688 yıllık tarihi hamam, yok oluyor: 'Bu yapının kurtarılması gerekiyor'

Melikgazi ilçesine bağlı Gülük Mahallesi'nde bulunan Gülük Hamamı, Osmanlı döneminde, 1334 yılında Gülük Şemseddin bin Alameddin tarafından yaptırıldı. Uzun yıllar hamam olarak kullanılan tarihi yapı, sonraki süreçte kaderine terk edildi.

Yıllar içinde atıl duruma gelen 688 yıllık yapı, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Çit ile etrafı çevrelenen tarihi yapının turizme kazandırılması da isteniyor.

Eski Vakıflar Bölge Müdürü ve Erciyes Üniversitesi'nde tarih okutmanı Mehmet Çayırdağ, hamamla ilgili "Gülük Hamamı, Kayseri'de harap vaziyette kalmış yapılardan biridir. Ben bu hamamda banyo yapan insanları tanımıştım. Yakın zamana kadar sağlam bir vaziyete gelmiş. Bunun kaderi şöyle kötü; Vakıflar tarafından yarısı özel şahıslara satılmış. Şimdi onun yarısının onarım programına alınması gerekiyor. Projesi hazır durumda. Sadece kamulaştırma yapılarak şehir içindeki bu tarihi yapının kurtarılması gerekiyor. Bu kamulaştırma tamamlanırsa 14'üncü yüzyıl başında yapılmış, diyebileceğimiz bu hamamın kurtarılması gerçekleşecek. Hamam, çifte hamamdır. Hem kadınlar hem de erkekler içindir. Klasik Selçuklu'dan Osmanlı'ya geçiş yapılarından biridir" diye konuştu.

'BÜTÜN PROJELERİ HAZIR'

Gülük Hamamı'nın restore edilerek başka projelerde de kullanılabileceğini kaydeden Çayırdağ, "Hamamın bütün projeleri hazır. Orijinaline göre yeniden tamir edilecek. Hamam restore edilince yine hamam olarak kullanmak şart değil. Kültür hizmetinde veya başka bir hizmette de kullanılabilir. Mesela şimdiki Sultan Hamamı orijinaline göre tamir edilmiş ama şimdi bir ticarethane olarak kullanılıyor. Antalya'da bir hamam Sarraflar Çarşısı olarak kullanılıyor. Bu hamam da öyle bir şey olabilir çünkü zamanımızda hamamların çok cazibesi kalmadı. İnsanların evlerinde banyoları olduğu için hamama giden fazla kişi olmuyor. O nedenle farklı projelerde değerlendirilebilir. Bu yapının tamamı devlete tekrar geçerek, restorasyona başlanabilir" dedi. 

Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri ise tarihi yapının bir bölümünün çeşitli mirasçılara ait olduğunu, kamulaştırma sorunu çözüldükten sonra restore edileceğini belirtti.