'Üç eşli' vekil Ali Yüksel'den skandal ifadeler: 'Evlenmek sadece cinsel zevk için değildir, piyasayı piçlerle mi dolduralım?'
Bir dönem 3 eşi olmasıyla bilinen Yeniden Refah Partisi (YRP), Konya Milletvekili ve MYK üyesi Ali Yüksel, "Tek eşlilik ve kadın özgürlüğü erkeklerin bir oyunudur" dedi. Yüksel, "Evlenmek sadece cinsel zevk için değildir, piyasayı piçlerle mi dolduralım?" diye konuştu.
Cumhur İttifakı ortağı Yeniden Refah Partisi (YRP), 14
Mayıs’ta yapılan milletvekili seçimlerinin sürprizlerinden biri oldu. İstanbul,
Kocaeli ve Konya’dan toplamda 5 milletvekili çıkaran YRP’de, Ali Yüksel ismi
seçimden sonra ön plana çıktı.
Yüksel’in ismi, siyaset yapış tarzıyla değil, özel hayatıyla
gündeme geldi. Aynı anda üç kadınla evli olduğu ileri sürülen Yüksel, başta
kadın örgütleri olarak toplumun büyük bir kesiminin tepkisini çekti.
Gazete Duvar'dan Can Bursalı'nın sorularını yanıtlayan
Yüksel, pek çok konuda açıklamalarda bulundu.
"BİR DÖNEM 3 TANE EŞİM OLDU"
"Üç eşli milletvekili" olarak gündeme gelmesinin ardından konuya ilişkin net bir açıklama yapmayan Yüksel, bu konu hakkında sorulan soruya "Hayatımın bir döneminde üç tane eşim oldu" şeklinde yanıt verdi.
Yüksel, şöyle devam etti:
"Allah rahmet eylesin ilk eşim vefat etti. Daha sonra
iki eş ile kaldım. Ama benim niyetim dörde kadar gitmekti. Allah müsaade etmiş.
Kanunları kim yapıyor, insanlar yapıyor. Ama ben Allah’a hesap vereceğim.
Öldüğüm zaman beni Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri yargılamayacak, hesabı
onlara vermeyeceğim. Ben Allah’a hesap vereceğim. Allah’ın müsaadesine göre
hayatımı tanzim ederim. Daha sonra iki eşim oldu. Bunlardan benim çocuklarım
oldu. Elhamdülillah üç eşten sekiz tane yavrum var. Hepsi birbirinden kıymetli.
Ayrıca şunu ifade edeyim, Allah bana üç eş nasip etti. Hepsi birbirinden kıymetli
hepsi birbirinden değerli idi."
Yüksel, "Şu anda iki eşiniz mi var?" sorusuna ise
şu yanıtı verdi:
"Onlardan birisi ile de bazı birikimler sebebi ile
ayrıldım. Şimdi öbürü ile de olan evliliğimiz pamuk ipliğine bağlı. Ondan da
ayrılabilirim. Allah nikâhlanmayı nasıl meşru kılmış ise ayrılmaya da müsaade
etmiş. Öyle diyelim. Yani bu ayrıca bu özel bir şeydir, herkese açmak
mecburiyetinde değilim."
Yüksel, "Tek eşlilik ve kadın özgürlüğü erkeklerin bir
oyunudur" iddiasında bulundu.
"PİYASAYI PİÇLERLE Mİ DOLDURALIM?"
Yüksel, evlilikle ilgili de "Evlenmek sadece cinsel
zevk için değildir. Aynı zamanda çocukların anası babası belli meşru bir
şekilde çoğalmasını sağlamak içindir. Adam da kadın da evlenmedi. Birincisi
cinsel ihtiyacını nasıl giderecek? İkincisi; piyasayı piçler ile mi dolduralım?"
ifadelerini kullandı.
"TEK EŞLİLİK VE KADIN ÖZGÜRLÜĞÜ ERKEKLERİN
OYUNUDUR"
Yüksel, Bursalı'nın "Nasıl yani, biraz açar mısınız?
Tek eşlilik erkeklerin kadınlara bir oyunu mu?" sorusuna şöyle yanıt
verdi:
"Tabii ki. Tek eşlilik ve kadın özgürlüğü erkeklerin
bir oyunudur. Müslümanların hayatına bakarak ‘Yahu kadını kocasına mahkûm
ediyor, dört duvar arasına hapsediyor, kadın çalışabilmeli, kocasına
hizmetçilikten kurtulmalı’ diyorlar. Peki, kocasına hizmet etmeyi yadırgayan,
doğru görmeyen kişiler kadına özgürlük vererek kadına çalışma hayatı açıyorlar
değil mi? Kadın ya hostes oluyor ya bir lokantada garson oluyor ya bir pavyonda
efendim vücudunu sergileyerek parasını kazanıyor veyahut bir fabrikada,
işyerinde çalışıyor. Peki, bunlar kocasının dışındaki insanlara hizmet etmiyor
mu? Sevdiği hayat arkadaşına bir çay yapmak, yemek yapmak yadırganırken gidip
pavyonda gözünden şehvet akan insanlara hizmet ediyor. Bir restoranda çalışan
bir kadın müşteriye surat asmak veya tavır koymak hakkına sahip mi? Yaparsa
kapı dışarı değil mi?"
Bursalı'nın soruları ve Yüksel'in yanıtlarından öne çıkanlar
şöyle:
Ben sizin söylediklerinize karşı kendi fikrimi beyan
etmiyorum. Ancak bahsettiğiniz yaşam biçiminde illa ki kadınla erkeğin
evlenmesi ve erkeğin kadına bakması gerekiyor. Belki hayat evlilik imkanı
vermemiş olabilir. Ayrıca evlenmek zorunda da değil. Bu durumda nasıl hayata
tutunacak kadın?
Peki evlenmek mecburiyetinde değil dediniz. Peki, erkek ve
kadın evlenmediği takdirde cinsel ihtiyacını nasıl giderecek? Gayrı meşru
giderecek değil mi?
Elhamdülillah ben Müslümanım. Benim dinim var, kitabım var,
önderim peygamberim var, onun uygulaması var. Ben bunları esas alırım. Neden
esas alırım? O Allahtan gelmiş bir dindir. Beni de yaratan Allah'tır. Benim
yapımı en iyi bilen Allah'tır. Hem fiziki yapımı hem de psikolojik yapımı ruh
halimi en iyi bilen odur. Benim için neyin faydalı neyin zararlı olduğunu ben
değil o bilir. İnsanlar değil o bilir. Peygamberimiz ‘Evleniniz, çoğalınız’
diyor. Evlenmek sadece cinsel zevk için değildir. Aynı zamanda çocukların anası
babası belli meşru bir şekilde çoğalmasını sağlamak içindir. Adam da kadın da
evlenmedi. Birincisi cinsel ihtiyacını nasıl giderecek? İkincisi; piyasayı
piçler ile mi dolduralım? Batı bizi cephede yenemeyince aile yapımızı bozmak
için çabaladı. Biz, ekonomik zaruretler içerisinde kıvranırken her
istediklerini yapar hale getirdiler. Onun için buna isyan ediyoruz. Ve buna dur
diyeceğiz. Bütün gücümüzle dur diyeceğiz. Zannediyorlar ki köpeksiz köy
buldular değneksiz geziyorlar. Yok, öyle yok. Bu işlerin bir hâkimi var, Allah
var. Bu bir imtihandır. Elbette zorluklarımız olacaktır. Zayiatsız savaş
kazanılmaz. Şehitler vereceğiz. Zayiat olacak ama neticede kazanacağız Allah’ın
izni ile.
İktidar olduğunuzda Şer-i hukuk uygulamayı mı vaat ediyorsunuz?
Ben yapabilsem onu canla başla yapmak isterim.
Üç eş konusunda yaptığınız açıklamada şu ifadeleri
kullanıyorsunuz. “Öncelikle bilinmelidir ki hususi hayatımda bilhassa aile
hayatımı ilgilendiren ayrıntılar özel hayatın mahremiyeti kapsamındadır. Yine
bilinmelidir ki 1971’de evlendiğim eşim 2005’te vefat etmiştir. 2006’da
evlendiğim eşimle de 2018 yılında boşanmış durumdayım.” Yaptığınız açıklamada
üç eşim vardı ya da üç eşim yoktu ifadeleri yer almıyor. Açıklamanızdan ilk
eşiniz 2005’te vefat ettikten sonra ikinci kez evlendiğiniz gibi bir anlam
çıkıyor. Ben soru sorduğumda “Üç eşim vardı, birlikte yaşadım” dediniz.
Kamuoyuna neden bu şekilde bir açıklama yapmayı tercih ettiniz?
Ben orada yalan söylemedim. Ama doğruyu da söylemedim. Bana
saldıranların saldırısına cevap olacak bir şey söyledim.
Bunu neden tercih ettiğinizi anlamadım. Açıklamanızı neden o
şekilde yaptınız?
Bunu bir hafta düşünmem lazım doğrusunu söyleyebilmek için. Ben hayatımda üç şeyi prensip edindim. Birincisi Hakk’ın hatrı alidir. Hiçbir hatıra feda edilmez. İkincisi, en iyi hile hilesizliktir. Hile kazanmak için yapılır. Hâlbuki mutlaka hile, yapanın ayağına dolaşır. Üçüncüsü ise 1 yalan 40 doğurur. 40 yalan 40 mahcubiyet getirir. Hiçbir yalan gizli kalmaz. Sen yalanın belli olmasın diye bir yalan daha söylersin. O yalan belli olmasın diye bir yalan daha söylersin. İşin tuhafı hepsi de meydana çıkar. Onun için ben yalan söylemek istemem. Beni de o noktada sıkıştırma.
İlgili Haberler
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü ton balığı markalarında 'yasaklı' madde!
- Demokrat Parti Kurultayı’nda adaylık krizi!
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Diyanet'in rekor ihalesi 'Cengiz'e verildi
- Süleyman Soylu 'tarafını' seçti
- Grip nedeniyle hastaneye gitti, hayatının şokunu yaşadı
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Hangi suçlara tutuklama geleceği belli oldu