ABK’nin kara para aklama davasının ilk celsesi yapıldı: Eşi ve kardeşleri de yargılanıyor

Suç örgütü kurmak gerekçesiyle savcılık tarafından hakkında 150 yıl hapis cezası istenen Ayhan Bora Kaplan (ABK) hakkında “örgütsel faaliyet kapsamında zincirleme şekilde suçtan kaynaklanan mal varlığını aklama” suçlamasıyla açılan ve kamuoyunda “ABK kara para aklama davası” olarak bilinen davanın ilk celsesi yapıldı.

Ankara 77. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Sincan Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde bulunan büyük mahkeme salonunda görülen, büyük bölümü tutuksuz 38 sanıklı davada Kaplan’ın 24 yıl 6 ay hapisle cezalandırılması isteniyor.

“GİZLESEM BANKA ÜZERİNDEN YAPMAM”

Kaplan’ın eşi, kardeşleri ve eniştesinin de yargılandığı davada Kaplan, Barış Kurt, Cemil Kumaşçıoğlu, Fethi Koyuncu, Tansel Aktan ve Ersoy Yahya duruşma salonunda hazır bulundu. Sanıklar Kurt, Koyuncu ve Aktan ABK suç örgütü davasında da yargılanan isimler. Kimlik tespitlerinin ardından Kaplan’ın kasası olduğu iddia edilen sanık Kurt hakkında savunmasını yaptı. Kurt, dosyanın 2016’dan sonra kurulan şirketleri kapsadığını, ancak kendisine ait mühendislik şirketini 2013’te kurduğunu savunarak, “Kimse yokken kurduğum şirkete kayyım atandı. Somut olarak ‘Şu para nedir?’ diye sorun, hesabını vereyim. Tüm işlemleri banka üzerinden yaptım. Gizleyecek olsam banka üzerinden yapmam” dedi. MASAK raporunda yorumdan başka bir şey olmadığına dikkat çeken Kurt, polislerin ABK suç örgütü davasının “M7” kodadlı gizli tanığı Serdar Sertçelik’in ifadesine eklediği bir cümle ile örgüt üyesi yapıldığını ileri sürdü.

“SABANCILARA, KOÇLARA DA OPERASYON DÜZENLEYİN”

Kurt’un savunmasının ardından Kaplan’ın savunmasına geçildi. Kaplan; hiçbir zaman kara para aklamadığını ve hedefin kendisi ile “bazı devlet büyükleri” olduğunu savunarak, 15 Temmuz’da TRT’ye gittiği için FETÖ’cüler, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun adamı olduğunu ileri sürdüğü Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz tarafından hedef alındığını, en son mevcut İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın da kendisine saldırdığını iddia etti. MASAK raporunun düşmmanca hazırlandığını dile getiren Kaplan, “Şahsıma kayıtlı hiçbir malım yokmuş. Nasıl yok? 4 aracım var. Varsayalım yok. Şirketler kimin? Benim. Sabancılara, Koçlara da operasyon yapılmalı. Her şey kendi üzerlerine mi kayıtlı? Hayır, şirketlerine kayıtlı. O zaman onlara da ‘Kara para akladınız, gelin’ denmeli. Ama güçleri onlara yetmez, bize yeter” dedi.

“AZ BİLE TAKMIŞLAR”

İddianamede; “Kaplan’ın oğlunun sünnet düğününde takılan takılarla örgütün kara para akladığı” iddialarına karşın Kaplan, “5 bin davetli vardı. Bence az bile takmışlar. Birer büyük altın taksalar 100 milyon yapar” yanıtını verdi. Kaplan ana davasındaki “sorguda polislerin kendisinden bakan, bürokrat ve devlet adamları isimlerinin bulunduğu ifadeye imza atmadığı” yönündeki savunmasını tekrarlayarak, “Gizli tanığın (Sertçelik) yurtdışına gittikten sonra söylediği isimler ne ki?” ifadesini kullandı. Kaplan’ın eniştesi sanık Hasan Çalış da savunmasında örgüt davasında adı geçmemesini anımsatarak, bu davanın polislerin kendilerini tutuklayıp batırmak için yapıldığını iddia etti. Duruşmaya ara verildi.