Her baharda gelen leylekler 'İsmayıl' ve 'Fatme' lisenin maskotu oldu

Edirne'nin Yıldırım semtindeki Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi, bu yıl 12'nci kez okul girişindeki aydınlatma direğine yuva yapan iki leyleğe ev sahipliği yapıyor. Öğretmen ve öğrenciler, zamanla benimsedikleri iki leyleğe Trakya şivesiyle 'İsmayıl' ve 'Fatme' ismini takarken, sosyal medyada da leyleklerin fotoğraflarını paylaşıyorlar. Okulda bir köşeye İsmayıl ile Fatme'yi ölümsüzleştirmek adına resimlerini de çizen öğretmenler ve öğrenciler, sosyal medyada yapılan paylaşımlar sayesinde leyleklerin yurt içi ve yurt dışında da tanınmalarını sağladı.

Okulun İngilizce öğretmeni Olcay Dal, İsmayıl ve Fatme'nin ilk zamanlarda okulun bacasına yuva yaptığını daha sonra aydınlatma direğine geçtiklerini söyledi. Dal, "İsmayıl ve Fatme okulumuzda yaklaşık 20 yıldır misafirimiz. Daha önce okulumuzun bacasında yuva yapmışlardı. Biz bir yaz yine baktığımızda bahçenin dışındaki direğe yuva yapmaya başladıklarını gördük ve o zamandan beri takip ediyoruz. Benim sosyal medyada paylaşmaya başladığım yıl, 2018. Ama tabii onun öncesinde de yine onların varlığından haberdardık" diye konuştu.

'NEŞE KAYNAĞI'

Okulda baharın gelişini İsmayıl ve Fatme ikilisi sayesinde anladıklarını belirten Dal, "Bu süreç içinde çok değişik duygular yaşadık. Öncelikle şunu söyleyeyim; biz Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi ailesi olarak baharın gelişini cemrelerin düşmesiyle, takvimlerin değişmesiyle değil, İsmayıl ve Fatme'nin gelişiyle anlar olduk. Sadece okul ailemiz değil, sosyal medyada paylaştığımızda tüm arkadaşlarımız Türkiye'den hatta dünyanın çeşitli yerlerinden insanlar, baharın gelişini İsmayıl ve Fatme ile olduğunu anlıyorlar. Öğrencilerde de bir heyecan yaratıyor. İlk gelişlerini müjdeleyenler ayrı bir neşe içindeler. Şu anda okulumuzdaki çimler biçilmeye başlandı. Özellikle İsmayıl yuvayı tazelemek için oradan otlar alıyor. Öğrenciler de o görüntüleri yakalayıp bana atıyorlar; 'Hocam İsmayıl geldi, şu anda bahçede çalışıyor. Şöyle yapıyor, böyle yapıyor' diye. Değişik bir neşe kaynağı. İkisi de okulumuzun maskotu oldu" dedi.

'İSMAYIL VE FATME İSİMLERİ İLE TANINDILAR'

Trakya'da en yaygın isimlerin İsmail ile Fatma olduğu için bu isimleri Trakya şivesiyle değiştirip leyleklere koyduklarını dile getiren Dal, "Burası Edirne, Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi Yıldırım'da. Erkek ismi İsmayıl dedik, en yaygın ismi Fatma'dır kadınların biliyorsunuz. Biz de Fatme diyoruz, ona burada. Dolayısıyla İsmayıl ve Fatme diye isimlendirdik. Böyle tanındılar, böyle biliniyorlar artık. Bunun yanında İsmayıl'le Fatme'yi sadece fotoğraf olarak paylaşmak belirli bir yerden sonra yetmiyor. Bir şeyler anlatmaları gerekiyor. Başımızdan geçen, aklımıza gelen, esprili bir şekilde onları konuşturmaya çalışıyorum, fırsat buldukça sosyal medyamda. Faydam olduysa, eğer katkım olduysa bunda mutluluk duyarım tabii ki" diye konuştu.

'HERKESİN GÖZÜ ONLARIN ÜSTÜNDE'

Edirne Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi Müdürü Tolga Ersoy da, İsmayıl ve Fatme'nin ev sahibi olduğunu ifade etti. Ersoy, "Aslında artık onlar bizim misafirimiz değil, bizim gibi ev sahibi. Baharın gelişini onlar bize müjdeliyorlar. Kim ilk önce görüyorsa hemen bize haber veriyorlar. Onlar da mutlu oluyorlar bu şekilde, çocuklar da. Hem öğretmenlerin, hem de öğrencilerin gözleri üstünde; 'Hocam geldiler, şu an aşağıya indiler. Buradan bir şey topluyorlar, ekmek aldılar' diyorlar. Çocuklar bazen ekmek bırakıyorlar, onlar faydalansınlar diye. Bazen yavrular çıkıyor, haberini öğrencilerden alıyoruz; 'Hocamın seslerini duyuyoruz, büyüyorlar, ayağa kalktılar. İlk uçuşlarını yapıyorlar' diyorlar. Herkes takip ediyor" dedi.

'OKULUN MASKOTLARI'

Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi 12'nci sınıf öğrencisi Beyza Özyıldırım, her yıl İsmayıl ile Fatme'nin gelişini dört gözle beklediklerini söyledi. Özyıldırım, "Bize baharı hatırlatıyorlar. Baharın geldiğini haberdar ediyorlar. Okulumuzun maskotları oldular. Kışın eksikliklerini hissediyoruz. İlk geldiğimde onlar hakkında hiçbir bilgim yoktu. Olcay Hocam sayesinde onları tanıdım. Her yıl okulumuza geliyorlar. Yerleri asla değişmiyor. Bahçede geziyorlar, çimenlikte turluyorlar. Bahçeden dal alıyor, yaprak alıyorlar, yuvalarını süslüyorlar" ifadelerini kullandı.