CHP'li Özgür Özel'den AKP'li Bülent Turan'a: Bu bir zavallılık işaretidir

HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in milletvekilliği TBMM Genel Kurulu’nun altı birleşimine özürsüz veya izinsiz katılmaması sebebiyle yapılan oylama sonucu düşürüldü. AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan, CHP Grubu'nu Güzel’in milletvekilliğinin düşürülmesi oylamasına “üç kişi katılmakla” suçladı.  

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis'te muhalefet kulisinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

"MAHKEME YERİNE GEÇİP BİR KİŞİYE ÖZEL YOKLAMALAR ALARAK ONUN MİLLETVEKİLLİĞİNİ DÜŞÜRMEK NEYİN NESİDİR BİZ ONU ANLAMADIK"

Özel, ret oyu kullanmalarını şöyle açıkladı: 

"Üzülerek söyleyeyim ki bu AKP’de bir alışkanlık haline geldi. Çok somut konularda bile yalan bitmeden doğru konuşmuyorlar. Mesela içeride 3 milletvekili vardı diyor. Bir yerde bağırdı. Ben de dedim ki ‘Birçok arkadaşımız oy kullandı ve sonra salondan ayrıldılar. Burada 3 milletvekili oturuyor diye oylamanın sonunda sen 3 kişiyle oy kullandığımızı nereden çıkardın?’ O diyor ki ‘İşte milletvekilleriniz HDP ile dayanışmak için mi’ falan… Oysaki bilmediği şu biz zaten bu oylamada şu tavır içinde olduk. Ret oyu kullandık. CHP, Semra Güzel’in dokunulmazlığının kaldırılmasına, Semra Güzel’in içinde bulunduğu fotoğraf karesinden dolayısı, bir terör örgütü mensubu ile çekinmiş olduğu fotoğraftan dolayı, bir kamp ziyaretinden dolayı bunun dokunulmazlığının kaldırılması gerektiğini savunmuş, o yönde oy kullanmıştık. Ama bugünkü oylama milletvekilliğinin devamsızlıktan dolayı düşürülmesi oylaması. Oysaki Semra Güzel yargı önünde ve mahkeme bir karar verecek. Mahkeme kararını vermeden, mahkeme yerine geçip bir kişiye özel yoklamalar alarak onun milletvekilliğini düşürmek neyin nesidir biz onu anlamadık.

"BİNALI YILDIRIM, MECLİS'E UĞRAMADI, KAPISININ KENARINDAN GEÇMEDİ"

Örneğin sayın Binali Yıldırım, Meclis Başkanlığı’nı bırakıp yoklamadan muaf olacağı Genel Başkanvekilliği görevine kadar geçen sürede Meclis’e uğramadı. Meclis’in kapısının kenarından geçmedi. Birçok böyle milletvekili var. Pandemi döneminde yoklama alınmadı zaten. Ondan böyle bir süreçte kişiye özel uygulama mahkemenin yerine geçmektir. İlkesel bir tutum içindeyiz. Bülent Turan oradan öyle böyle konuşuyor. Yalana ne gerek var. Hepinizin bildiği bir gerçeği yalanla çarptırmaya ne gerek var. CHP kendi tutumunu da savunabilir, anlatabilir. Zaten Bülent Turan’ın sandığını gibi sanki biz evet oyu verecekmişiz de onlarla birlikte milletvekillerimiz çıkmış. Zaten hayır oyu verdik. Biz böyle kumpas oylamalara, yoklamalara karşıyız.

"TUMA ÇELİK... HDP DE DOKUNULMAZLIĞININ KALDIRILMASINA OY VERDİ"

Bir örnek ile son sözümüzü söyleyelim. Örneğin Tuma Çelik… HDP milletvekiliydi. Cinsel saldırı ile suçlandı. HDP de dokunulmazlığının kaldırılmasına oy verdi. Sonra gitti mahkemede yargılandı. Haklı çıktı geri geldi. Biz o arada efendim Meclis’te böyle bir suçla suçlanan kişiyi Meclis’in milletvekili listesinde yer almasın diye düşünerek kaldırsaydık, kendisi yoklama ile düşürseydik bugün ne olacaktı? Mahkemede yargılanmış ve suçsuzluğu ispatlanmış birisi. Bizim yanlışımızdan dolayı milletvekilliğinden düşecekti. Bunları hesap ederek doğrusu yaptık.

"SAHTEKARLIKLA İKTİDARDA KALACAĞINI DÜŞÜNÜYORSA BU BİR ZAVALLILIK İŞARETİDİR"

Bülent Turan buradan başka bir şey çıkarmaya çalışıyor ama Bülent Turan’a buradan bir şey çıkmaz. Bülent Turan’a şunu söylemek lazım. Bizi yenecekseniz, bizi sözle yenerek yenmelisiniz. Bize böyle salonda 3 kişiydiler, onlar kaçtı, bunlar kaçtı… Bülent Turan, hiç böyle yalanlara gerek yok. Siz böyle yalanla iktidarda kalacaksanız yalanla değil, doğrulukla, dürüstlükle, milleti ikna ederek iktidara gelinebilir; iktidarda da o şekilde kalınabilir. Sahtekarlıkla iktidarda kalacağını düşünüyorsa bu bir zavallılık işaretidir."