Adnan Oktar'ın 'Güncel yapılanma' davası: Sanık avukatlar için bakanlıktan izin alınacak

Adnan Oktar silahlı suç örgütünün, avukatlar ve sosyal medya grupları üzerinden örgüte yeni üye kazandırma faaliyetlerine ilişkin açılan  'Güncel yapılanma' davası bugün İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam edildi. Örgütün elebaşı tutuklu sanık Adnan Oktar ile diğer tutuklu sanıklar, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz sanıklardan bazıları ile sanıkların avukatları da mahkemede hazır bulundu.

"DEĞERİN ÇOK ARTTI"

Mahkeme heyetinin duruşma salonuna gelmesini beklerken Adnan Oktar ve diğer tutuklu sanıklar aralarında sohbet edip şakalaştı. Kadın sanıklar Adnan Oktar’ın yaptığı esprilere kahkahalarla güldüler. Oktar’a sık sık iltifatlar ederek, "Baştan sona erkek maşallah. Özledik seni, değerin çok arttı" gibi ifadeler kullandı. Adnan Oktar bir kadın sanığın kendisine "Aşkım beyaz sana çok yakışmış" demesi üzerine ayağa kalkarak kıyafetlerini ve ayakkabılarını gösterdi. 

SANIK AVUKATINDAN MAHKEME BAŞKANINA TEPKİ: SAVUNMA YAPTIRMIYORSUN

Duruşma salonunda mahkeme başkanı ile sanık avukatı arasında da gerginlik yaşandı. Mahkeme başkanı tarafından talebi kısa tutması yönünde uyarılan avukat, "Bağırma bana, ben senden yaşlıyım, sesini yükseltme, savunma yaptırmıyorsun. Sözümüzü kesiyorsun. Savunma hakkımızı ihlal etmeyin" dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Biz bu dosyada size yeterince söz verdik. Talepleriniz söyleyin, gereksiz şeyler söylemeyin. Bizim tek dosyamız bu değil. 500 tane dosya bakıyoruz" dedi. 

"ASLAN GİBİ CEZAEVİNDE DURUYORLAR"

Tutuksuz sanık Esra Saraçoğlu, iddianamenin 'içi boş' olduğunu savunarak, "Merhamet diyorum artık. Candan kardeşler 38 kiloya düştü apar topar tahliye ettiler. Neden? Kızcağız iman etmeyi bilmiyor, imanı zayıf, dayanamadı. Bizimkiler Aslan gibi duruyor cezaevinde. Güvenilir ve imanlı bir insanım. Arkadaşlarımın imanı da çok yüksek. Allah benim karşıma ilk başta güvendiğim Adnan Beyi karşıma çıkardı. Benim ahlak anlayışımı benimseyen insanlarla karşılaşmamı sağladı Allah’ım, şükrediyorum. Beraatımı talep ediyorum.” Dedi.

"AVUKATLAR İÇİN BAKANLIK İZNİ GEREKLİ"

Duruşma başladığında sanık avukatların vekilleri, müvekkillerinin avukat olduğunu ve Avukatlık Kanunu uyarınca haklarında soruşturma açılabilmesi için Adalet Bakanlığı'ndan izin istenmesi gerektiğini, ancak kovuşturma aşamasında bakanlıktan izin alınmadığını, bu nedenle müvekkillerinin dosyalarının ayrılarak bakanlıktan izin istenmesini talep ettiler.

SAVCI, 'DOSYALAR AYRILSIN' DEDİ

Duruşma savcısı, avukatların talebinin kabulüne ve avukatlık görevi sırasında işlendiği iddia edilen suçlar yönünden, sanık avukatların dosyalarının ayrılmasına ve yargılamada durma kararı verilerek, izin alınmak üzere Adalet Bakanlığı'na yazı yazılmasına karar verilmesini talep etti.

SANIK AVUKATLAR İÇİN BAKANLIKTAN İZİN ALINACAK

Ara karar oluşturan mahkeme heyeti, sanık avukatlar Arzu Gül, Ayşe Toprak, Burak Temiz, Sinem Mollahasanoğlu, Pelin Durmuş ve Tuğba Bal hakkında Avukatlık Kanunu'nun 58-60 maddeleri uyarınca değerlendirme yapılması için dosyalarının ayrılmasına karar verdi. Duruşma, sanık ve tanık beyanlarının alınmaya devam edilmesi için 11 Temmuz'a (yarın) ertelendi.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıklar Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçundan 5 yıldan 12'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna'nın ayrıca, "örgütün veya amacının propagandasını yapma" suçundan da 10.5 yıldan 31.5'ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, diğer 17 sanığın "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma", "örgüte yardım" ve "örgütün veya amacının propagandasını yapma" gibi suçlardan farklı oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi.