'Futbolda şike kumpası' davası: 6'ncı celsede de bozmaya karşı karar çıkmadı
Silahlı terör örgütü FETÖ'nün, "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurdukları gerekçesiyle 88 sanığın yargılandığı davanın, istinaf mahkemesi tarafından usulden bozma kararının ardından yeniden görülmesine devam edildi. Bugün görülen 6'ıncı duruşmada da bozma ilamına karşı bir karar çıkmadı.
FETÖ'nün "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurulduğu gerekçesiyle 88 sanığın yargılandığı davanın, istinafın usulen bozma kararının ardından yeniden görülmesine bugün İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edildi. Duruşmaya bazı tutuklu sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada bazı sanıkların avukatları da hazır bulundu.
"BU KADAR KISA SÜREDE SAĞLIKLI KARAR VERİLEMEZ"
Mahkeme, istinafın bozma ilamına karşı beyanda bulunmayan bazı sanıkların beyanlarını aldı. Eski Emniyet Müdürü sanık İbrahim Emre, beyanında ortada bir kumpas olmadığını ve kendisine isnat edilen suçları işlediğine dair bir delil bulunmadığını söyleyerek, "Şike soruşturmasında hiç çalışmadım. Bu soruşturmayla uzaktan yakından alakam yok. Sadece dosyaya bakan arkadaşın iki hafta izne ayrılması nedeniyle vekaleten yerine baktım. Vicdan bu mu? Adalet bu mu? " diye konuştu. Sanık Emre, istinafın kararı 4 ayda verdiğini hatırlatarak, "Dosyada 88 sanık var. Sadece benim itirazım 150 sayfa. Bu kadar kısa sürede hiçbir şey yapmadan bu dilekçeleri okusalar yine de bu kadar kısa sürede karar verilemez. Ben dilekçelerimizin okunduğunu düşünmüyorum. İsnat edilen suçlar nasıl işlenmiş buna dair tek bir açıklama yok. Benim 8 senem çalındı" dedi.
"BEN SADECE MAHKEME KARARINI UYGULADIM"
Sanıklardan eski polis memuru Salih Mümün Baykuş, bozma ilamına karşı yaptığı savunmada, mahkeme kararlarıyla dinleme yaptığı için ceza aldığını belirterek, "Ben, o dönemde mahkemelerin dinleme kararları uyarınca, usulen yapılması gereken neyse, görevini yerine getiren bir polis memuru idim. Benim burada hiçbir şekilde suç işleme kastım yoktu. Görevimi yaptım. Ben ara personel olarak mahkeme kararını uyguladım" dedi. Sanık avukatları, mahkemenin, bozma ilamına karşı direnmesini talep etti.
"6'NCI CELSEDEYİZ ANCAK HALA BOZMAYA KARŞI KARAR VERİLMEDİ"
Katılan avukatı, mahkemenin bozmadan sonra başlayan yargılamanın 6'ıncı celsesinde olduğunu ancak hala bozma ilamına uyulup uyulmayacağına yönelik bir karar verilemediğini, dosyadaki sanık sayısının fazla olması nedeniyle beyanda bulunmayan sanıkların, susma haklarını kullandıklarına karar verilerek, bozmaya karşı bir karar verilmesini talep etti.
BOZMADAN SONRAKİ 6'INCI DURUŞMADA DA KARAR ÇIKMADI
Ara kararını açıklayan mahkeme, tutuksuz sanıklar hakkındaki adli kontrol hükümlerinin devamına karar vererek, henüz bozma ilamına karşı beyanda bulunmayan sanıkların, beyanlarının alınması için duruşmayı 25 Eylül'e erteledi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
FETÖ'nün "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurulduğu gerekçesiyle açılan davanın iddianamesinde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in 35 yıldan 85 yıla, kapatılan Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın 35 yıldan 78 yıla, eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca hakkında 35 yıldan 80 yıla, eski milletvekili İlhan İşbilen ve iş adamı Muammer İhsan Kalkavan'ın 35 yıldan 85 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Dönemin İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu Ekizoğlu, İstanbul Organize Suçlarle Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, kapatılan Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, Prof. Dr. Suat Yıldırım, avukat Orhan Erdemli, eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer ve avukat Cemalettin Mutlu ile diğer 95 sanık hakkında da değişen oranlarda hapis cezaları talep edildi.
DOSYALARI AYRILAN 5 SANIK HAKKINDAKİ KARAR
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi, 3 Temmuz 2020'deki duruşmada firari sanıklar ile haklarında yalnızca 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçlaması bulunan bazı sanıkların dosyasını ayırmış, böylece dosyadaki sanık sayısı 88'e düşmüştü. Haklarında sadece 'örgüt üyeliği' bulunan ve dosyaları ayrılan 5 sanık yönünden görülen davada, 30 Aralık 2020'de açıklanan kararda mahkeme, sanıklardan Nazif Aktaş'a, 'terör örgütü FETÖ'ye yardım etme' suçundan 3 yıl 9 ay, Orhan Erdemli'ye ise aynı suçtan 3 yıl hapis cezası vermişti. Sanık Erdemli'nin etkin pişmanlık hükümleri gerekçesiyle cezasını 1 yıl 10 ay 15 güne indiren heyet, Erdemli'nin cezasının açıklanması hükmünü geri bırakmıştı. Heyet, diğer sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Mehmet Baransu ve Ali Çelik hakkında, 'Terör örgütü FETÖ'ye üye olmak' suçundan açılan davayı ise, haklarında aynı suçtan devam eden bir dava olduğu için reddetmişti.
4 HAZİRAN 2021'DE KARAR VERİLMİŞTİ
Diğer sanıklar yönünden devam eden davada 4 Haziran 2021'de karar açıklanmış, kapatılan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca 76 kez 'haberleşmenin gizliliğini ihlal' suçundan 1 yıl 6'şar ay, 166 kez 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 6'şar yıl ve 91 kez 'iftira' suçundan da 2'şer yıl olmak üzere toplam 1292 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Eski polis memuru Lokman Yanık, 'silahlı terör örgütüne yardım etmek' suçundan 5 yıl, 91 kez 'iftira' suçundan 1 yıl 8'er ay ve 'resmi belgede sahtecilik' suçundan da 5 yıl olmak üzere toplam 161 yıl 8 ay hapisle cezalandırılmıştı.
Dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç ise 70 kez 'haberleşmenin gizliliğini ihlal' suçundan 5 yıl 7 ay 15'er gün, 4 kez 'haberleşmenin gizliliğini ihlal' suçundan 4 yıl 6'şar ay, 134 kez 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 9 yıl 4 ay 15'er gün, yine 13 kez 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 7 yıl 6'şar ay, 17 kez 'iftira' suçundan 2'şer yıl, 69 kez 'iftira' suçundan da 2 yıl 6'şar ay olmak üzere, müşteki ve mağdurlara karşı tüm bu suçlardan 1971 yıl 1 ay hapse mahkum olmuştu.
Dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Kalender ise 76 kez 'haberleşmenin gizliliğini ihlal' suçundan 5'er yıl, 155 kez 'resmi belgede sahtecilik' suçundan 7 yıl 6'şar ay, 80 kez 'iftira' suçundan 2 yıl 6'şar ay ve yine 12 kez 'iftira' suçundan da 2'şer yıl olmak üzere toplam 1766 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Benzer suçlardan sanıklardan Muhammed Kaya 1381 yıl 6 ay ve Ramazan Haktan Helvacı da 1005 yıl 3 ay hapisle cezalandırıldı.
15 SANIĞA SADECE ÜYELİKTEN CEZA VİRİLMİŞTİ
Sanıklardan Furkan Durmaz 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan diğer sanıkların aldığı cezalardan daha az olan 1 yıl 6 ay 22 gün hapisle cezalandırılmıştı. Sanık Durmaz, bu suç ve diğer suçlarla toplam 302 yıl 6 ay hapisle cezalandırılmıştı. Diğer sanıkların 26'sını benzer suçlardan 5 yıl ile 675 yıl arası hapis cezasına mahkum eden mahkeme, 15 sanığa sadece 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan hapis cezaları vermişti.
Mahkeme, sanıklardan Ekrem Açıkel ile İlhan İşbilen'in tüm suçlardan beraatına hükmetmiş, 9 sanıkla ilgili 'herhangi bir karar veya ceza verilmesine yer olmadığına', 29 sanıkla ilgili ise 'beraat ve karar veya ceza verilmesine yer olmadığına' yönelik hükümler kurmuştu.
USULDEN BOZULMUŞTU
Dosyayı inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, dosyada eksiklikler olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin kararını usulden bozmuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Saadet'te yeni genel başkan belli oldu
- Kriminal raporun ayrıntıları ortaya çıktı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- İstanbul'da aile katliamı
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- 4 kişiyi öldürüp intihar etti!
- 'Bu işin şakası yok, herkes ayağını denk alsın'
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- CHP'li vekilden Masterchef Sergen'e tepki