DEM Parti'den Diyarbakır ve Mardin yangınları için çağrı: 'Acilen afet bölgesi ilan edilmeli'

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları, Diyarbakır ve Mardin arasında çıkan yangın bölgesinde yaptığı açıklamada, bölgenin afet bölgesi ilan edilmesi çağrıda bulundu.

DEM Parti'den Diyarbakır ve Mardin yangınları için çağrı: 'Acilen afet bölgesi ilan edilmeli'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 22.06.2024 - 16:48

DEM Partisi Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları, beraberindeki Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ayşe Serra Bucak Küçük, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk, DEM Parti milletvekilleri ve çok sayıda belediye başkanıyla birlikte önceki gün Diyarbakır ve Mardin arasında çıkan yangın bölgesinde incelemede bulunarak, hayatını kaybedenlerin ailelerine taziye ziyaretinde bulundu.

Mardin’in Mazıdağı ilçesine bağlı kırsal Yücebağ Mahallesi’ndeki taziye ziyaretinin ardından açıklama yapan DEM Parti Eş Genel Başkanları, bölgenin afet bölgesi ilan edilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: 

“Buranın acilen afet bölgesi ilan edilmesi ve afet bölgesinin gerektirdiği şekilde burada halkımızın yaşadığı mağduriyetin giderilmesi birinci hedef olarak belirlenmelidir. Evet canlarımız gitti, yiten canlarımızın ailelerinin acılarını gücümüz yettiğince paylaşmaya çalışıyoruz. Toplumsal dayanışmayla, kenetlenerek, bizleri doğal afetlerde ölüme terk eden sisteme karşı daha çok dayanışarak ancak bu acıları hafifletebiliriz. Bugün DEDAŞ bunun birinci sorumlularındandır. Kentlerimizdeki kent koruma oluşumlarının, ekoloji platformlarının yaptığı çalışmalar ve kesin olmayan raporlar 55 bin dekarlık alanın yandığını ve bunun 22-23 bin dekarlık alanının da ekili arazi olduğunu gösteriyor. Aynı raporlara ve yine görgü tanıklıklarının tanıklıklarına göre, yangın valiliğin ya da resmi temsilcilerin dediği gibi anız yakmadan değil elektrik tellerindeki arızalardan kaynaklanmıştır. Bu iddialar önemlidir, görgü tanıklıklarının tanıklıkları önemlidir. Yargı, görgü tanıklarını dinlemek zorundadır. Yerel ve ekoloji platformlarının hazırladığı ve daha sonra kesin olarak sunacağı raporlar bilirkişi olarak kabul edilmelidir. Bunlar önemlidir ve yargı bunu dikkate almalıdır. Yargıda gerçekten hakka, hukuka, adalete ve görgü tanıklarının gerçek tanıklıklarına göre verilecek ceza ile ailelerin ve halkımızın yüreği bir nebzede olsa soğutulur. Bugün Türkiye’nin en çok gündemde olan elektrik şirketi DEDAŞ’tır. Parlamentodaki kayıtlara baktığımızda, en fazla soru ve araştırma önergesi DEDAŞ hakkında verilmiştir. Çünkü DEDAŞ zaman zaman elektrikleri keserek halkımıza zarar vermiştir. Elektrik tellerinin tam 37 yıldır bu bölgede bakımları yapılmamıştır. Arkamızda bulunan şu incecik tahta direkler üzerine çekilmiş elektrik hatlarının bakımsızlığından bu yangınların yaşandığı aşikardır. Burada ikinci en acil talep, bu yangın silsilelerini durmak için en acil talep DEDAŞ’ın acilen bölgedeki bütün elektrik şebekesini bakım ve onarımdan geçirmesidir. Çağımıza uygun teknolojik altyapıya göre yeniden yapılandırılmalıdır. DEDAŞ bu görevi yapmadığı sürece de bundan sonra çıkacak herhangi bir yangından sonra çiftçilerimizin ve emekçilerimizin yaşayacağı zararın birinci dereceden sorumlusu olacaktır.”


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon