Baltacı, Bakan Yanık'a sordu: Aile ve Sosyal Hizmetler Kastamonu İl Müdürlüğü’nde uyuşturucu skandalı
CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Aile ve Sosyal Hizmetler Kastamonu İl Müdürlüğü’ndeki uyuşturucu skandalını yeniden Meclis gündemine taşıdı. Baltacı, aracında 594 tane uyuşturucu ilaç bulunduğu belirtilen İl Müdürlüğü personeliyle ilgili Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'a seslenerek "Sayın Bakan, kendi il müdürlüğünde çalışan memurları uyuşturucudan koruyamamışken bu ülkenin gençlerini uyuşturucudan nasıl koruyacak" dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi Üyesi ve Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Aile ve Sosyal Hizmetler Kastamonu İl Müdürlüğü’ndeki uyuşturucu skandalını bir kez daha Meclis’te gündeme getirdi.
Malatya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nde de aynı olayın yaşanmış olmasına dikkat çeken Milletvekili Hasan Baltacı, her iki olayın derinlemesine araştırılması ve aydınlatılması gerektiğini vurguladı.
27 Ekim’de Meclis’te gerçekleştirdiği açıklamada, emniyet güçlerince 24 Mart 2021 tarihinde düzenlenen operasyonda, bir dönem Aile ve Sosyal Hizmetler Kastamonu İl Müdürlüğü’nde makam şoförlüğü de yapan bir kişinin, özel şahsi aracında 594 adet uyuşturucu ilaçla yakalanmasına rağmen halen il müdürlüğündeki görevine devam ettirilmesine tepki gösteren Milletvekili Hasan Baltacı, 27 Ekim’de görevden alınan ve ardından savcılık talimatıyla tutuklanan bu şahsı 7 ay 7 gün boyunca kimlerin koruyup kolladığının ortaya çıkarılması, muhakkik raporunun bakanlığa 27 Ekim’e kadar gönderilmemesinde kimlerin sorumluluğunun olduğunun tespit edilmesi gerektiğini bir kez daha vurguladı.
İl müdürlüklerinde uyuşturucu skandalları yaşanmasına engel olamayan bir bakanlığın ülkenin gençlerini uyuşturucudan nasıl koruyacağını merak ettiğini belirten Milletvekili Hasan Baltacı, şu ifadeleri kullandı:
“BU KONUNUN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM": Dün bu kürsüde bahsedildi, ben de tekrar bahsetmek istiyorum, bu konunun da peşini bırakmayacağımı peşin peşin söylüyorum: Türkiye bir uyuşturucu trafiğinin merkezi olmaya doğru hızla ilerliyor. Bunu nereden anlıyoruz? Son on yılda Türkiye'de uyuşturucu kullanım oranı yüzde 189 oranında artmış. Tabii bu, tespit edilebilen rakamlara göre yapılan bir oranlama. Tespit edilemeyenleri de hesaba katarsak Türkiye'de uyuşturucu kullanımı hızla artıyor. Bundan yirmi iki gün önce, 27 Ekim günü yine bu çatı altında Kastamonu'da yaşanan bir vakadan bahsetmiştim. 27 Ekim günü Kastamonu'da Aile, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde elektrik teknisyeni olarak, bir gazi yakını olduğu gerekçesiyle işe alınan 22-23 yaşlarındaki bir kişinin, 24 Mart 2021 tarihinde Emniyetin yaptığı operasyon sonucunda kendi özel aracında 594 tane uyuşturucunun yakalanmasıyla ilgili bir konuşma yapmıştım. Bu konuşmada şunu söylemiştim: "Yedi ay yedi gün boyunca bu şahıs hakkında neden hiçbir işlem yapılmadı ve bu şahıs niye görevine devam ediyor?" Ben bu açıklamayı yaptıktan bir gün sonra bu şahıs görevden alındı ve üç dört gün sonra da tutuklanarak cezaevine gönderildi.
“MUHAKKİK RAPORLARINI BAKANLIĞA GÖNDERMEK İÇİN NEDEN 7 AY 7 GÜN BEKLENDİ": Aynı konuyu Plan ve Bütçe Komisyonunda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Derya Yanık'a da yönelttiğim de Sayın Derya Yanık şöyle bir cevap vermiş: 'Birkaç başlık vardır, birkaç başlıkta, herhangi bir şekilde bizim uyuşturucunun selametini, sonucunu, vesairesini beklemeye tahammülümüz yoktur."
Şimdi buradan bir kez daha Sayın Bakana sormak istiyorum. Kastamonu'da yaşanan bu skandaldan sonra, yani 24 Mart’ta Emniyetin yapmış olduğu operasyondan sonra, benim konuşmama kadar geçen yedi ay yedi günlük süre içerisinde bu soruşturmayla ilgili atanan muhakkikler raporlarını neden düzenleyip de Bakanlığa göndermediler ve bu şahıs, bu kişi niye görevinden alınmadı? Şimdi, bunun cevabını Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanının vermiş olması lazım. Neden vermesi lazım? Çünkü bu şahsı koruyan, kollayan birileri var. Bildiğiniz gibi, değerli arkadaşlar, uyuşturucu, üretiminden satışına kadar bir şebeke tarafından gerçekleştirilen bir süreci kapsıyor. Evet, uyuşturucu satan bir kişi bizim konuşmamızdan sonra görevinden alındı ve tutuklandı ama arkasındaki şebekenin ortaya çıkarılması için, özellikle şunu vurgulamak istiyorum, yedi ay yedi gün boyunca muhakkik raporu niye tutulmadı? Bu kişileri kim koruyor, kolluyor bunun bir an önce açığa çıkarılması lazım.
“KASTAMONU VE MALATYA’DAKİ SÜREÇLER BİR AN ÖNCE AYDINLATILMALI”: Bir diğer konu da, tesadüfe bakın ki, ben 27 Ekimde konuşma yaptıktan sonra yine Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı Malatya Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünde, İl Müdürünün şoförlüğünü yapan bir şahsın evinde 4 bin tane, Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünde de 5 bin tane uyuşturucu hap yakalandı. Tesadüfe bakın ki iki olay birbiriyle benzerlik arz ediyor. Kastamonu'daki şahıs da Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürünün şoförlüğünü yapıyordu, kendi özel aracında 594 tane uyuşturucu yakalanmıştı. Şimdi, bu iki sürecin de aydınlatılması gerekiyor. Derseniz ki "Kardeşim, Kastamonu'da yaşanan olayla Malatya'daki olay birbiriyle bağlantılı değil." Bunu da ortaya koymanız gerekiyor. "Bu iki süreç münferitti." derseniz yine de bu iki sürecin bir an önce aydınlatılması gerekiyor.
“MEMURLARINI UYUŞTURUCUDAN KORUYAMAYAN BAKANLIK GENÇLERİMİZİ NASIL KORUYACAK?”: Sayın Bakana buradan bir şeyi ifade etmek istiyorum: Bakanlığının kuruluş kanununun 7'nci maddesinde şöyle söylüyor, diyor ki: "İldeki çocuk ve gençlerin uçucu ve uyuşturucu maddeyle ilgili zararlı alışkanlıklara maruz kalmasını önlemek." Daha Sayın Bakan, kendi il müdürlüğünde çalışan memurları uyuşturucudan koruyamamışken bu ülkenin gençlerini uyuşturucudan nasıl koruyacak, bunu da doğrusu merak ediyorum. Sayın Bakana buradan şunu söylemek istiyorum: Bakan olmak, sosyal medyada trol olmaya benzemez.
“İSTİKLAL YOLU’NU UYUŞTURUCU TİCARETİ YAPILSIN DİYE YÜRÜMEDİK”: Biz Kastamonulular İstiklal Yolu'nu bu ülkenin bağımsızlığı için yürüdük. Biz Kastamonulular İstiklal Yolu'nu uyuşturucu ticareti yapılsın diye yürümedik. Son olarak, buradan, bu kürsüden Türkiye'nin bütün gençlerine sesleniyorum: Bugün bu uyuşturucunun bu ülkede artmasının temel sebebi emeğin ve alın terinin ayaklar altında olmasıdır. Cumhuriyetin 2'nci yüzyılını bu ülkenin gençleriyle kuracağız ve bu düzenin gençleri uyuşturucuyla zehirlemesine asla izin vermeyeceğiz. Cumhuriyetin 2'nci yüzyılı aynı zamanda emeğin de yüzyılı olacak. Emeğin yüzyılı olacak ki bu ülkede hiçbir gencimiz, hiçbir çocuğumuz uyuşturucuyla zehirlenmesin.
En Çok Okunan Haberler
- Cüneyt Özdemir'den teğmen Ebru Eroğlu'na iş teklifi
- AKP'nin 'asgari ücret' formülünü duyurdu
- Ünlü peynir markasından 'konkordato' kararı
- Emekli askeri hakimden Varank’a sert yanıt!
- Narin cinayetinde 'demir kapı' ayrıntısı
- Fikret Orman'dan Talisca yanıtı!
- Muazzez İlmiye Çığ hayatını kaybetti
- Salim Güran'ın ses kayıtları ortaya çıktı!
- Mustafa Kemal’in askerleriyiz!
- Kazaya müdahale eden polislerden biri şehit oldu!