İzmir'de 'okul müdürü, öğretmeni darp etti' iddiası: 'Derhal soruşturma başlatılmalı, görevden el çektirilmeli'

İzmir'de eğitim sendikaları, Hüsnü Bornovalı Ortaokulu’nun müdürü Meral Yılmaz'ın öğretmen Suzan Karabağ Toptaş'ı darp ettiği iddiasıyla okul önünde ortak basın açıklaması yaptı.

İzmir'de 'okul müdürü, öğretmeni darp etti' iddiası: 'Derhal soruşturma başlatılmalı, görevden el çektirilmeli'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 11.06.2022 - 10:53

Olay, geçen salı günü öğlen saatlerinde İzmir'in Bornova ilçesindeki Doğanlar Hüsnü Bornovalı Ortaokulu'nda meydana geldi. İddiaya göre; okul müdürü Meral Yılmaz, bir öğretmenin doğum günü kutlaması için kendisinden habersiz alınan pasta nedeniyle öğretmen Suzan Karabağ Toptaş ile sözlü tartışma yaşadı. Okuldaki hizmetlinin kendisini "kötü davrandığı" gerekçesiyle CİMER'e şikayet etmesinin sorumlusu olarak da Suzan Toptaş'ı gördüğü iddia edilen Meral Yılmaz, tüm öğretmenleri toplantıya çağırdı.

Toplantıda yaşanan tartışma sonucu Meral Yılmaz'ın, "Susacaksınız" diyerek Suzan Karabağ Toptaş'ın ağzını kapatıp sarstığı öne sürüldü.

Toptaş, olaydan bir gün savcılığa suç duyurusunda bulurken Eğitim İş İzmir 2 No'lu Şube, Eğitim Sen İzmir 4 No'lu Şube ve Türk Eğitim-Sen 2 No'lu Şube yöneticileri, bugün okul önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Öğrencileri de açıklamaya katılarak Suzan Karabağ Toptaş'a destek verdi.

"BASKIYLA OKUL YÖNETİLMEZ"

Sendikalar adına açıklamayı yapan Eğitim-İş İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Ahmet Cangı, şunları söyledi:

"Maalesef ki Meral Yılmaz vakası bu okulda ilk değil. Daha önce de defaten şikayet konusu olmuş, uyarılmış, yetkili birimlere iletilmiş. Ancak görülüyor ki bir sonuç alınamamış. Meral Yılmaz vakası, ülkemizde bir yığın örneği olan ehliyetsiz, liyakatsiz atama örneğinin en somut halidir. Okulda arkadaşlarına ve çalışanlarına karşı tepeden bakan, ‘ben ne dersem o’ mantığıyla hareket eden ve nobran tavırları ile ülkemizdeki yönetici profilini tam olarak yansıtan bir vakadır. Meral Yılmaz gibi idarecilerin bu üslubu nerden öğrendiklerini gayet iyi biliyoruz. Öğretmene parmak sallanmaz, öğretmenin kolu sıkılmaz, öğretmenin ağzı kapatılamaz. Baskıyla, zorla okul yönetilemez. "

"GÖREVDEN EL ÇEKTİRİLMELİDİR"

Okullardaki şiddeti ve eğitim emekçilerine yönelik saldırıları önleyecek olan Milli Eğitim Bakanlığı ve yereldeki yetkilileri neden sessiz kalmaktadırlar? Buradan Milli Eğitim Bakanlığı’na ve yetkililere tekrar sesleniyoruz: Aynı işi yapan öğretmenleri bölen, ayrıştıran ve yaşanan şiddeti ve itibarsızlaştırmayı artırma olasılığı bulunan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu derhal geri çekin. Öğretmenlik meslek onuruna yakışan çalışma koşullarını yaratın. İdareci atamalarını liyakate uygun yapın. Bizler darp edilen, mobbinge uğrayan bütün meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu buradan tekrar söylüyoruz. Yetkilerce derhal inceleme/soruşturma başlatılmalı ve soruşturma sonuçlanana kadar okul müdürü Meral Yılmaz görevden el çektirilmelidir. Yoksa iş yerinde bozulan huzur yerine gelmeyecek, çalışma barışı onarılamaz hale gelecektir.

“YETKİLİLER DE SORUMLU"

Eğitim-Sen İzmir 4 No’lu Şubesi Örgütlenme Sekreteri İsmail Akyol, okul müdürüyle ilgili daha önce yetkilileri uyardıklarını belirterek şöyle konuştu:

"Bu olayın buraya geleceği belliydi. Bu okul müdürünün okul yönetme becerisinin gerçekten çok zayıf olduğunu yetkililere bildirmiştik. Olayın sorumlusu okul müdürü ise diğer bir sorumlusu da bugüne kadar hiçbir şey yapmayan yetkililerdir. Şimdi bu okul müdürümüzün bu okulda müdürlük yapma yeterliliği ortadan kalmıştır. Meşruluğunu kaybetmiştir. Bu öğrencilere, bu öğretmenlere artık müdürlük yapamaz. Bizim yetkililerden acil talebimiz, okul müdürünün hemen en azından soruşturma sonlanana kadar görev yerinin değiştirilmesi. Okul müdür yardımcısı arkadaşımızın da pazartesi gününden itibaren kendi okulunda başlamasıdır.”

“OKUL MÜDÜRÜ KENDİNİ KABUL ETTİREMEMİŞTİR”

Türk Eğitim-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı İrfan Toksoy ise şunları söyledi:

“Bornova’da uzun yıllar okul müdürlüğü yapmış bir sendikacı olarak şunu ifade etmek istiyorum. Okul müdürü, okulda çalışanların hamisidir, abisidir, ablasıdır. Onları dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı koruyup adalet dağıtmakla hükümlüdür. Okul müdürlüğü zaten zor iştir fakat bu okul müdürümüz, kendisini buradaki çalışanlara ve hizmet verdiği öğrencilere, velilere kabul ettirememiştir. Dolayısıyla devletimiz aciz değildir. Bu şekilde kabul görmeyen bir idareciyi ısrarla burada tutmanın hiçbir kimseye ve eğitime faydası olmayacaktır. Onun için en kısa sürede gereği yapılmalıdır.”


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler