Saz’dan, Güran ve Koptagel’e
Müzikolog Dr. Melike Atalay, Herta und Kurt Blaukopf Bilim ödülüne layık görülen ve Hollitzer Verlag Wissenschaft yayınevi tarafından kitap olarak yayımlanan, besteci kadınların yaratım koşullarına odaklandığı doktora çalışmasını Türkiye’de ilk kez Orient-Institut Istanbul’da yapacağı sunumla paylaşacak.
Çalışmanın tohumları, İstanbul’da Mimar Sinan Üniversitesi’nde Müzikoloji bölümü öğrencisiyken müzik tarihçiliğinde kadınların “görünmezliği” üzerine düşündüğü bir dönemde atılıyor. Düşüncelerinin başlangıç noktası ise bir antikacıda bulduğu nota kitabı: Nazife Güran’ın Mezzo Soprano için ‘Lied’ler’i. Nota kitabının arka kapağında onun Viyana’dan İstanbul, Berlin, Köln’e uzanan ve Diyarbakır Filarmoni Derneği’ne uğrayan hayat hikâyesi... Genç ve alanına iştahla yaklaşan bir kadın müzikolog için ne müstesna bir an! Bu anın ardından artık elbette önlenemez ve mutlaka cevaplarının bulunması elzem olan sorular sıralanıyor. Osmanlı ve Cumhuriyet Türkiyesi’nde -Nazife Güran gibi- kaç besteci çoksesli müzikle uğraşmıştır? Bu kadınlar hiç tartışma konusu oldu mu? Olduysa bu kadınlardan nerede ve nasıl bahsedildi?
Atalay’ın İstanbul’da bir antikacıda bu sorularla başlayan yolculuğu Cumhuriyet Öncesi ve Cumhuriyet Döneminde Kadın Bestecilerin Yaratıcılık Koşulları-Üç Kadın Besteci Üzerine Bir Vaka Çalışması: Leyla [Saz] Hanımefendi, Nazife Aral-Güran ve Yüksel Koptagel başlıklı Viyana Müzik ve Sahne Sanatları Üniversitesi’nde tamamladığı, Viyana’nın en prestijli bilim ödülü olan Herta und Kurt Blaukopf’a layık görülen ve Viyana’nın en prestijli yayınevlerinden Hollitzer tarafından kitap olarak yayımlanan doktora çalışmasıyla tamamlanıyor.
ÜÇ BESTECİ...
Çalışmada Tanzimat’tan 1980’lere kadar uzanan süreçte farklı dönemlerde yaşamış ve üretmiş olan bu üç İstanbullu besteciye dair ilk kez gün yüzüne çıkan ve çalışmayı değerli kılan çokça görsel-işitsel belge var kuşkusuz. Atalay, ayrıca bir müzikolog hassasiyetiyle bu üç bestecinin üretim ve yaratım koşullarını, içinde bulundukları sosyopolitik ve kültürel ortamı; onların aile ve eğitim geçmişleri, yaşadıkları ve ürettikleri sosyal alanların perspektifinden inceliyor.
Besteci Kadınların Türkiye Cumhuriyeti Öncesi ve Sonrası Yaratım Koşulları başlıklı bu çalışma uluslararası başarılarının ardından uluslararası akademik mecralarda sunuldu ve tanıtıldı. Türkiye’de ilk kez herkese açık bir akademik mecrada, Atalay’ın da 2021’den beri araştırmacısı olduğu Münster Üniversitesi Corpus Musicae Ottomanicae’nın proje ortağı Orient-Institut Istanbul’un bünyesinde 11 Ocak 2023, 19:00’da çevrimiçi ve Türkçe olarak gerçekleştirilecek. Sunuma katılmak için www.oiist.org veya enstitünün facebook hesabından ilgili bilgilere ulaşılabilir.
En Çok Okunan Haberler
- Kaynanasını hiçbir zaman sevemeyen 4 kadın burcu
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Nasuh Mahruki'nin tutuklanma gerekçesi belli oldu!
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Beşiktaş'tan Talisca açıklaması: 'Karar verilmiştir'
- Elektronik kelepçeyi kırıp cinayet işledi
- Havalimanında kaçakçılık operasyonu
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!