Boğaziçi Direnişi’nin 500. gününde üniversitelilerden mesaj: 'Asla vazgeçmeyeceğiz'

Boğaziçi Üniversitesi’nde 2 Ocak 2021’de Prof. Dr. Melih Bulu’nun AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından rektör olarak atanmasıyla başlayan eylemler, 500. gününde devam ediyor. Bulu’nun görevden alınmasının ardından yerine atanan Naci İnci’yi de protesto eden akademisyenler 500 gündür rektörlük binasına sırtlarını dönerek tepkilerini dile getiriyor.

Cumhuriyet, eylemleri gerçekleştiren Boğaziçililerle konuştu.  

Boğaziçi Direnişi

'YARIN BOĞAZİÇİ OLMAYACAK'

Boğaziçi Üniversitesi, Endüstri Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Tınaz Ekim 500. günde artık Boğaziçi’ndeki tahribat ve işgalin ivme kazandığını söyledi.

Ekim, “Okulumuzda sürekli bir yıkım söz konusu. Üniversitemizde eğitim, öğretim, atama ve yükseltmeyle ilgili kararların alındığı iki önemli kurul olan senatoda çok az üyemiz kaldı. Tamamen gasp edildi. Dekanlarımızı görevden aldılar, yerlerine dışarıdan atamalar yaptılar. Enstitü müdürlerimiz görevlerinden alındı. Yeni enstitüler, fakülteler kuruldu. Merkeziyetçi ve otoriter istihdam süreçlerinin önünü açtılar. Liyakate değil siyasete dayalı öğretim üyesi almanın yolunu açtılar. Biz aynı noktada durmaya devam ediyoruz. Hukuk mücadelemize devam ediyoruz. Bu yapılanları kabul etmiyoruz ve taleplerimizden vazgeçmiyoruz. 500 değil 500 bin gün olsa da biz doğruyu söylemeye devam edeceğiz. Boğaziçi’ni kazanan öğrencilere, ailelerine ve mezunlarına sesleniyorum. Böyle giderse yarın Boğaziçi olmayacak. Şu an sahip çıkma vakti” diye konuştu.

Boğaziçi Direnişi

'BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR SEKTEYE UĞRADI'

Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Say da, tablonun giderek ağırlaştığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:

"Boğaziçi’nde 500 gün önce siyasi bir müdahaleyle bütün üniversiteler için garantilenmiş akademik ve bilimsel özerklik ilkesine aykırı bir uygulama başladı. Bu ağırlaşarak sürüyor. Üniversitemize büyük hasarlar veriyor. Bilimsel araştırmalar da sekteye uğradı. Araştırma projeleri, tez öğrencileri ortada kaldı. Üniversite senatosundaki arkadaşlarımızın aktardığına göre işin ayarı iyice kaçmış. Okula yeni alınacak personel, öğretim üyelerine, çalışacakları bölümün haberi daha olmadan, Boğaziçi’ne ayak basmadan alınabilecekleri bir sisteme geçtiler. Bunun ülkemize ne gibi bir faydası olabilir? Türkiye’de üreten, bilime dünya çapında katkı yapan, belli bir seviyeye gelmiş kurumu yıkmaya çalışıyorlar. Liyakatli bir şey yapılamayacağını yaşayarak gördüm."

Boğaziçi Direnişi

'NACİ İNCİ GİDENE KADAR DEVAM EDECEĞİZ'

500. gündür süren direnişi değerlendiren Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bölümü öğrencisi Berkay Morkan, “Boğaziçi Direnişi, ülkenin gündemine oturduğu dönemde iktidar üzerinde herhangi bir muhalefet partisinden çok daha etkili olmuş bir öğrenci hareketi. Bence Gezi’den beri iktidara 'yeter' diyen en büyük tepki. Aylardır kayyumların, polisin tüm baskılarına rağmen devam eden direnişimizin 500. günü. Hocasıyla, öğrencisiyle, mezunuyla direnmeye devam eden Boğaziçi, Naci İnci gidene kadar ve kendi rektörünü kendi seçeceği güne kadar bu direnişi sürdürmeye devam edecektir. İlk günde de, 100.günde de, 300.günde de buradaydık, burada olmaya devam edeceğiz. Kayyumlar gidecek, biz kalacağız” ifadelerini kullandı.

Boğaziçi Direnişi

Tarih bölümü öğrencisi Damla Durlu da, “Direnişimiz 500 gündür sürüyor. Bu direniş 500 gündür süren, otoriter tek adam rejiminin üniversitelerde uyguladığı ne ilk ne de son yansımasıdır. Tarihin doğru tarafında olduğumuzu biliyoruz. Mücadelemiz Türkiye’deki tüm üniversiteler özgürleşinceye kadar sürecek” dedi.

Boğaziçi Direnişi

500. GÜN PROGRAMI

• 12:15-12:30 Nöbet Tüm bileşenler
• 12:30- 12:45 Açık Ders: Fikret Adaman: "Devlet Piyasa ve Sivil Toplum"
• 12:50- 13:05 Son Senato Toplantısından Sonraki Değişimlerle İlgili Bilgilendirme 
• 13:10- 13:15 Boğaziçi Üniversitesi Akademisyenleri Açıklama