Karasu’nun, Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği önergede çarpıcı iddialar: Konukevinde ‘film’ gibi soygun!

Karasu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, Atatürk Havaalanı kapatıldıktan sonra hizmet vermeye devam Atatürk Devlet Konukevi’nde yaşanan kablo hırsızlığına dikkat çekti. Karasu, “Yangın hidroforlarına giden tonlarca kablonun, havalimanını film platosu olarak kullananların yüksek tonajlı araçlarıyla güvenlik kameralarının “off” durumuna getirilerek, hatta alandaki bazı kameraların da bu yöntemle çalınarak hiç kimseye görünmeden, gizlice dışarıya çıkılmasının sağlandığı ve soygunun böylece gerçekleştirildiği öne sürülmektedir” dedi. 

ORGANİZE İŞLER

Hırsızlık vakalarının, daha önce Atatürk Havaalanı’nda başmüdür yardımcılığı görevinde de bulunan bir kişinin de aralarında bulunduğu bazı personel tarafından “organize” olarak gerçekleştirildiğinin öne sürüldüğüne işaret eden Karasu, bakana şu soruları yöneltti: 

“Devlet Konukevi’nin de içinde olduğu Atatürk Havaalanı’nda son bir yıl içinde kaç hırsızlık vakası meydana gelmiştir ? Çalınan alet, teçhizat vs. ve mali değeri nedir ? Atatürk Havaalanı, film seti veya platosu olarak kullanılmakta mıdır ? Kullanılıyor ise yasal dayanağı nedir ? Havaalanının set/plato olarak kullanılmasından herhangi bir ücret alınmakta mıdır ? Alınıyorsa saatlik, günlük, haftalık, aylık olarak mı belirlenmektedir ? Bu gelir nerede toplanmakta, nerede harcanmaktadır? Son bir yıl içinde toplanan gelir nedir? Film çekimlerinde 1 haftalık çekimin, faturalarda 1 gün olarak gösterildiği aradaki farkın kişilerce paylaştırıldığı doğru mudur ? Faturalar kim ya da kimler tarafından incelenmektedir ? Bu tür usulsüzlük saptanmış mıdır ? Saptanmış ise yaptırımı ne olmuştur ? Hırsızlık olaylarını bilen ve uyaran personelin sürekli şantaj ve tehdit edildiği iddiası doğru mudur ?”

YENİ BİLGİLER GELDİ

CHP’li Karasu, kablo hırsızlığı vakasını TBMM gündemine getirdiğini, hafta sonu kendisine yeni bilgiler ulaştığını söyledi. Atatürk Havaalanı’nda “film gibi” soygunlar yaşandığına işaret eden Karasu, şöyle devam etti:

“Havaalanı film platosu olarak kullandırılıyor. Film çeken ekiplerin kullandıkları alet ve ekipmanı taşıyan yüksek tonajlı TIR’lar vs. de havaalanına sokuluyor. Ancak bu araçlar, içerdeki ‘organize’ bir ekip tarafından gerektiği gibi denetlenmiyor. Hatta hırsızlığa göz yumulması  için, güvenlik kameraları ‘off’ durumuna getiriliyor. Yani bu araçlara içeriden yükleme yapılıyor ve böylece kablolar dışarı çıkarılıyor. Sadece kablolar da değil, daha önce güvenlik kameraları da buradan çalınmış durumda. Böyle rezalet olmaz.”

‘FİLM ÇEKER GİBİ SOYULDU’

Karasu, havaalanının adeta “film çeker gibi” soyulduğunu söyledi. “Atatürk Havaalanı’ndan çalınan her vidanın hesabını soracağız. Yarın, öbür gün; buradan çalınan aletleri, teçhizatları Şam Havaalanı’nı ayağa kaldırmak için gönderdik derlerse ve Atatürk Havaalanı’ndaki soygunlar için bu kılıf olursa şaşırmayın. Takipçisi olmayı sürdüreceğim” değerlendirmesini yaptı.