamu yararı varsa, kamu yararı kişisel yararın ve kişisel verinin ve dahi özel hayatın da üstünde kalır. Öyle ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi eğer diyor, kişilerin özel hayatıyla, kamunun o özel hayata dair bilgi alma menfaati arasında çelişki olduğunda, eğer o menfaat ağır basıyorsa özel alana yapılan müdahaleye özel alanında hak ihlal edildiğini iddia edilen kişi katlanmalıdır. Bir adım ötesine gideceğim, siyasal kişiler ve şöhret sahibi kişilerse toplumun önünde yaşarlar ve onların özel hayat alanı, kişisel veri alanı iyice daralır. Dolayısıyla onların alanı dardır, toplumun gerçeği bilme hakkı ve kamunun, kamu yararı hakkı varsa gerçeği bilme hakkı daha üst normdur.

Erkan, Anayasa Mahkemesi veya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden Erdoğan’ın diploma meselesinin açıklanması gerekliliği yönünden bir karar alacaklarını belirtti. 

“MEŞRU BİR CUMHURBAŞKANI YOKTUR”

Doğan Erkan, Ergün Poyraz’ın ‘Diplomasız’ kitabından örnekler verdi. Erdoğan’ın diploma sahteliği meselesini ilk defa Ergün Poyraz’ın ortaya çıkardığını belirtti. Daha önce Erdoğan’ın diplomasıyla ilgili AİHM’e Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ile başvuru yaptıklarını hatırlatan Erkan şu ifadeleri kullandı:

“Biz Milli Savunma Bakanlığı’na (MSB) başvurduk, yanıt vermedi. Eyüp Lisesine başvurduk, yanıt vermedi. Marmara Üniversitesi ‘kişinin rızası olmadan veremem’ dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi de  ‘kişisel veri’ kabul ederek vermedi. Biz tabii ki artık Cumhurbaşkanı’nın kendisinin bu diplomayı ortaya koymamasının bu meselede ispat yükünün de yer değiştirdiğini düşünüyoruz. Çünkü son derece elinde çok daha eksik bilgi ve belge olduğunda bile, hukuku karşı bile ahkâm kesebilen bir siyasal parti genel başkanı var. Biz bu yönüyle siyasal parti genel başkanı olduğu için ve bir diploma ortaya koyamadığı için de açıkçası meşru bir Cumhurbaşkanı olmadığını söylüyoruz Halkın Kurtuluş Partisi olarak. Bu vesileyle biz istiyoruz ki gerçekten varsa ortaya koysun, gerçekten varsa ortaya koymasının yolu bizim gidip o kurumların arşivine girip çıkarıp koyacak yetkimiz olmadığına göre bu kurumları bunu açıklamaya hukuksal yolla zorluyoruz. Burada Uluslararası Hukuk bizim bir takım özel hukuka ilişkin daha tali, daha sınırlı normlarımızdan ağır basar ve biz bunu bir aşamada uygulatacağız diyoruz.”

“ERDOĞAN’IN 4 YILLIK ÜNİVERSİTE DİPLOMASI YOK”

Erdoğan’ın diplomasıyla ilgili iç hukuk yollarını tükettikten sonra AİHM’e gideceklerini söyleyen Erkan, “Evet, bizim kanaatimiz şu ki; Bizce Tayyip Erdoğan’ın bir 4 yıllık üniversite diploması yok, olsaydı da koyardı bugüne kadar buna da çok inanıyoruz. Bütün hukuksal yolları da sonuna kadar tüketerek bir biçimde, bir aşamada bunu ispatlayacağımıza inanıyoruz” ifadelerine yer verdi.

“DİPLOMAYI ORTAYA KOYMAYI HUKUK YOLUYLA DENİYORUZ”

Gökmen Karadağ’ın, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi şöyle bir merci değil yanlış anlaşılmasın Cumhurbaşkanı’nın diplomasının olup olmadığını karar verecek bir merci değil. Ama şuna karar verebilecek bir merci Türkiye’de siyasi her hangi bir aktörün ya da bir kamuoyu kesiminin Cumhurbaşkanı’nın diplomasını merak etme, ilgili yerlerden sorma hakkı olduğunu teyit edebilecek ya da ret edecek bir merci değil mi?” sorusuna Erkan, “Eğer bu yollardaki başvurular tıkanırsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ya da daha öncesinde Anayasa Mahkemesi şunu diyebilir; Bu konuda etkili başvuru yolu işletilmiyor. Etkili başvuru hakkı ihlal edilmiştir ya da Hakikati bilme hakkı ihlal edilmiştir diye bir ihlal kararı verebilir. Biz en azından bu ihlal kararını alırsak işte bu kurumları kamu yararı gereği bu diplomayı ortaya koymaya, açıklamaya zorlamayı hukuk yoluyla deniyoruz” diye yanıt verdi.

ATATÜRK’ÜN DİPLOMASINI HATIRLATTI

Mustafa Kemal Atatürk’ün diploma asıllarının internet ortamında olduğunun hatırlatan Erkan, “Bunlar, kişisel veri değil mi? Biz özel hayata ilişkin bir veri sormuyoruz. Cumhurbaşkanı olmanın kamusal, anayasal gereklilerinden biri olan bir koşul var. 4 yıllık fakülte mezunu olmak. Ama bunun diplomasını bir türlü ortaya koyamıyor” ifadelerine yer verdi. Erdoğan’ın bir konuşmasında Marmara Üniversitesi Rektörüne verdiği talimatı hatırlatan Erkan, “Çünkü ortaya çıkartılacak bir diploma yok” dedi. 

KARADAĞ: DİPLOMASI ÖZEL HAYATI OLAMAZ

HKP MYK Üyesi Av. Doğan Erkan’ın ardından Sunucu Gökmen Karadağ, “Kamuya mal olmuş bir kişinin diploması onun mahremiyeti olmaz. Özel hayatı olmaz” dedi.

Erdoğan’ın diplomasının aslını henüz görmediğini belirten Gazeteci Ozan Gündoğdu şu ifadelere yer verdi: 

“Başkanlık sisteminin gereklerinde şöyle bir şey var. Yetki tek bir kişide yükseldiği için o kişinin özel hayatı Doğan Erkan’ın söylediği gibi daralıyor. ABD başkanlık sisteminde kişinin başkanı sağlık raporu ayda bir düzenleniyor. Kişisel veriyse sağlığına ilişkin veriler en kişisel veriler ama başkanlık sisteminin bir gereği başkanlık sistemi anti demokratiktir demiyorum. Başkanlık sistemi demokraside olabilir. Ama demokratik bir başkanlık sisteminin gereği başkanın denetlenmesi. Biz kendi ‘Başkanımızın’ diplomasını henüz aslını göremedik.”