Küçükçekmece’de 14 yaşındaki Selim Attal 500 TL için yaşamını yitirdi

Pedagog Elanur Buğçe Oral, “Özellikle 15 yaşından küçük çocuklara hiçbir şiddet olayı izletilmemeli. Sosyal anksiyete ve kaygının arttığı bir toplumda, yetişkinler korku ve kaygı duygularını yönetemezken, bir çocuktan bu duyguları yönetebilme donanımına sahip olmasını bekleyemeyiz. Eğer çocuklarımız şiddet haberlerine maruz kaldılarsa, onlara durumu en sade şekilde ifade edip rahatlatmamız gerekiyor” diye konuştu. Oral, “Ailelerin tek başına yeterli olmayabileceğine işaretle okul ve uzman desteğinin önemine” dikkat çekti.

Küçükçekmece’de 14 yaşındaki Selim Attal 500 TL için yaşamını yitirdi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 20.11.2024 - 04:00

İstanbul Küçükçekmece’de alacak verecek kavgasında 14 yaşındaki çocuk yaşamını yitirirken, 17 yaşındaki çocuk yaralandı. İddiaya göre önceki gün Ali isimli kişi 500 liralık alacağını tahsil etmek için borçlularının yanına giderken Suriye uyruklu Selim Attal (14), abisi Ahmet Attal ve Samet isimli arkadaşlarını yanına çağırdı. Taraflar arasında çıkan tartışma bıçaklı kavgaya dönüşünce borçlu olan kişi aracında sakladığı silahı çıkartarak peş peşe ateş etmeye başladı. Selim Attal ağır yaralanırken şüpheli kaçmaya çalışan Samet isimli kişiyi de ayağından vurdu. Selim Attal hastanede yaşamını yitirdi. Kaçan üç şüpheliden birinin yakalandığı öğrenildi.

Şiddet olaylarındaki artışa ilişkin avukat ve sosyologlarla konuştuk. Sosyolog Doç. Dr. Ercan Geçgin, “Adalet Bakanlığı’istatistiklerine göre 2023’te ceza infaz kurumlarına hükümlü olarak girenlerin en çok işlediği suçlara baktığımızda ilk sırada hırsızlık görülüyor, ikinci sırada kasten yaralama. Kasten yaralamada silah kullanımı çok baskın oluyor. Bunlar tabii ki hükümlü olarak girenler, polise intikal edenleri daha sonra savcılık düzeyinde bırakılanları bilmiyoruz. Türkiye’de yaygın şiddetin göstergelerinden bir tanesi bu” dedi. Geçgin, “Çocukların buna ilgi göstermesinin arka planında sosyal medyanın film, dizi gibi alanlarının da etkisi var. Orayı rol model olarak alabiliyor. Şiddet gösteriş şekli olarak çocuklar nezdinde kullanılabiliyor. Sosyal çevre ve yaşanılan muhit de bu tür davranışlara ortam hazırlayabiliyor. Ortam öğretici oluyor ve pekiştireç görevi görüyor” ifadelerini kullandı.

Çocuk hakları üzerine çalışan avukat Kardelen Ateşci ise şöyle konuştu:  “Küçükçekmece’de yaşanan olay, Türkiye’nin Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’den doğan sorumluluklarını tekrar hatırlatıyor. Bununla birlikte, çocukların silahlara kolayca erişebilmesi hem güvenlik zafiyetini hem ciddi ihmal ve istismarı gözler önüne seriyor. Çocukların silahlarla temas etmesi ve şiddet olaylarının öznesi haline gelmesi bu sözleşmedeki sorumlulukların tam anlamıyla yerine getirilmediğini gösteriyor. Ruhsatsız silahların denetlenmesi, ilah ticaretinin önlenmesi ve silahların evlerde güvenli bir şekilde saklanması konusunda ciddi adımlar atılmalı. Medya ve dijital platformlarda şiddeti teşvik eden içeriklere karşı sıkı düzenlemeler getirilmeli. Çocuğun suça sürüklenmesi durumunda, Çocuk Koruma Kanunu’nda yer alan tedbirler uygulanmalı, topluma kazandırılması sağlanmalıdır.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler