Doç. Dr. Gönülalan: 'Hashimoto hastasının tedavisi bireyseldir'

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Gülsüm Gönülalan, hashimoto hipotiroidisinin kişiye özel tedavi edilmesi gereken önemli bir endokrin hastalığı olduğunu söyledi.

Doç. Dr. Gönülalan: 'Hashimoto hastasının tedavisi bireyseldir'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 10.01.2023 - 07:00

Hashimoto hipotiriodisinin en sık görülen otoimmüm trioid hastalığı olduğunu belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Gülsüm Gönülalan, hastalığın troid bezinin az çalışmasına verilen isim olduğunu ve toplumda çok sık görüldüğünü ifade etti.

HASHİMOTO'NUN BELİRTİLERİ

Doç. Dr. Gönülalan, "Tiroid hücrelerini kendi bağışıklık sistemimiz yabancı bir organ, doku gibi algılanıp harap etmesi sonucu, tiroid hormon eksikliğinin olduğu klinik bir tablodur. Peki son zamanlarda sıkça duyulan bu hastalığın belirtileri nelerdir? Hashimoto hastalığında halsizlik, yorgunluk, kabızlık, cilt kuruluğu, saç dökülmesi, çabuk üşüme, depresyon, tırnak kırılması, kas eklem ağrıları, konsantrasyon eksikliği, kilo alma, unutkanlık, beyin sisi ve kadınlarda adet düzensizliği gibi pek çok şikayetler görülmektedir. Bu şikayetler sizde varsa, tiroid fonksiyon testlerinize baktırmanız faydalı olabilir" dedi. 

'ŞİKAYETLER KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİYOR'

Hashimato tiroidi, tiroit bezinin iltihaplı hastalıklarının yani tirioditlerin en sık görülen çeşidi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Gülsüm Gönülalan, "Çoğunlukla 30-50 yaş arasındaki kadınlarda daha çok görülen bu hastalık, otoimmün ya da kronik lenfosistik tiroidit olarak da adlandırılır ve bağışıklık sisteminin bozukluğundan kaynaklanan bir endokrin sistem hastalığıdır. Bağışıklık sistemi tiroid hücrelerine saldırarak tiroid bezinin iltihaplanmasına yani zarar görmesine yol açar. Böylece tiroid bezi işlevini yerine getiremez ve zamanla salgıladığı hormon düzeyi düşer.

Hashimoto tiroiditi gelişimini tetikleyen risk faktörleri cinsiyet, yaş ve genetiktir. Halsizlik, çabuk yorulma, depresif bir hal ve mutsuzluk, üşüme, ellerde ve ayaklarda ödem, terlemenin azalması, ses kısıklığı, kabızlık, anormal kilo artışı, iştah fazlalığı, unutkanlık, konsantrasyon azalması, kadınlarda adetlerin azalması veya yokluğunda hashimoto hastalığından şüphelenmeli" diye konuştu. 

Şikayetlerin kişiden kişiye farklılık gösterebileceğinin altını çizen Doç. Dr. Gönülalan, "Özellikle bu şikayetlerimiz varsa, hashimoto hipotiroidisi açısından basit bir kan testi ile troid fonksiyon testlerine bakılarak, hashimoto hipotiroidisi açısından araştırılmak çok önemlidir. Hashimoto hipotiroidisinde tedavi olarak eksik olanın yerine konulması, tiroid ilacının replasmanı söz konusudur. Ama pek çok hastamızda tiroid ilacını almasına rağmen hala devam eden tiroid hipotirodi semptomları görülmektedir. Böyle bir durumda fonksiyonel tıp bakış açısıyla, hashimoto hipotiroidi hastalarının bu sebeplerin neden geçmediğinin anlaşılması ve daha detaylı incelenmesi gerekmektedir" şeklinde konuştu. 

Doç. Dr. Gönülalan, "Öncelikle kandaki TSH, T3 ve T4 hormonlarına bakılır. Tiroidin yapısı ve büyüklüğü için ultrason testi yapılır. Asıl ayırıcı tanı kanda anti-TPO ve anti-tiroglobulin antikor düzeylerinin yüksekliğidir. Bu tetkiklerle hem tanı konulur, hem de hastalığın evresi tespit edilir. Başlangıçta antikorlar yüksek iken hormon düzeyleri normaldir. İlerleyen zamanla hormon düzeyleri de değişebilir. Hashimoto tiroiditi, tiroid hormonu yetersizliğine neden oluyorsa, tiroid hormonu ile yerine koyma tedavisi gerekebilir. Bu, genellikle tiroid hormonu levotiroksinin günlük kullanımı şeklinde uygulanmaktadır.

Levotiroksin, hormonun tiroid bezinin ürettiği doğal versiyonu olan tiroksine benzerdir. Levotiroksin tedavisi genellikle ömür boyu devam eder, ancak gerekli olan doz değişebileceği için, TSH düzeyleri, hekimin belirleyeceği belli aralıklarla kontrol edilmelidir. Yeterli levotiroksin dozunun sağlanmasına rağmen hastalarda yorgunluk, enerji düşüklüğü, yaşam kalitesinde düşme, ciltte kuruluk gibi şikayetler devam edebilmektedir. Bu hastalarımızın mutlaka geçirgen bağırsak, B ve D vitamini başta olmak üzere multivitamin, demir, diğer mineral eksiklikleri değerlendirilmeli ve gereğinde yerine koyma tedavileri verilmelidir. Her hashimoto hastasının tedavisi bireyseldir.

Hashimoto hipotiroidisi hastalarımızda, özellikle bazı vitamin mineral eksiklerini sık görmekteyiz. Selenyum, çinko, B vitaminleri ve D vitamini, mutlaka hashimoto hipotiroidi hastalarında, değerlendirilmesi gereken vitaminlerdir. Yine aynı şekilde bağırsak sağlığı hashimoto hipotiroidisi için çok önemlidir. Özellikle yemeklerden sonra şişkinlik, kabızlık, ishal, hazımsızlık, beyin sisi, kas eklem ağrısı gibi şikayetler yaşanıyorsa bu hastaların mide bağırsak sağlığı açısından mutlaka değerlendirilmesi gerekir. Hashimato hipotiroidisi kişiye özel tedavi edilmesi gereken önemli bir endokrin hastalığıdır" dedi. 



İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler