JANDARMA CEMAAT VE TARİKAT YUVASI HALİNE GELDİ! MURAT BAKAN'DAN, CUMHURİYET'E ÖZEL AÇIKLAMA
Narin Güran cinayetinin sır perdesi henüz aralanmadı. Katilin ya da katillerin neden hala ortaya çıkmadığı, soruşturmanın neden yavaş ilerlediği ile çok çarpıcı bir iddia Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan'dan geldi.

Narin Güran’ın cansız bedeninin bulunmasının ardından, bölgede etkili güç olan jandarmanın arama, kurtarma ve suçluları yakalama konusunda neden yetersiz kaldığı tartışılıyor. İçişlerine bağlı en küçük kolluk kuvveti olan jandarma hem yerel halkı yakından tanıması hem de bölgeye en hızlı ve en yetkili şekilde müdahale edebilecek olmasına rağmen neden yavaş kaldığı ve detaylı bir soruşturma yürütemediği kamuoyunun gündeminde. Konuya ilişkin konuştuğumuz CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, jandarmanın nasıl işlevsiz hale geldiğini ve neden bölgede yetersiz kaldığını, Cumhuriyet’e açıkladı.
JANDARMADA TARİKAT VE CEMAAT ETKİSİ
Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada İçişleri Bakanlığının en küçük biriminin jandarma karakolları olduğuna dikkat çeken Bakan, Ali Yerlikaya'nın bakanlığı süresince jandarmanın siyasallaştığını ve tarikat referanslı bir hale geldiğini belirtti. Sorumlunun İçişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya olduğunu söyledi. Emniyet içinde bulunan Erzincan Refahiye grubunun, sayıları az olmasına rağmen Emniyet Müdürü Daire Başkanı Başkanı seviyesinde olduğunu ve bu tarz grupların yönetimde çok güçlü olduğuna dikkat çekti.
Engin Dinç üzerinden örnek veren Murat Bakan, "15 Temmuz'da daire başkanıydı. Darbeden haberdar haberdar olamadıysa nasıl olamadı? Kendisine bu konuyla ilgili on beş soru sordum, ona da cevap vermedi. Nur cemaatine mensup olduğu iddia ediliyor. Fetö ile ilişkileriyle ilgili de kendisine soru sordum. Hala görevde" açıklamasında bulundu.
'LİYAKAT DEĞİL SADAKAT VE TARİKAT ÖNE GEÇİYOR'
Ali Yerlikaya'nın İçişleri Bakanlığına atanması ile birlikte, jandarmanın siyasallaştığını ve AKP'nin İlçe Başkanlığının talimatlarıyla hareket eder noktaya gelmesine dikkat çeken Murat Bakan, "Cemaat ve tarikat mensubiyetinde olan insanlar, jandarma içinde çok hızlı bir şekilde terfi aldılar. Şu an Jandarma Genel Komutanı olan Ali Çardakçı'nın menzil cemaatine mensubuyeti ile ilgili iddialar yıllardır sürüyor. Bu iddialar Genel Komutan Yardımcısı iken de vardı. Türkiye'de geçmişte olmayan bir şekilde, Jandarma Genel Komutanlığında iki tane Orgeneral vardı. Birisi Genel Komutan Arif Çetin diğeriyse yardımcısı Ali Çardakçı'ydı. Ali Çardakçı'yı terfi ettirdiler. Çardakçı kendisi ile ilgili, menzil ile ilgili iddiaları hiçbir zaman reddetmedi. Bizim kulağımıza da reddettiğine dair bir şey gelmedi. Jandarmanın içine baktığımızda inanılmaz bir tarikat ve cemaat etkisi olduğunu görüyoruz. Farklı isimlerde tarikatlar jandarma içinde etkili. Bu da şu demek, liyakatli ve en nitelikli personel değil; siyasi iktidara en yakın ve cemaat referansı en güçlü olanlar öne geçiyor" dedi.
'SOYLU GİTTİKTEN SONRA BİR TEMİZLİK OPERASYONU BAŞLADI'
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun görevden alınmasının ardından bir temizlik süreci başladığını ve sonraki dönemde seküler müdürlerin de görevden alındığını belirten Bakan, Emniyet Müdürü seviyesinde, etkin görev alan kişilerinde Soylu paketine sokularak görevden alındığını ifade etti.
"Süleyman Soylu döneminde, kriminal isimlerle görüşmeler yaptığını biliyoruz ama seküler ve alevi müdürler de vardı. Soylu gittikten sonra tarikat ve cemaat yapılanmaları çok daha güçlü hale geldi. Emniyet içinde özellikle. Ben Soylu ile çok kavga ettim, çok eleştirdim ancak Ali Yerlikaya geldikten sonra hem emniyetin içerisinde hem de jandarmanın içerisinde cemaat yapılanması daha güçlü bir şekilde devam etti".
JANDARMA TEKNİK ALANDA ZAYIFLATILDI
Jandarmanın, İçişleri Bakanlığına bağlanmasının ardından teknik, teknolojik ve personel anlamında diğer kolluk kuvvetlerine göre yetersiz kaldığını belirten Bakan, yeterlilik olsaydı bu sır perdesinin çapraz sorguyla derinlemesine ve detaylı araştırılması, teknik takip yapılması, HTS kayıtları ve baz istasyonlarının dinlenmesi gibi unsurlar ile cinayete ilişkin soruların daha önce çözülebileceğini dile getirdi.
BU KADAR GEÇ KALINMASA NE OLURDU?
Konuya ilişkin görüş aldığımız Adli Tıp Uzmanı Halis Dokgöz, arama çalışmalarında geçen 19 günlük sürenin oldukça uzun olduğunu ve otopsi sürecini olumsuz etkilediğini belirtti.
"Erken müdahale edilseydi bugün çok başka şeyler konuşuyor olurduk. Bu tür olaylarda yani kapalı toplumsal, kültürer kodlara sahip yapılarda gerçekleşen bu tür eylemlerde biz genellikle aile merkezinden şüpheleniriz. Çünkü çocuk aile ve tanıdıklarına güvenir. Bilmedikleri insanlardan uzak durur. O nedenle bu tür eylemlerde biz merkeze aileyi alarak araştırma ve soruşturma yaparız. Eğer hızlı hareket edilseydi, örneğin abi üzerindeki ısırık izleri birkaç gün sonra değil, ilk gün adli muayenede çok net bir şekilde ortaya çıkardı. Oradan alınan sürüntü örneğiyle kimin ısırdığını biz çok rahat söylerdik. Yine bir cinsel istismar varlığı, yokluğu açısından da bu değerlendirme çok önemli olurdu. Olay büyük bir ölçüde çözüme kavuşurdu" dedi.
NARİN İÇİN DEDEKTİF BÖCEKLER DEVREYE GİRDİ
Adli Tıp Kurumunun, nadiren kullandığı Adli Entomoloji yani böcek ve sinek bilimi Narin Güran için devrede. Adli bir olay olmuşsa ve ölüm gerçekleşmişse, olay yerine herkesten önce oradaki böcek ve sinekler gider. Böcekler orada yumurtalarını bırakırlar. Özellikle cesedin burun, ağız ya da vücutta kesik açılmış yerler varsa o bölgelere yumurtalar bırakırlar. O yumurtalar zamanla larvaya ve pupaya dönüşür. Buradan yola çıkarak kişinin ne zaman öldüğü ve nasıl öldüğüne dair ipucu verir. Oldukça kapsamlı bir bilim dalı olan ve bu soruşturmada kullanılacak bu yöntemin, sır perdesini aralaması ve gerçeği ortaya çıkartması bekleniyor.

En Çok Okunan Haberler
-
AKP'nin 'iki kayyum' planı nasıl bozuldu?
-
Berkay Gezgin hakkında yeni gelişme
-
'Espressolab' videosu sonrası Varank'a soruşturma
-
Evren Devrim Zelyut hayatını kaybetti
-
Altında rekor üstüne rekor: O seviyeyi aştı!
-
Macron'dan 'Ekrem İmamoğlu' açıklaması
-
Devlet Bahçeli'den flaş 'İBB' açıklaması
-
ABD'den flaş 'Ekrem İmamoğlu' çıkışı
-
Türkiye İş Bankası'ndan açıklama yapıldı
-
AKP'li Hasan Kaçan'dan Pikachu'ya tepki!