Cemil Tugay’dan depreme karşı ortak akıl çağrısı

İzmir Deprem Master Plan Çalıştayı açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Bu ülke artık falanca yerel yönetim falanca merkezi yönetim hatasından vazgeçmelidir. Bu ülkenin kaynakları kullanılıyor. Ülkemizin çok değerli bilim insanları pek çok çalışma yapıyor ancak bir şekilde ayrıştırılıyor. İnsanlar artık benim küçük iktidarım olsun başarılar bana ait olsun anlayışından acilen vazgeçmeli. İklim kriziyle, depremle ilgili çalışmalar yaparken siyaset üzerinden ayrışma olmaz. Yerel yönetim ve merkezi yönetim hatasından vazgeçerek ortak çalışmalıyız” dedi.

Cemil Tugay’dan depreme karşı ortak akıl çağrısı
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 23.09.2024 - 10:59

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Tarihi Havagazı Fabrikasında İzmir Deprem Master Planı çalıştayı yapıldı. Toplantıya Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hasan Sözbilir, CHP milletvekilleri Tuncay Özkan ve Rıfat Nalbantoğlu ilçe belediye başkanları katıldı. Deprem Master Plan Çalıştayı’nın açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, İzmir’deki deprem tehlikesiyle ilgili açıklamalarda bulunarak ortak akıl çağrısı yaptı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmalarla ilgili yapılan bilgilendirmenin ardından Cemil Tugay, “30 Ekim depremi bize İzmir’de deprem durumunda olası durumları yaşatarak gösterdi. O günden bugüne pek çok çaba gösterildi. Yaklaşık dört yıl geçmiş durumda. 6 şubatta korkunç bir depremi ülke olarak yaşadık. Sorumuz şu; o günden bugüne depremle ilgili dirençliliğimizi ne kadar artırdık? Olası bir deprem durumunda yaşanacaklara ne kadar hazırlıklıyız? Cevabını endişeyle verebileceğimiz sorular bunlar. Yapılması gereken mevzuat değişiklikleri yapıldı mı? Almamız gereken kararları aldık mı? Elde etmemiz gereken verileri analiz ettik ve olası risklere karşı daha dirençli hale geldik mi? Mutlaka bir şeyler yapıldı ama yapılanlar yetersiz. Bir yerde revizyon gibi değerlendirebilir bu plan ancak 1999 yapılanın yeterliliğini kaybettiğine dair birçok veri var elimizde. 1999’dan bugüne İzmir çok şey değişti. Birçok hat eklendi. Bir yerden sonra bir şeyleri hakkıyla yerine getirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

“HATADAN VAZGEÇİLMELİ”

Cemil Tugay, “Bu ülke artık falanca yerel yönetim falanca merkezi yönetim hatasından vazgeçmelidir. Belediye başkanı olarak en net mesaj budur. Bu ülkenin kaynakları kullanılıyor. Ülkemizin çok değerli bilim insanları pek çok çalışma yapılıyor ancak bir şekilde ayrıştırılıyor. Farklı iki ülke varmış gibi ilerliyor işler. İnsanlar artık benim küçük iktidarım olsun başarılar bana ait olsun anlayışından acilen vazgeçmeli. İklim kriziyle, depremle ilgili çalışmalar yaparken siyaset üzerinden ayrışma olmaz. Lütfen herkes kendine gelsin. Şehrimizde üniversitelerimiz var çok değerli hocalarımız var iş birliğiyle çok daha hızlı yol alınabilir. Mevzuatla ilgili yapılması gereken değişiklikleri ben Karşıyaka Belediyesi’ndeyken bildirdim ancak her şey hala aynı yanlış ve eksikliklerle duruluyor. O kapanmış olan kulakları ne zaman açacağız ve sesler ne zaman duyulacak. Türkiye bir deprem ülkesi. Her gün bir yerlerde ufak tefek depremler oluyor. Fay hatları yeni büyük depremler mutlaka üretecek. İzmir’in depremselliği ile ilgili yapılan çalışmalardan şunu anlıyorum; 6.5 ve 7.0 şiddetinde deprem üretmeye fay hatlarımız var. Kat sayısını önce beşe düşür birkaç yıl sonra sekize çıkar anlayışıyla yönetilmeyi hak etmeyen değerli insanlar yaşıyor bu ülkede. Mevzuat öyle bir mevzuat ki bir binanın hangi koşullarda depreme dayanıksız tanımlamasının yetersiz olduğunu görüyorum. Zemin altında temelde yapılması gereken çalışmanın yapılmadığını, korezyon etkisiyle yıpranmanın olduğunu Karşıyaka’da anladık. Tespitlerle de belirlendi ancak vatandaşı ikna edemedik. Biz sözlü olarak ikna etmeye çalışıyoruz. Oysa bunun mevzuatta karşılığı olması lazım. Nasıl anlaşılacak problemin var olduğu anlaşıldıktan sonra 10 mülk sahibinin olduğu binada kendi aranızda anlaşın denmeyecek insanlara yardımcı olunacak. Problemin net olarak tanımlanması daha sonrada insanlara yardımcı olunmalı. 30 Ekim 2020 depreminden sonra ağır ve orta hasarlı binalara emsal artışı vermek zorunda kaldık. Büyükşehir Belediyesi’nin gücünü aşan bir sorundu ancak Belediye öylesine tuhaf bir durumla karşı karşıya kaldı ki emsal artışı verildi. Ancak doğru değildi. Bugünde özellikle bozuk zeminli yerlerde binalara emsal artışı verip katları yükseltmek vahim bir hatadır. Bunun bir hata olduğunu herkes idrak etsin. Mülkiyet hakkına saygı duyarım ancak o bina yıkılır ve altında kalırsanız bu bizim açıklayamayacağımız bir durum olur” dedi.

“SÖYLENEN YALANLARA KİMSE İNANMASIN"

“Popülizm oy avcılığı seçim başarıları çok güzel. Peki yıllardır çözemediğimiz sorunlar? İnsanların gözünü boyayarak nereye kadar devam edebiliriz” ifadelerini kullanan Tugay, “Bilim insanlarının, halkının bu sorunlara hayır demesini rica ediyorum. Doğru olduğuna inandığımız şeylerin arkasında duralım. Ben Büyükşehir Belediye Başkanı olarak bunun arkasında duruyorum. Geçen beş yıllık Belediye Başkanlık görevinde kontak kurduğum birçok hocamız, meslek odamız var ve onların duyarlılıklarını biliyorum. Bu dönem bir şeyleri değiştirmenin ve düzeltmenin yolu olsun. Bu dönem İzmir’in takdir edilen bilincinin gün yüzüne çıktığı dönem olsun. Söylenen yalanlara kimse inanmasın. Bize yakışanı yapalım” dedi.

“KANUN DEĞİŞİKLİĞİ BEKLİYORUZ”

Tugay, “Kanun değişikliği bekliyoruz diyerek durmayacağız. Ancak yapmayanlar kendilerinin sorumluluğundadır. Yaşanmaz ama yaşanırsa kendilerinin utancıdır. Onlarda bence kapattıkları kulaklarını açsınlar. Hep beraber insanlarımızın yıkılan binaların altında kalmasına ölmesine izin vermeyelim. 6 Şubat günü o günkü başkanımız bizimle toplantı yaptı. O gün buradan çıkıp araca binip deprem bölgesine gittim. O günkü korkunç durumu olayın olduğu gün itibariyle yaşanılan durumu canlı olarak izledim. O depremden sağ kurtulmuş insanların sağlıklı olarak yaşadıklarına inanmıyorum. Hafızalarda kalan hasar unutulmayacak. Bir şeyleri çok akıllıca yönetmemiz lazım. Onun için bilim ve akıl çok önemli. İzmir’de kaç tane binanın deprem riski nedeniyle boşaltılması katlarının azaltılması gerekiyor bilmiyorum hocalarımız belki biliyordur. Ama şunu biliyorum bugün bir tane evin deprem riski yüksek olan o gün yeniden yapamadığımız evin kullanılırlığını yeni tekniklerle güçlendirirsek o bina hasar alsa da insanlar katlar arasında sıkışmadan hayatını kurtaracak. Olayın bu tarafına bakmamız lazım. Ara çözümler üretmeliyiz. Hangimiz ne zaman deprem olacağını tahmin edebiliriz. Kökünden bir bina yıkma yapma sürecini İzmir ölçeğinde yetiştiremeyeceğimiz gerçek. Ne yapacağız izleyecek miyiz? Hayır ara çözüm üreteceğiz o yüzden master plan çalışmaları yapacağız” ifadelerini kullandı.

“BU DÖNEM BAŞARACAĞIZ”

“Kurtarma çalışmaları için ekiplerimiz çok çaba gösteriyor” diyen Tugay, “Onların eline ne kadar imkan veriyoruz onu da sorgulamamız gerekiyor. RADIUS projesinde bahsedilen halen yapılması gereken çalışmaları yapmadığımız yollarla ilgili çalışmaların önümüzde olduğunu ve güncel verilerle revizyonlar yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Umuyorum bu dönem bunu başarabileceğiz. Gücümüzün yettiği elimizden geleni yapacağız” dedi. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Zeki Yıldırım, “Seçimin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın bize verdiği en önemli görevlerden biri 1999 yılında tamamlanmış olan RADIUS projesini yeniden başlatmak oldu. BM kapsamında yapılmış olan bu projenin amacı deprem olasılığında nasıl bir etki ile karşılaşacağımızın senaryosunu ortaya koymaktı. Çalıştayımızın amaçlarından biri hem bu projenin hem de teknolojinin yenilenmesi. Sadece binalar değil alt yapı ve üst yapıda önem arz etmektedir. Yollar, altyapılar ve hastaneler her türlü kamu hizmeti gören yapılar zarar görebiliyor. Sorulacak sorular kapsamında ele almamız gereken bir süreci yaşıyoruz. Biliyoruz ki güzel İzmir’imizin bir deprem gerçeği var ve buna hazırlıklı olmalıyız. Zararlarımızı minimuma indirmemiz gerekiyor” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler