‘Güvercin’den ‘şahin’e geçiş
Ülkede, terörle mücadele yasası 1 Haziran’da yürürlüğe girecek. Geçen yılın eylül ayında yapılan seçimlerde sağcı partiler koalisyonunun iktidara gelmesiyle NATO’ya giriş süreci hızlandı.
Soğuk savaş yıllarında ABD, Sovyetler Birliği ve Avrupa arasında kendine özgü bir tarafsızlık siyaseti izleyen İsveç, savaş uçağı ve silah sanayisi gelişmiş bir ülkeydi. Her konuda ikili bir siyaset izliyordu. Bir yandan savaşan ülkelere el altından silah satarken diğer yandan aralarında barışın sağlanması için çalışan bir “barış güvercini”ydi. ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki kutuplaşma sürerken İsveç, iki sistemin harmanlanmasından oluşan bir orta yol izledi. “İskandinav modeli” sosyal demokrasinin yaratıcısı ve uygulayıcısıydı. Kuzeyin bu “kırmızı güller ülkesi” demokrasinin, hakkın, adaletin simgesi; dünyanın dört bir yanından gelen sığınmacıların ana kucağı oldu.
GERİYE GİTMEYE BAŞLADI
134 yıllık bir geçmişe sahip olan İsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi (SAP), bir zamanlar çok yoksul olan bu kuzey ülkesini kalkındırdı, gerçek demokrasinin işlerlik kazandığı bir devlet haline getirdi. 23 Nisan 1889’da kurulan SAP, efsane Başbakan Olof Palme’nin öldürüldüğü 26 Şubat 1986 gününe dek altın yıllarını yaşadı. Palme’nin öldürülmesinden ve Sovyetler’in dağılmasından sonra esmeye başlayan küresel rüzgârları İsveç’i de etkiledi. Palme suikastı İsveç’in kırılma noktası oldu. Seçim kazanarak iktidara gelen sağcı partiler sistemle oynamaya başladı. Dengeler bozuldu, kamuya ait fabrikalar, sanayi kuruluşları özelleştirildi. Palme’nin, “Bir sabah erkenden kapı çalındığında gelen, ya sütçü ya da gazete satıcısı olmalı” diyerek tanımladığı İsveç, yavaş yavaş geriye doğru gitmeye başladı.
İsveç sosyal demokrasisini tutarlılığa kavuşturarak uygulayan Palme, İsveç’e Finlandiya’dan gelmiş göçmen bir ailenin çocuğuydu. Merhum başbakan ve CHP liderlerinden Bülent Ecevit’in yakın arkadaşıydı. Palme 68’li yıllarda, antiemperyalist mücadelenin ön saflarında yer aldı. ABD’nin Vietnam’da sürdürdüğü işgale karşı çıktı. Vietnam savaşını protesto eden gösterilere katıldı. Bağımsızlıkçı, savaş karşıtı tavrını 1980’li yıllarda da sürdürdü. Halkın arasında korumasız dolaşan, başbakanlık konutuna bisikletle gidip gelen bir liderdi. Bir gece, eşi Lisbet Palme ile birlikte sinemadan çıktıktan sonra kaldırımlarda yürürken vurularak öldürüldü. Suikast, “faili meçhul” kaldı, 34 yıl aydınlatılamadı. 3 yıl önce cinayet, o sırada hayatta olmayan bir kişiye yüklenerek dosya kapatıldı.
LİNDH DE HEDEF OLDU
Anna Lindh, Palme ekolünde yetişmiş bir kadın politikacıydı. O da Palme gibi emperyalizme karşı çıkan, bağımsızlık yanlısı bir kişiydi. 1990’lı yıllardaki Bosna katliamı ve Ortadoğu’da süren savaşlar nedeniyle ABD yönetimini suçluyordu. İktidardaki Sosyal Demokrat İşçi Partisi hükümetinin dışişleri bakanıyken, 11 Eylül 2003 günü, başkent Stockholm’de, bir iş merkezinde tek başına dolaşırken bıçaklanarak öldürüldü. Cinayetten, psikolojik sorunları olan, uyuşturucu bağımlısı bir kişi sorumlu tutuldu.
Olof Palme ve Anna Lindh’in öldürülmelerinden sonra, ülkede rüzgâr tersinden esmeye başladı. Sağcı partiler seçim kazanarak iktidar oldular. Ekonomi bozuldu. Irkçılık, yabancı düşmanlığı, kadına karşı şiddet arttı. Ülke, dünyanın dört bir yanından gelen teröristlerin, Balkan mafyalarının barınağı haline geldi. Kentlerin en işlek caddelerinde, köşe başlarında cinayetler işlenmeye başladı. 1 Haziran’da yürürlüğe girecek terörle mücadele yasasıyla, ülkede bozulan güven ortamı yeniden sağlanmaya çalışılacak.
Geçen yılın eylül ayında yapılan seçimlerde, sosyal demokratlar kaybetti, sağcı partiler koalisyonu iktidar oldu. Sağcı partilerin programlarında yer alan NATO’ya giriş süreci hızlandı.
“Barış güvercini” İsveç, artık “şahin” olmaya hazırlanıyor. Soğuk Savaş yıllarındaki tarafsızlık siyasetini terk eden İsveç, muhalefetteki sosyal demokratların da desteğiyle NATO’ya doğru koşar adım ilerliyor.
alihaydarnergis@gmail.com
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- AKP sayesinde bu düş de gerçek oldu!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Gökçek döneminde belediyeden geçen karar pes dedirtti!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Türk ordusunun Kubilaysızlaştırılması
- 'Açız' diye bağırdı, yaka paça dışarı atıldı!
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak