Işık Kansu yazdı: Yeni sistemin adını kaçıncı cumhuriyet koyacaklar?
Gazetemiz yazarı Işık Kansu, 6 muhalefet partisinin imzaladığı mutabakat metninde 1921 dışında yapılan anayasaların "dar kalıplı" olduğu eleştirisinde bulunulmasına tepki gösterdi.
Gazetemiz yazarı Işık Kansu, bugünkü "Yeni dönem açılıyor" başlıklı yazısında 6 muhalefet partisinin birlikte hazırlayıp kamuoyu ile paylaştığı ortak mutabakat metnine dair bir yazı kaleme aldı.
6 parti liderinin birlikte medya mensuplarının karşısına çıkarak ayrıntılarını paylaştığı ortak mutabakat metninde 1921 Anayasası'nın kısmen de olsa "kapsayıcı" olduğuna değinilmiş, 1928, 1937 ve 1961 yıllarındaki anayasaların ise "dar bir kalıba girdiği" değerlendirmesi yapılmıştı.
Kansu, 6 muhalefet partisinin ortak mutabakat metnine bu yaklaşımdan dolayı tepki gösterdi. 1928’de anayasadan "Türkiye devletinin dini İslamdır” hükmünün çıkarıldığını, 1937’de de anayasaya laiklik ilkesinin girdiğini hatırlatan Kansu, "Daralma dedikleri bu mu" diye sordu.
İşte yazının ilgili bölümü:
"1921 Anayasası’nın “kısmen” kapsayıcılığının ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin sonraki anayasalarının tümü “daha dar kalıplara girmiş”.
'Dar Kalıp' ara başlığıyla değindiği ortak mutabakat metninde kullanılan ifadeleri eleştirdi.
Altı partinin liderlerinin imzaladığı ortak bildirgeye göre, 1921 Anayasası’nın “kısmen” kapsayıcılığının ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin sonraki anayasalarının tümü “daha dar kalıplara girmiş”.
Dar kalıptan kasıt ne?
Örneğin, 1928’de bir anayasa değişikliği yapılmış, “Türkiye devletinin dini İslamdır” hükmü çıkarılmış. Daralma dedikleri bu mu?
Bir değişiklik de 1937’de olmuş. Anayasaya altı okla birlikte laiklik girmiş. Daralma bu mu?
Bildirgeye göre, Türkiye’nin en demokratik ve özgürlükçü anayasası olarak kabul ettiğimiz 1961 Anayasası da “vesayetçi” ve darbe ürünüymüş!
Bu anlayışa bakarsanız, 1961 Anayasası ile kurulan Milli Güvenlik Kurulu, planlama örgütü, hatta kimi partileri kapatması nedeniyle bildirgede eleştirilen Anayasa Mahkemesi de vesayet kurumu oluyor...
Altı partinin bildirgesinde hedef belirlenmiş:
“Bizler geçmişin dar kalıplarını reddediyoruz.”
“Geçmişe geri dönmüyor”larmış, “yeni bir sisteme geçiyorlar”mış?
Yeni sistemin adını kaçıncı cumhuriyet koyacaklar merakla bekliyoruz..
LAİKLİK GÜVENCESİ
Altı partinin bildirgesinde “laiklik” tek bir yerde geçiyor: Din ve vicdan özgürlüğünün güvencesi olarak...
İnsanlığın uygarlık yönünde verdiği ve yüzyıllar süren acılı mücadeleler sonucu vardığı aydınlanmanın ürünü olan laiklik, kamusal yaşamın da akılcı eğitimin de bilimin de hukukun da demokratik devletin de demokrasinin de özetle çağdaşlaşmanın güvencesi ve temelidir.
Dar kalıplara sokulamaz.."
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- 2 kişiyi öldüren Servet Bozkurt yakalandı!