Diyanet ve bazı üniversitelerin düzenledikleri çalıştayda ‘medreseler için güvence’ çağrısı yapıldı: Yasal statü istediler

Hizbullah’a yakın vakfın, resmi kurumlarla düzenlediği “medrese çalıştayı”nda konuşan rektör Prof. Özcoşar, bilimin sömürü aracı olduğunu savundu. Çalıştayda medreselere milli eğitim bünyesinde yasal statü ve mezunlara iş olanağı sağlanması istendi. Sonuç bildirisinde, “Milli Eğitim Bakanlığı kapsamında kurulacak yeni bir kurumla ilişkilendirilerek, yasal statü kazandırılmalı” dendi.

Diyanet ve bazı üniversitelerin düzenledikleri çalıştayda ‘medreseler için güvence’ çağrısı yapıldı: Yasal statü istediler
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 13.12.2024 - 04:00

Türkiye’de 1924’te çıkarılan ve “3 Mart Devrim Yasaları” arasında sayılan “Öğretim Birliği (Tevhidi Tedrisat) Yasası”yla medreseler kapatıldı. AKP iktidarında bu gerici eğitim kurumları, anayasaya karşın faaliyetlerini artırdı. Vakıf adı altında örgütlenen tarikat ve cemaatler, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sağladığı “Kuran kursu” sıfatını kullanarak yasadışı medrese faaliyetlerini sürdürüyor.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nı ihlal eden bu yapılar, iktidarın desteğiyle faaliyetlerini Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı okullar ve YÖK’e bağlı üniversitelerde sürdürüyor.

DEVLET KURUMLARI YASADIŞI KURUMLA ORTAK ÇALIŞTAY DÜZENLEDİ

Bu kapsamda 7-8 Aralık’ta Diyarbakır’ın Yenişehir ilçesindeki Selahaddin Eyyübi Camisi’nde düzenlenen “Akademi-Medrese Buluşmaları 2 Medresenin Geleceği Çalıştayı” dikkat çekti.

Çalıştayı; Diyarbakır İl Müftülüğü, Diyanet Akademisi Başkanlığı Diyarbakır Dini Yüksek İhtisas Merkezi, Mardin Artuklu Üniversitesi, Dicle Üniversitesi ile terör örgütü Hizbullah’a yakınlığı ile bilinen Medrese Alimleri Vakfı (MEDAV) ortak olarak düzenledi. MEDAV’ın başkanlığını Diyarbakır’da “Kuran kursu” adı altında yasadışı şekilde faaliyet yürüten “Suffe Yatılı Erkek Kuran Kursu”nun (Suffe Medresesi) baş müderrisi Tayyip Elçi üstlendi.

‘MEDRESE MÜCADELECİ TUTUMUNU CUMHURİYET KURULDUKTAN SONRA DA BIRAKMADI’

Çalıştay Kuveyt, Malezya, Suudi Arabistan’dan gelen akademisyenlerin katılımıyla gerçekleşti. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, çağdaş bilimin bir sömürü aracı olduğunu iddia ederek;

“Modern bilime karşı antiemperyal bir tavır geliştirirken medrese geleneği baştan beri mücadeleci bir tavır geliştirmiştir. Medrese mücadeleci tutumunu cumhuriyet kurulduktan sonra da bırakmadı. Cumhuriyet döneminde medreselerin kendilerini var olma mücadelesi içinde bulmaları sonrasında yaşanan travma, bir medrese tutumu ortaya çıkardı. Bu tutumu en genel haliyle direniş olarak tanımlamak mümkündür. Genellikle illegal bir yer altı kurumu gibi çalışmak zorunda bırakıldı” dedi.

REKTÖR, YASAL KILIFI ANLATTI

Özçoşar, üniversitelerde medrese kökenli akademisyenleri olması gerektiğini savunarak, şunları söyledi:

“Medresenin şu anda içinde bulunduğu krizin iki temel sebebi var. Birincisi medresenin bir statüsünün olmaması ikincisi medresede çok büyük ölçüde keyfiyet yani kalite kaybının yaşanıyor olmasıdır. Bu süreçte medreselerin içinde bulundukları kurumsal krize oldukça farklı boyutlarda çözüm önerileri sunuldu.

Bu boyutlar medreselerin Kur'an kurslarına dönüştürülmesi müderrislerin imam veya Kuran kursu hocası olmaları olarak atanmalarıyla farklı mecralara taşınmış durumdadır. Bu gelişmelerin özellikle ehli medresenin de özgüven oluşması bağlamında anlamlı olduğunu düşünüyorum.”

HAMAS’IN MEDRESELERİ ÖRNEK GÖSTERİLDİ

Çalıştay kapsamında; medreselerin yasallık durumu, medrese öğretim izlencesinin (müfredat) güncellenmesi, Hint Alt Kıtası, Malezya, Endonezya’daki medrese örnekleri, cihadın öneminde medrese ihtiyacı (HAMAS tarafından Filistin’in Gazze kentindeki medreseler örnek gösterildi), medrese mezunlarının Diyanet ve İlahiyat Fakülteleri’ndeki katkıları konuları konuşuldu. Çalıştayın sonuç bildirgesi ise dün yayımlandı. Bildirgede; çalıştaydaki oturumların ardından medreselerin yeniden güçlenmesi için şu kararların alındığı belirtildi:

“. Medreseler ve ilahiyatlar birbirini desteklemesi ve tamamlaması gereken kurumlar olarak değerlendirilmelidir.

. Kariyer planlaması konusunda yardımcı olmak gayesiyle YKS, KPDS, YDS, KPSS Din Hizmetleri Alan Bilgisi Testi (DHBT) ve benzeri sınavlarda medreselerdeki öğrencilere kurslar açılması ve onlara yardımcı olunması önem taşımaktadır.

. Bu bağlamda, medreselerin formal ya da informal eğitim olarak yasal tanınırlığa sahip olmaları kamu yararı açısından gereklilik arz etmektedir.

. Medreselerin özgünlüklerini koruyacak şekilde Milli Eğitim Bakanlığında kurulacak bir kurulla ilişkilendirilmesi medreselerde verilen eğitim ve öğrenim emeğinin karşılık bulmasını sağlayacaktır.”


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler