Cumhuriyet’in 100. Yılı: Yenigün’den Cumhuriyet'e

Yenigün’den Cumhuriyet'e

Yayınlanma: 07.05.2024 - 04:00
Cumhuriyet’in 100. Yılı: Yenigün’den Cumhuriyet'e
Abone Ol google-news

“Cumhuriyet, ne hükümet ne de fırka (parti) gazetesidir. Cumhuriyet sadece cumhuriyetin, daha ilmi ve yaygın ifadesiyle demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet ve demokrasi fikir ve esaslarını çiğneyen ve yıkan, yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir...”

7 Mayıs 1924 tarihli Cumhuriyet gazetesindeki ilk başyazısında Yunus Nadi gazetenin ilkelerini böyle özetliyordu.

Aradan koca 100 yıl geçti. Devrimler, 2. Dünya Savaşı, tek partili dönemden çok partili döneme geçiş, siyasi çalkantılar, darbeler, ekonomik krizler... Türkiye Cumhuriyeti ile yaşıt, anlamdaş ve özdeş olan, adı Kurtuluş Savaşı’nın devrimci önderi Atatürk tarafından konulan Cumhuriyet gazetemizin 100 yıllık tarihi, yalnızca bir gazetenin tarihi değil, bir devrimin de tarihi aynı zamanda. Gücünü adının anlamından, bilimden ve Aydınlanmadan alan okurlarıyla bütünleşmiş tek Mustafa Kemal Atatürk ve Yunus Nadi gazete. Çağdaşlaşma savaşını bugüne kadar ödünsüz sürdüren Cumhuriyet, bu uğurda pek çok saldırıya uğradı, yazarlarını şehit verdi. Ancak yolundan asla dönmedi...

MALTA'YA SÜRÜLEBİLİRDİ 

Yunus Nadi, Yenigün’ü 2 Eylül 1918’de çıkarmaya başlamıştı. Mütareke yıllarıydı. İngilizler, ulusal davayı savunan bu gazeteyi sık sık kapatıyorlardı. Mustafa Kemal Paşa Samsun’a çıktıktan sonra Yunus Nadi de Anadolu’ya geçti.

Bu işi yapmasaydı yakalanıp Malta’ya sürülmesi işten değildi.

Yunus Nadi, İstanbul’dan 2 Nisan 1920 tarihinde ayrılmıştı. Ankara’da Karaoğlan Caddesi’nde hapishaneye bitişik bir ahşap ev bulunmuş, alt kattaki odaya elle çalıştırılan bir köhne baskı makinesi konulmuştu. Ancak mürettip yoktu. Ankara’da Vilayet Matbaası’nda yerli birkaç ihtiyar mürettip vardı. Akşam ezanından sonra eşeklerine binerek bağlarına gidiyor, gece çalışmayı kafalarına sığdıramıyorlardı. O zaman Matbuat Müdürü Umumisi (Basın Genel Müdürü) Muhittin Birgen olmuştu. İstanbul’da gizli surette çalışmaya başlamış bulunan “m.m” grubundan mürettip istendi. Fakat kimse Babıâli’yi bırakıp Ankara’ya gelmedi. Yalnız Ahmet adında bir mürettip geldi. Muallim yapılarak yerli çocuklara mürettiplik öğretildi. Bu mürettiplerden bir kısmı Hâkimiyet-i Milliye gazetesine, bir kısmı da Yenigün matbaasına verildi. (Enver Behnan Şapolyo, 20.8.1945, Cumhuriyet)

ANKARA'DAN KAYSERİ'YE TAŞINDI

Nadir Nadi de o günleri bir çocukluk anısında şöyle anlatıyordu:

“1921’de Sakarya Savaşı’nın en yoğun günleriydi. Yenigün’ün matbaası Ankara’dan Kayseri’ye taşınmıştı. Pek külüstür, ilkel bir şeydi. Kolla çevrilen bir makineydi. Ben o zamanlar 12 yaşındaydım. Matbaadakilere yardım ediyordum. Bir keresinde kola asıldım, çevirmeye çalıştım, derken hop... Ben de merdaneyi çeviren kolun hareketiyle makinenin üstünden bir takla atıp, kâğıtların üstüne düşüverdim.” (11 Mayıs 1981, Cumhuriyet)

Makinenin kollarını çevirmek için ancak eski devirlerde değirmen kolu döndürenler lazımdı. Bu ağır işe kimse dayanamıyordu. Sokaktan güçlü kuvvetli hamallar bulundu. Bunlar sıra ile birer saat kolu çevirdikten sonra “Ben bu işi yapamam” diyerek kaçarlardı. Gazetenin bir yüzü basılır diğer yüzü kalırdı. Daha sonra mürettipler kolu çevirirler, onlar yorulunca muharrirler gelir, nihayet iş başmuharrire kadar dayanırdı. Böyle zorluklar içinde Yenigün ancak (sabah gazetesi olarak) ikindi vakti çıkabilirdi.” (Enver Behnan Şapolyo, 20.8.1945, Cumhuriyet)

Elle çevrilen baskı makinesinde her gün 2 bin 500 adet Yenigün basılıyordu. Kâğıdın iki yüzü ayrı ayrı basıldığından bu 5 bin baskı demekti. En ilkel koşullarda yaratılan Anadolu gazeteleri bir yandan direnişin kamuoyunu yaratıyor bir yandan da bütün dünyaya bağımsızlık savaşının sesini duyuruyordu. Ulusal Bağımsızlık Savaşı “zafer”le sona ermişti ama bitmemişti. 29 Ekim 1923’te ülkede cumhuriyet ilan edilmişti. (Cumhuriyet gazetesi bu büyük devrimden yedi ay sonra çıkmıştır), Yunus Nadi Büyük Millet Meclisi’nde, Cumhuriyet Devrimi’nin ateşli bir sözcüsüydü.

İlginç olan bu yedi ay süresinde “Anadolu’da Yenigün”ün Ankara’da yayınını sürdürmesidir. Yenigün, 11 Mayıs 1924’te yayınını durdurmuştur. Cumhuriyet, 7 Mayıs 1924’te çıkmaya başladığına göre Yenigün’ün Cumhuriyet’le birlikte dört gün yayımlandığı anlaşılır.

FETHİ BEY İSTANBUL'DA

Yunus Nadi bir yandan Cumhuriyet’in ilanı ve hilafetin kaldırılması gibi devrim eylemlerinin içinde etkin rol alırken bir yandan da artık işgalcilerden temizlenen İstanbul’da yeni çıkaracağı gazeteyi kurmak için idare müdürü Fethi Bey’i İstanbul’a yollamıştı.

“İttihat Terakki”nin eski genel merkezi olan Pembe Konak’ı kiralamıştı. Bir sabah İstanbullular dağıtılan sabah gazeteleriyle birlikte bir anket formunu da kapılarında buldular. Bu ankette, “Okurun istediği gazetenin temel çizgileri nedir?” sorusuna yanıt aranıyordu. Cumhuriyet’in yolculuğu başlamıştı.

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler