Makbule Haşimoğlu'ndan tepki: 'Yaptığınız zulüm yanınıza kalmaz'

28 Şubat davasının soruşturma aşamasında, Nisan 2012’de tutuklanan ve hapishanede rahatsızlandıktan sonra 14 Ağustos 2012’de yaşamını yitiren Albay Mehmet Haşimoğlu’nun eşi Makbule Haşimoğlu eleştirilere tepki gösterdi. 

‘MEZARDAN ÇIKARIRSINIZ’

28 Şubat davası kapsamında müebbet hapis cezasına çarptırılan ve 21 Ağustos 2021’den bu yana cezaevinde tutulan Eski Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir’in sağlık sorunları yüzünden tahliye olmasına başta Şamil Tayyar olmak üzere iktidar kanadından siyasiler kararı eleştirmişti. 28 Şubat davasının soruşturma aşamasında Nisan 2012’de tutuklanan ve hapishanede rahatsızlandıktan sonra 13 Ağustos 2012’de hayatını kaybeden Albay Mehmet Haşimoğlu’nun eşi Makbule Haşimoğlu, konuyla ilgili Cumhuriyet’e konuşarak eleştirilere tepki gösterdi.

Çevik Bir’in, eşinin Genelkurmay’da çalıştığı dönemde komutanı olduğunu belirten Haşimoğlu, “En son geçen yıl eşimin ölüm yıl dönümünde beni arayarak baş sağlığı diledi ve bir hafta sonra cezaevine gönderildi. Cezaevinde Demans hastalığına yakalandı ve hapishanede kendine bakamaz hale geldiği için çıkarıldı” derken, “Ne bitmek bilmez kininiz varmış! Elinizden gelse eşimi de mezardan çıkarıp tekrar hapse sokarsınız. Dilerim Atatürk’ün askerlerine yaptığınız zulüm yanınıza kalmaz” ifadelerini kullandı. 

‘CANIYLA BEDEL ÖDEDİ’

28 Şubat davasının bir intikam alma davası olduğunu söyleyen Haşimoğlu, “28 Şubat davasında asıl amaç TSK’yi itibarsızlaştırmak, halktan koparmaktır. Bu dava, ‘Neden tarikatları kapattınız’, ‘Neden çocukların beyinlerinin yıkanmasına izin vermediniz’, ‘Neden FETÖ’nün askerlerini ordudan attınız’ diyerek geçmişin intikamını alma davasıdır. Ne yazık ki davanın en büyük bedelini eşim genç yaşında canıyla ödedi. Bu zulme ortak olan herkes aynı bedeli ödesin” dedi. 

Yargıtay, 28 Şubat davasında aralarında Çevik Bir ile Çetin Doğan'ın da bulunduğu 14 sanığa verilen müebbet hapis cezalarını onamış, bu kapsamda sanıklar Ahmet Çörekçi, Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Çetin Doğan, Çetin Saner, Çevik Bir, Erol Özkasnak, Fevzi Türkeri, Hakkı Kılınç, İdris Koralp, İlhan Kılıç, Kenan Deniz, Vural Avar ve Yıldırım Türker, olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 147. maddesindeki "Türkiye Cumhuriyeti icra heyeti vekilleri heyetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmek" suçu bakımından "müşterek fail" olarak sorumlu tutulmuştu.

Çevik Bir’in sağlık nedeniyle tahliyesi sonucu Cumhuriyet’e konuşan avukat Ümit Kara, başta Korgeneral Vural Avar olmak üzere içeride sağlık durumu kötü olan birçok askerin olduğuna dikkat çekmişti.

MEHMET HAŞİMOĞLU KİMDİR?

1960 Beyşehir doğumlu Mehmet Haşimoğlu, 1993-1995 yılları arasında henüz yüzbaşıyken tespit ettiği FETÖ’cülerin TSK’den ihraç edilmesinde önemli rol oynadı. 1996-2001 yıllarında Genelkurmay Başkanlığı İç Güvenlik Harekat Daire Başkanlığında görev aldı. 2008 yılında Ege Ordu Denetleme Değerlendirme Başkanlığında göreve başlayan Haşimoğlu, kumpas davalarda hedefe konan subaylardan oldu. Kendisinden önce hedef olan subaylara açıktan destek oldu. 28 Şubat davası kapsamında 25 Nisan 2012’de FETÖ’cü savcı Mustafa Bilgili’nin emriyle askeri lojmandaki evi arandı. Bu işlem yaklaşık 9 saat sürdü. Akşamında tutuklanan Albay Mehmet Haşimoğlu, Mamak Cezavine gönderildi.

“BENİ BURADAN SAĞ ÇIKARMAYACAKLAR”

Bir hafta sonra safrataşı sorunu yaşayan Haşimoğlu ameliyata alındı ancak ameliyattan yalnızca 3 gün sonra tekrar cezaevine yollandı. Yaklaşık iki ay sonra, ameliyat yerinin iltihap kapsamından ötürü tekrar hastaneye kaldırıldı. Ameliyat sırasında yapılan bir hatayla durumu kötüleşti ve yoğun bakıma alındı. Yoğun bakımda kendisini görmek isteyen ailesine, her türlü zorluk çıkarıldı. Ailesiyle yaptığı son görüşmelerin birisinde “Beni buradan sağ çıkarmayacaklar” diyen Haşimoğlu, tahliye edildikten iki gün sonra 14 Ağustos 2012’de, 52 yaşında hayatını kaybetti. Son sözü ise, “Arkadaşlarım içerideyken tahliye olmaktan utanıyorum” oldu.