Hatay’da yaşayan ve Suriye’deki Nusayrilere kültürel bağları bulunan alevi yurttaşlar kaygılı: Atatürk’e çok bağlılar

Suriye’de HTŞ’nin yönetimi ele geçirmesi Hatay’da yaşayan Alevilerde kaygı yarattı. Cumhuriyet’e konuşan yurttaşlar, “Öncelikle ülkemiz için endişeliyiz” ifadelerini kullandı.

Suriye’de yaşananların etkileri farklı taraflarda farklı etkiler yaratmaya devam ediyor. Suriye’deki yönetim değişikliği Türkiye’deki Suriyelilerde memnuniyet yaratırken Hatay’da yaşayan ve Suriye’deki Nusayrilere kültürel bağları bulunan Alevi yurttaşlar sürece ilişkin kaygılı. Hatay’ın ilçelerinden Arsuz, Samandağ ve Defne’nin tamamına yakını, Antakya’nın büyük ve İskenderun’un önemli bölümü Alevi yurttaşlardan oluşuyor. Bu kaygıyı ilk ağızdan dinlemek için sınır kapısının bulunduğu Reyhanlı’dan Antakya ve Defne’ye geçiyoruz.

Bölgedeki Alevi (Nusayri tabiri de kullanılıyor) yurttaşların en belirgin özelliği ise başta ulusal kimlik olmak üzere Cumhuriyet değerlerini içselleştirmiş olmaları ve Atatürk ile aralarındaki özel bağ. Gazetemize konuşan Antakyalı bir avukat, “Antiemperyalist bilinç bize Atatürk’ten miras, o yüzden de bir tarafta İsrail ve ABD varsa biz karşı tarafta dururuz. Suriye konusuna da böyle bakıyoruz. Yaşananlarla BOP haritası yine gözümüzün önüne geldi” diyor.

‘HEDEF ALINACAĞIZ’

İkinci plana atılma hissinin 6 Şubat sonrası daha fazla arttığına dikkat çeken Defneli bir esnaf ise “Deprem sonrasıyla daha da vazgeçilmiş hissederken üstüne bu gelişmeler bizi daha da kaygılandırdı. Yeni bir savaş çıkarsa bu kez değişen yönetimin bizim bölgemizi hedef almasından çekiniyoruz, hedef alınacağımızı düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Samandağlı bir öğretmen ise “Ülkeler kendi içinde değişim yaşayabilir. Ancak dış müdahale ile olan bir değişimi desteklemek, yarın bize yapılacak bir dış müdahalede karşımıza çıkar” uyarısında bulundu.

‘TAMPON İŞLEVİNDEYDİ’

Yine Antakyalı bir üniversite öğrencisinin sözleri ise kaygının boyutunu ve temelinde yatanı gözler önüne seriyor: “Suriye’de yönetimi devralan unsurlar cihatçı yapılar. Onların gözünde bizlerin katli vacip hatta katlimiz sevap. Suriye, Türkiye için tampon işlevindeydi. Şimdi o işlevi kaybetti. Kendimiz için endişeliyiz ama kendimizden çok ülkemiz için endişeliyiz. Zaten uzun süredir Hatay’dan vazgeçilmiş gibi hissederken sürecin sonunu hayırlı göremiyoruz.”