Erkeklerin kabusu: 'Kasık fıtığı'

Uzman Dr. Sarp Kaya Görür, kasık fıtığının erkeklerde kadınlara göre 9 kat daha fazla görüldüğünü belirterek, ”Bu durum, ‘kasık fıtığının kadınlarda hiç görülmemesi’ gibi anlaşılmamalıdır. Kadınlarda da kasık fıtığı görülür ve maalesef kadınlarda 'femoral herni' denilen ve sıklıkla acil ameliyat gerektiren kasık fıtığı türü erkeklere göre daha sık görülür ve acil ameliyatla neticelenir” dedi.

Erkeklerin kabusu: 'Kasık fıtığı'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.10.2022 - 07:00

Genel Cerrahi Uzmanı Uzm. Dr. Sarp Kaya Görür, kasık fıtığı ve ameliyatı hakkında merak edilenleri anlattı.

Kasık fıtığını kas ve bağ dokuları arasındaki zayıf bir alan ya da bir yırtıktan karın içindeki organların veya yağlı dokuların bir kese içerisinde dışarı çıkması durumu olarak tanımlayan Uzm. Dr. Sarp Kaya Görür, “Kasık bölgesinde ayakta durmakla beliren şişlik, kasık fıtığının belirtisi arasında gösterilir. Ayrıca bu şişlik hasta yatınca kendi kendine kaybolabilir veya bazen hastanın eliyle bastırması sonucu yok olur. Kasık fıtığı tedavisi cerrahi girişimler ve ameliyatlarla yapılır.

Kasık fıtığının cerrahi tedavisinde amaç fıtıklaşmış organları ve fıtık kesesini yeniden karın içi boşluğuna yerleştirmek ve karın duvarındaki zayıflığı yeniden fıtık oluşmayacak şekilde gidermektir” dedi. 

KASIK FITIĞI KİMLEDE GÖRÜLÜR?

Kasık fıtığının erkeklerde kadınlara göre 9 kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Dr. Görür, “En sık indirekt tipi görülür. Kasık fıtığının bir yaşın altındaki bebeklerde ve 40 yaş üstü erkeklerde görülme sıklığı yüksektir. 75 yaş üzeri erkeklerde neredeyse her iki erkekten bir tanesinde (yüzde 47 oranında) kasık fıtığı gözlenir. Ancak bu durum ‘kasık fıtığının kadınlarda hiç görülmemesi’ gibi anlaşılmamalıdır.

Kadınlarda da kasık fıtığı görülür ve maalesef kadınlarda yukarıda bahsettiğim 'femoral herni' denilen ve sıklıkla acil ameliyat gerektiren kasık fıtığı türü erkeklere göre daha sık görülür ve acil ameliyatla neticelenir” diye konuştu. 

KASIK FITIĞININ NEDENLERİ 

Kasık fıtığında ırsi (genetik) bir yatkınlığın söz konusu olduğuna dikkat çeken Dr. Görür, “Bazı insanların bağ dokusu yırtılmaya daha meyillidir ve eğer birinci derece akrabalarınızda kasık fıtığı varsa sizde de gelişme ihtimali normal bir insana göre sekiz kat daha fazladır. Lakin, kasık fıtığına neden olabilecek kolaylaştırıcı şartlar olmaması durumunda 'kesin kasık fıtığı olacaksınız' minvalinde bir şey kimse söyleyemez.

Sürekli öksürmenin, ıkınmanın ve ağır kaldırmanın kasık fıtığı riskini artırdığı gösterilmiştir. Sigara içmek, kabızlık, prostat büyümesi kasık fıtığına neden olabilecek diğer risk faktörleri arasında gösterilebilir. Ayrıca kasık fıtığı, aşırı kilolu kişilerde normal kilodaki bireylere göre daha fazla görülmektedir” açıklamasında bulundu. 

Kasık fıtığı belirtisi olarak her hastada ağrı gözlenmeyeceğini kaydeden Uzm. Dr. Sarp Kaya Görür, “Kasık fıtığı nedeniyle ortaya çıkan ağrı, fıtık kesesinin buradaki sinirlere basması sonucu veya fıtık kesesi içindeki organ ve yağlı dokuların boğulması sonucu gelişebilir. Bu durum genellikle acil cerrahi müdahale gerektirir. Bu nedenle zaman kaybedilmeden mutlaka bir genel cerrahi uzmanına veya acil servise başvurulmalıdır. Daha sık olarak kadınlarda görülen femoral tip kasık fıtıklarında, fıtık kesesi çok küçük olduğu için dışarıdan görülmez. Ancak kasık fıtığı hastada ayakta durunca veya spor yapınca, öksürünce, ıkınınca artan şiddetli bir kasık ağrısı veya uyluk iç yüzünde ağrıya neden olabilir. Doğal olarak bu hastalar sıklıkla öncelikle fizyoterapi veya ortopedi uzmanlarına başvurur. Muayene ve tetkik sonrası kasık fıtığı olduğu anlaşılır” değerlendirmesinde bulundu. 

TEDAVİ YÖNTEMİ

Kasık fıtığının tedavisiyle ilgili bilgiler de paylaşan Görür, “Kasık fıtığı mekanik bir problemdir. Bu nedenle de kasık fıtığında ilaçla tedavisi mümkün değildir. Kasık fıtığı karın duvarında bir yırtık, bir zayıflık içerdiği için tedavisi de bu sorunları çözmeye yönelik cerrahi girişimler ve ameliyatlarla yapılır.

En basit tarifiyle kasık fıtığının cerrahi tedavisinde amaç fıtıklaşmış organları ve fıtık kesesini yeniden karın içi boşluğuna yerleştirmek ve karın duvarındaki zayıflığı yeniden fıtık oluşmayacak şekilde gidermektir. Bu müdahale geçmiş zamanlarda, karın duvarındaki zayıf alanı ve yırtık bölgesini örtecek şekilde karın duvarındaki sağlam doku tabakalarını bir araya getirip birbirine dikmek suretiyle yapılıyordu” dedi. 

Son zamanlarda ise sentetik yamaların gelişmesiyle karın duvarındaki açıklığın sentetik yama (mesh greft) ile desteklenerek onarımlar yapıldığını ifade eden Görür, ”Bunun mümkün olmadığı durumlarda ve bazı özelleşmiş merkezlerde halen doku bazlı onarımlar da yapılmaya devam edilmektedir. Eğer daha önceden yapılmış bir kasık fıtığı ameliyatı sonrası aynı kasıkta yeniden fıtık geliştiyse o zaman ikinci ameliyatta daha önce kullanılmayan taraftan onarım yapmak gerekir. Yani eğer daha önce kapalı ameliyat yapıldıysa açık onarım, açık onarım yapıldıysa da kapalı onarım yapmak gerekir. Her iki yönteminde (doku bazlı ve sentetik yamalı onarımlar) kendilerine özgü avantajları ve dezavantajları mevcut olduğu için hekim ile konuşulmalıdır. Hekim ile yapacağınız konuşma sonrasında hekiminiz sizin için en uygun yönteme karar verecektir” diye konuştu. 

 


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler