Ender Saraç'ın avukatından 'erişim engeli' hamlesi: 'Çocuğun zarar görmemesi için...'

Türkiye'nin yakından tanıdığı ve aylarca konuştuğu Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Ender Saraç, 13 yaşındaki oğlunu istismar ettiği iddiasıyla İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davadan dün, 'üzerine atılı suçu işlemediği sabit görülerek' beraat etti.

Ender Saraç'ın avukatı Altın Mimir, bugün avukatlık ofisinde konuyla ilgili bir basın açıklaması yaptı. Avukat Mimir, müvekkilinin; çocukları için boşanmayı ötelediğini, üç yılın sonunda ise boşanma kararı aldığını ve çekişmeli boşanma davası açtıklarını kaydetti.

"OĞLUNU KOMPLOYA ALET ETTİ"

Altın Mimir açıklamanın devamında, boşanma davasının ardından Benan Saraç'ın, 13 yaşındaki oğlunu büyük bir travmaya sürükleyerek, müvekkili Ender Saraç aleyhine düzenlenen 'komplo'ya alet ettiğini öne sürerek, "Müvekkile atfedilen olgular gerçek olsaydı şüphesiz ki anne derhal adli makamlara başvurur ve hukuki süreç başlatırdı. Ve yine hiçbir anne evladının böyle bir travmaya maruz bırakılması durumunda bir an bile evlilik birliğini sürdürmez ve derhal müvekkil aleyhine boşanma davası açardı" diye konuştu.

"ADLİ MERCİLER ÖNÜNDE AKLANDI"

Avukat Mimir, gerçeğe aykırı iddialarla müvekkili aleyhine sosyal medya üzerinden linç kampanyası yürütüldüğünü, bu süreçte herhangi bir açıklama yapmayarak Ender Saraç'ın yargılanarak masumiyetinin kanıtlanmasını beklediklerini belirtti. Müvekkilinin yaşadığı iş kaybı nedeniyle maddi olarak da büyük kayıplar yaşadığını belirten avukat Mimir, müvekkilinin adli merciler önünde aklandığını ifade etti.

"ERİŞİM ENGELİ İÇİN BAŞVURACAĞIZ"

Altın Mimir, söz konusu olayın baş mağdurunun 13 yaşındaki çocuk olduğunu kaydederek, konuyla ilgili yapılmış olan haberler hakkında, ileride çocuğun daha fazla zarar görmemesi için 'erişim engelleme' işlemleri için adli mercilere başvuracaklarını belirtti. Bu konuda destek beklediklerini de belirten Mimir, "Bir çocuğun geleceği söz konusudur. Şüphesiz ki yaşı ve algısı sebebiyle bugünlerin travmasını hep yaşayacaktır. Ancak en azından özellikle internet ortamındaki haberlerin kaldırılması yoluyla bundan sonraki kuşaklar nezdinde çocuğun 'lekelenmeme ve unutulma hakkını' kullanabilmesini sağlamak hepimizin insani ve vicdani görevidir" dedi.