Gaziantep'te 42 günlük bebek ölümden döndü: Özel hastane sadece uyarı aldı!

Yenidoğan bebekleri usulsüz biçimde hastanelere yönlendirerek onların ölümüne neden olan Yenidoğan Çetesi'ne yönelik dava sürerken sağlıkta özelleştirmenin yarattığı olumsuz tabloya ilişkin her gün yeni bir haber geliyor. Konuyla ilgili bir haber de Gaziantep'ten geldi. İlde bulunan Özel NCR İnternational Hastanesi’nde dünyaya gelen bebeğe yapılan yanlış müdahaleler sonucu sağlığı bozulan bebek ölümden döndü. Ailenin açtığı dava ise sonuçsuz kaldı. 

12 Aralık 2016 yılında Gaziantep’te Özel NCR İnternational Hastanesi’nde dünyaya gelen Serra bebeğin kasık fıtığı sebebiyle basit bir ameliyat geçirmesi gerektiği söylendi. Aileye 15 dakika süreceği ifade edilen ameliyat 6 saat sürdü. İddiaya göre, ameliyat sırasında bebeğin 2 kez kalbi durdu, iç kanama geçirdi, solunum yetmezliği nedeniyle cihaza bağlandı. Aile o gece bebeğin omzunun kırıldığını ve daha sonra kendi kendine kaynadığını aylar sonra bir başka tedavisi sırasında öğrendi.

30 FARKLI OPERASYON GEÇİRDİ!

12 Aralık’taki operasyonun ardından 11 gün yoğun bakımda kalan bebek, soluk alamaması sebebiyle trakeostomi (boğazın delinerek cihaz takılması) takılmak üzere Gaziantep Üniversitesi Çocuk Hastanesi’ne yönlendirildi. Serra bebek bu hastanede 30 farklı operasyon geçirdi. Serra bebek taburcu edildikten sonra anne ve babası eve yoğun bakım şartları sağlayacak steril bir oda kurmak zorunda kaldı. Ailenin bakımı sonucu Serra bebek sağlığına kavuşsa da yaşıtlarına göre gelişim geriliği yaşadı. 

BELGELER BULUNAMADI!

Yaşananların ardından Özel NCR İnternational Hastanesi’nden ve doktorlardan şikayetçi olan aile 6 yıl boyunca hukuki mücadele verdi. Dosyaya da giren ifadelerde ameliyat sırasında bir silsile halinde bebeğe yanlış müdahalelerde bulunulduğu ortaya çıktı. Müdahalede bulunan sağlık ekibi birbirini suçladı. Ancak hatanın kime ait olduğu ortaya çıkarılamadı.

Hastane yönetimi mahkemeye gönderdiği belgede arşivdeki delil niteliğindeki belgelerin anestezi uzmanı tarafından kaybedildiğini iddia etti.

Anestezi uzmanının avukatı ise mahkemeye sunduğu dilekçede söz konusu belgeleri müvekkilinin hazırladığını ve kendisinin lehine sonuç doğuracak belgeler olduğunu belirterek, arşiv belgelerini gerektiği gibi saklamamaktan dolayı hastanenin sorumlu olduğunu söyledi. 

Hukuki olarak saklanması zorunlu olan anestezi fişi, onam formu, anestezide kullanılan ilaçlara ait tıbbi belgeler mevcut olmadığından, bilirkişi heyetleri suçluyu tespit edemedi ve ailenin tazminat talebi karşılanmadı. 

UYARI VERMEKLE YETİNDİLER

Aile, Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğüne, CİMER’e hastanenin kanunen tutmak zorunda olduğu belgeleri ortadan kaldırma suçu nedeniyle defalarca başvuruda bulundu. Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü ise hastaneye uyarı cezası vermekle yetindi.

Dava sürecine ilişkin Cumhuriyet’e konuşan anne Nur Damla Yüzbaşı, çocuklarının sağlığına kavuşması için olayın ardından maddi ve manevi açıdan çok yıprandıklarını ve ekonomik sorunlar sebebiyle davayı 2 yıl sonra açabildiklerini belirtti.

İstinaf için başvuruda bulunduklarını aktaran Yüzbaşı, “Hastane mahkemeye sunmak için sahte evrak düzenledi. Bunlar sadece bizim başımıza gelmemiştir, eminim başkalarının başına da gelmiştir. Belki sineye çekip çocuklarıyla uğraşmışlardır. Özel hastaneler bu işi ticarete dökmüş. Ben sonuna kadar hukuki mücadeleye devam edeceğim” dedi. 

Konuya dair Cumhuriyet’in ulaştığı hastane yetkilileri gerekli gördükleri takdirde yazılı açıklama yapacaklarını bildirdi.