Joshua King: Oynayacağım en büyük kulüp Fenerbahçe

Fenerbahçe'nin yeni transferi Joshua King, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

İşte King'in açıklamalarından satır başları:

"MAÇLAR İÇİN SABIRSIZLANIYORUM"

"Benim açımdan ilk günlerim harika geçti. Buraya yeni geldim. Takımda iyi karşılandım. Bu da beni mutlu etti. Antrenmanda sıkı çalışıyoruz. Zaten yüksek seviyelere çıkmak için sıkı çalışmalıyız. Maçlar için sabırsızlanıyorum. Önümüzdeki haftaları bekliyorum."

"OYNAYACAĞIM EN BÜYÜK CAMİA"

"Norveç'teki en iyi arkadaşım Türk. Oğluma da 3-4 yıl önce Fenerbahçe forması hediye etti. Bir gün Fenerbahçe'de oynayacağımı söylemişti. O da çok iyi bir Fenerbahçeli. Bu rüya gerçekleşti. Çok büyük bir camiada olduğumu söyleyebilirim. Kariyerimdeki en büyük camia. Manchester'da çok süre alamadığım için oynayacağım en iyi camia diyebilirim. En iyi arkadaşımın Türk ve Fenerbahçeli olması bende baskı da uyandırıyor. Eğer kötü oynarsam beni mahvedecek."

"GENELDE SANTRFOR OYNARIM"

"Genel anlamda ben santrfor oynadım. Aynı zamanda çok yönlü bir oyuncuyum. Bournemouth'ta sol tarafta da oynadım. Watford ekibinde de oynadım. Formasyona göre oynadığım pozisyon değişebilir. 4-3-3'te sol tarafta oynamıştım. Çok yönlü, farklı pozisyonlarda oynayabiliyorum. Sol kenar veya merkezde oynadığım zamanlar da var. Ana pozisyon olarak santrfor olarak oynamaktan keyif alıyorum. Defansın arkasına sarmak ve gol atmayı seviyorum. Hocam nerede oynamamı isterse orada oynarım. Maksadım takıma yardımcı olmak."

"MANU'DA ŞANS BULAMADIM"

"Manchester'ın kadrosu dünyanın en iyi kadrolarından biriydi. Ronaldo, Tevez gibi oyuncular vardı. Şans bulamamıştım. United'dan başka bir kulübe gittim. Eski takımınıza karşı oynadığınızda ekstra motivasyon oluşur. United'a karşı 4-5 gol atmıştım. United'a bakış açım farklı. Fenerbahçe'deyim. En iyi sezonumu geçirmek istiyorum. En verimli yaşlardayım. Keşke daha önce gelebilseydim. Tek temennim hocama ve takıma yardımcı olabilmek. En iyisini istiyorum. Başarıya giden yolda katkı vermek istiyorum."

"EN SERT İDMANI JESUS'TA GÖRDÜM"

"Takım olarak Kiev maçında odaklandık. 3-4 gün önce buraya geldim. İki antrenman yapabildim. 10-12 yıldır futbolcuyum. Bu süre zarfında en yüksek idman seviyesini gördüm. Hocamız oldukça detaycı. Fitness, taktik ve birçok konuda detaycı. Yüzde yüz olabilmem için zamana ihtiyacım var. Kiev maçına odaklandık. Bütün gücümüzü ortaya koymak istiyoruz. Şampiyonlar Ligi'nde az sürem var. Orada top koşturmak istiyorum. Her maç önemli. Orayı sabırsızlıkla bekliyoruz."

"OZAN TUFAN KARDEŞİM GİBİ"

"Ozan Tufan benim kardeşim. Watford'a geldiğinde İngilizcesi çok iyi bir durumda değildi. Ben onu görünce kendimi düşündüm. İngilizcem vardı ama ben de iyi durumda değildim. Sonra Ozan Tufan ile kaynaşmaya başladık. Onu Türk restoranlarına götürdüm, arkadaşlıklar kurduk. 2-3 ay sonrasında da Fenerbahçe'yi sordum. 'Fenerbahçe'ye gitmen mükemmel olur' demişti. Kendisine saygı duyuyorum. Çok kaliteli bir oyuncu. Kendisine en iyisini diliyorum. Ona saygı duyuyorum. Hull City'de ona iyi şeyler diliyorum."

"SÖRLOTH GİBİYİM"

"Mental bir problemle alakalı bir şey. Dolayısıyla bunları daha çok düşünüp iş etiğini unutmamak gerek. Linnes, Omar, Sörloth iyi işler yaptılar. Ben de aynı anlayışa sahibim. Büyük bir hırsla çalışmak istiyorum. Çok iyi bir camiaya sahibiz. Taraftarlar ikinci bir din gibi takıma tutkulular. Dudaklarımın arasında puro ile olmak için gelmedim. Buraya gelerek doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum."