AKP'nin yarattığı gericilik ve yoksulluk en büyük zararı onlara verdi: Çocuklarımız sahipsiz kaldı

Türkiye, İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G’yi altı yaşındayken imam nikâhıyla evlendirmesi ve kızın yıllarca cinsel istismara maruz kalmasına göz yummasını konuşurken, Eskişehir’de 6 yaşındaki Nur Elif T’nin açlıktan yaşamını yitirmesi vicdanları sızlattı. Önceki gün ise Siirt’in Pervari ilçesinde 8 yıl önce evinde av tüfeğiyle vurulmuş bulunan ve intihar ettiği söylenen 14 yaşındaki Kader Ertem’in ölümüyle ilgili kayınpederi T.A. tutuklandı.

Yurttaşlar özellikle son dönemde çocuklara yönelik artan istismar ve cinayet olaylarına tepki gösterirken; sağlıkçılar, hukukçular ve siyasetçiler Cumhuriyet’e değerlendirdi.

‘TEK SORUMLU: AKP’

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka: “Türkiye’de çocuk olmak” dedikten sonra nefes almak gerekiyor. Çünkü çocuklarımızın yaşadığı dram nefesimizi kesiyor. Çocukların istismarının da derin yoksulluğun da tek sorumlusu AKP hükümeti. Hükümet 20 yılda politikalarıyla çocukların geleceğini kararttı. 4+4+4 ile kız çocukları eğitim dışına itildi. Çocuk istismarcıları aklanmak için yasal güvence altına alınmaya çalışıldı. İstismarcılar “küçüğün rızası” ifadesini kullanan iktidar zihniyeti ile cesaretlendirildi. Tüm rakamları makyajlayan TÜİK bile 20 yılda 569 bin 383 çocuğun doğum yaptığını söylüyor. Çocukların yatağa aç girmediği, eğitim dışına itilmediği, çocuk işçiliğinin son bulduğu düzen kurmaya kararlıyız. Çocuk istismarcılarının aklanmasına izin vermeyeceğiz. Çocukların küçük yaşta evlenmesinin önünü açan uygulamalara son vereceğiz. İlk seçimlerden sonra bunları ve daha fazlasını hayata geçireceğiz. 

(Aylin Nazlıaka)

‘YÖNETENLER SAHİP ÇIKMIYOR’

29 Ekim Kadınları Derneği Başkanı Avukat Şenal Sarıhan: Hepimizi acı içinde bırakan bu olaylar sistemli biçimde çocuklara gerekli özenin gösterilmediğinin, çocukların insan sayılmadığının sonuçları. Yönetenlerin çocuklarımıza sahip çıkmadığı, 4+4+4 gibi uygulamalarla çocukları okul önünden alıp merdiven altlarına mahkûm ettiği bir ortamda ya çocuk tacizleriyle ya da çocuk işçiliğiyle karşılaşıyoruz. İptal edilen İstanbul Sözleşmesi’ne baktığınızda sadece kadınların değil çocukların da korunması görevinin devlete verildiğini görüyoruz. Uluslararası sözleşmeleri yok hükmüne düşürüyorlar, anayasadaki güvenceleri uygulamıyorlar. Haksız uygulamalara gerekli tepkiyi göstermiyoruz. Ülkenin geleceğini inşa etmek istiyorsak bu sorumluluğu hissetmeliyiz. 

(Şenal Sarıhan)

‘ÇOCUKLARI KİM KORUYACAK’

CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer: Türkiye’de çocuklar, “6 yaşında evlenilebilir” diyen sözde vakıflarda sistematik cinsel istismara maruz kalıyor. Bu sözde vakıfların sırtları sıvazlanıyor. Bakanlıklar protokol yapma yarışına girip çocukları bu yapılara emanet ediyor. 2012-13 öğretim yılında kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 98.9’du. 2020-21 öğretim yılında bu oran yüzde 93.1’e düştü. Çocukları kim koruyacak? Manisa’da çocuk yurdunda kalan kız çocuğunun kaybolduğu, uyuşturucuya alıştırıldığı, pavyonlara götürüldüğü haber oldu. Devlet yurtlarında kalan kız çocuklarının fuhuş ve uyuşturucu yapılarının eline düştüğü biliniyor. Türkiye’de on milyonlarca, çocukluğunu yaşayamayan çocuk var. Bir ülkenin çocuklarına verdiği değer, geleceğini şekillendirir. Hedefimiz belli: Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek. 

(Gamze Taşcıer)

‘FİZİKSEL, RUHSAL SORUNLAR’

Çocuk doktoru Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu: Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal durum çocukların gelişimini ilgilendiriyor. Sağlıklı toplum için sadece enfeksiyonla mücadele yetmez. Ekonomik sorunlar nedeniyle beslenemeyen çocuklar fiziki ve ruhsal sorunlarla karşılaşıyor. 

(Osman Küçükosmanoğlu)