Eren Baskın Cumhuriyet’e konuştu: Süreci uzatarak davaları kapatmak istiyorlar

Eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür’ün açıklamalarının ardından 18 faili meçhul davası yeniden gündeme geldi. Babası faili meçhul cinayete giden avukat Eren Baskın, “Biz de bu bilgileri çok haykırdık ne kamuoyu oluşturabildik ne insanlar bunu öğrenebildi" dedi.

Eren Baskın Cumhuriyet’e konuştu: Süreci uzatarak davaları kapatmak istiyorlar
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 06.11.2021 - 02:00

İstinaf mahkemesi, 1990’lı yıllardaki faili meçhul kalan cinayetlerle ilgili davada Mehmet Ağar ve Korkut Eken’in de aralarında bulunduğu sanıklar hakkında verilen beraat kararını bozmuştu. Ankara Altındağ Nüfus Müdürü iken 2 Ekim 1993 yılında özel harekat polisleri tarafından iş yerinden çıktıktan sonra gözaltına alınıp 4 Kasım 1993 yılında cansız bedenine ulaşılan Abdülmecit Baskın’ın oğlu Eren Baskın yaşadıklarını ve dava sürecini Cumhuriyet’e anlattı.

Baskın, Eymür’ü 5 yıl önce mahkemede dinlediğini dile getirerek Eymür’ün verdiği bilgilerin yeni olmadığını söyledi. Baskın, bu bilgileri çok haykırdıklarını dile getirerek, “Biz yıllarca haykırdık ama önce Sedat Peker’in ardından eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür’ün vermiş olduğu ifadeler yankı uyandırdı. Eymür mahkemede Mehmet Ağar’ın başını çektiği bir ekip tarafından, Tansu Çiller’in bilgisi dahilinde yapılan kurullarda alınan kararlar neticesinde yapılan infazlar olduğunu söylemişti” dedi. 

‘MAHKEME BERAAT KARARINDA DİRENECEK’

Faili meçhullerle ilgili hukuki sürece değinen Baskın, “İstinaf mahkemesi beraat kararını veren mahkemeye ‘sen bu beraat kararını vermişsin ama hangi sebeplerden veya hangi maddelere dayanarak verdiğini anlamadım’ dedi.  Ankara 1. Ağır Ceza mahkemesine karar gönderildi. Ben çocukluğumdan beridir bu işin peşindeyim. Sürekli umudumuz içimizde kalıyor. Bende bir hukukçuyum, istinaf verdi bu kararı ve ceza vermek istediklerini düşündüm. Daha mahkeme başlamadan önce hepimize bir kağıt gönderdi. Bu kağıtta istinaf mahkemesinin vermiş olduğu bozma kararlarına uymayacağını gösteren bilgileri içeriyor. Her istinaf gerekçesinin karşısına ‘hayır biz bunu konuştuk, beraati neticelendirdik’ demişler. İstinaf mahkemesinde bu karar çıktığı zaman usul olarak kabul edilmesi gerekiyor. Şu anki mahkeme beraat kararında direneceğini açık bir şekilde gösterdi. Önümüzdeki celse kişilerine beyanı alınacak ve yine beraat kararı verilecek” dedi. 

‘MEHMET AĞAR TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NDEN BÜYÜK’

Söz konusu Mehmet Ağar ise kendi gözünde Türkiye Cumhuriyetinden daha büyük olduğunu dile getiren Baskın, “Çünkü hiç kimse bu adamla baş edemiyor. Hiç kimse ‘tuğlayı ben çekeyim tüm pislikler altta kalsın’ diyemiyor. Yargının her kademesinde elleri var. Beni en çok yaralayan şey Adalet Bakanlığı’nın sürekli ama sürekli haddi olmamasına rağmen mahkemeye yazı yazarak ‘bunun sonuçlarını bana bildirin’ demesi. Bu ne demek bana göre ‘yapacağınız yanlışı burnunuzdan getiririm’ demek” dedi. Eymür’ün söylediklerinin ispatının olduğunu dile getiren Baskın, “Aslında Mehmet Eymür’ün söylediklerini ispatlayabilecek beyanlar var. Ayhan Çarkın, Fevzi Aslan’ın öldürülmesi olayında sağ kolundaki Rolex saat için Tarık Ümit ve Korkut Eken telefonda ‘o saat benim’ diye birbirine girdiklerini söylüyor. Bu insanların tek amacı o insanları soyup soğana çevirmek başkada hiç bir şey değildi.  Aslında bunların hepsi teyitli ama mahkeme bunları görmek istemiyor” ifadelerini kullandı. 

‘SÜRECİ UZATIP TOPTAN KAPATACAKLAR’

Devlet çocukluğunu elinden aldığını ve kendisine bir gençlik borçlu olduğunu dile getiren Baskın şöyle devam etti, “Çünkü ben sürekli umutlanıyorum sonra beni baş aşağı yere düşürüyorlar. İstinaf kararını duyunca annem noldu dedi, beraatin bozulduğunu söyledim. Annem ‘umutlanıyorsun sonra bizi mahvediyorsun, artık bunlara güvenme’ dedi. Ben babamın acısı yaşayamıyorum sürekli mücadelenin içindeyim. Elimden geldiğince AİHM’e de gitmeyeceğim, Çünkü bu davanın burada görülmesini istiyorum. Ama artık bu mahkeme de beraat verirse işte ben o zaman yasımı tutmaya başlayacağım. Çünkü ümidimi tamamen yitirmiş olacağım. Bunların amacı sürüncemede bırakmak, süreci uzatmak. 30 yıl boyunca ceza verilemediği için toptan kapatacaklar. Çok kırgınız, çok üzgünüz adalet olgusunun var olmadığını bilmek bizi daha çok yaralıyor. Ben yine de son nefesime kadar Mehmet Ağar ve ekibinin ceza alabilmesi için mücadele edeceğim.”


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon