Ayrımcılık yasağı bağlamında yapay zeka kullanımının etkileri uluslararası sempozyumu düzenlendi
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Kılıç, yapay zeka mahkemelerinin masumiyet karinesini ihlal edebileceğini ifade etti.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'ndan (TİHEK) yapılan açıklamada, TİHEK ile Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) iş birliğiyle Gaziantep'te "Ayrımcılık Yasağı Bağlamında Yapay Zeka Kullanımın Etkileri Uluslararası Sempozyumu" düzenlendi.
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan TİHEK Başkanı Muharrem Kılıç, ayrımcılık yasağı bağlamında yapay zeka kullanımının etkileri konusunda akla ilk mühendislik alanlarının geldiğini ancak konunun birçok alanla ilişkili olduğunu söyledi.
İçinde bulunulan yüzyılı "dijital gözetim çağı" olarak ifade eden Kılıç, şöyle devam etti:
"Dijitalleşmenin var ettiği imkanlarla sunduğu olanakları, sosyal medya olanaklarını da işin içine katarsak bir ağ toplumunun içinde olduğumuzu söylememiz gerekiyor. Oturduğumuz yerden yaptığımız bir sosyal medya paylaşımıyla o ağ toplumunun içinde kimi zaman bir hak öznesi olarak kimi zaman bir suçun faili olarak yer alabiliyoruz. Herkesin herkesi gözetleyebildiği bir etkileşim çağındayız."
Çağın, büyük veri çağına dönüştüğünü belirten Kılıç, "Artık verilere sahip olan kişi bütün dünyayı, bütün muhatap olduğu kitleyi yönetebilir hale geliyor. Kişisel veriler önem arz ediyor. Bu verilerin insan onurunu, hak ve özgürlükleri ihlal edici şekilde kullanılabildiğine de şahit oluyoruz." ifadelerini kullandı.
Bazı ülkelerde akıllı mahkeme uygulamalarının başladığını kaydeden Kılıç, bu çerçevede e-Ticaret, fikri mülkiyet gibi davaların sadece akıllı mahkemelerde gerçekleştirildiğini söyledi.
Akıllı ya da yapay zeka mahkemelerinin özellikle hak temelinde ciddi kaygılar ve endişeler yarattığını vurgulayan Kılıç, "İnsani ön yargının da ötesine geçen sistematikleşen, kurumsallaşan bir makine ön yargısı ortaya çıkabilir. Çünkü makine almış olduğu verilerle sürekli eş biçimde aynı vakaları değerlendirir ve algoritmik yazılımda eğer bir ön yargı, kötü niyet varsa bunu sürekli tekrar edebilir. Bunun aynı zamanda masumiyet karinesini de ihlal edebileceğini de söylememiz gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Başkan Prof. Dr. Muharrem Kılıç tüm bu nedenlerle ulusal insan hakları kurumlarının konuya hassasiyetle yaklaşması ve gündemlerine alması gerektiğini vurguladı.
YAPAY ZEKA KULLANIMI AYRIMCILIK RİSKLERİNİ ARTIRIYOR
Sempozyuma video mesaj ile katılan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Türkay Dereli, 3 ay önce TİHEK ile imzaladıkları iş birliği protokolüne değindiği konuşmasında, bu kapsamda hukuk fakültesi öğrencilerinin İnsan Hakları Öğrenci Topluluğu'nu kurduğunu bildirdi.
Üniversite kütüphanesindeki eşitlik ve insan hakları konusundaki kaynakları güncellediklerini aktaran Dereli, şunları kaydetti:
"Son zamanlarda yapay zeka konusunda ve yapay zekanın hukuk sistemindeki etkileri konusuna temayüz etmeye çalışıyor. Sonunda Avrupa Konseyi'nin yakın zamanda hazırladığı bir raporda dile getirdiği bir konu olan insan ve toplum hayatında hızla yaygınlaşan yapay zeka kullanımının oluşturabileceği ayrımcılık risklerini ve yapay zekanın hukuk sistemlerine etkisini ele alan bir konferans düzenlemeye karar verdik. Bu konferans bir bakıma daha iyi, daha adil sistemler geliştirmek için gelecekte yoğun olarak kullanılması planlanan yapay zekanın kendisinin sorgulanmasını, kendisinin adaletinin masaya yatırılmasını sağlıyor. Bu bakımdan konferansımızın kamuoyunda çok büyük dikkat çekeceğini düşünüyorum. Öğrencilerimizin ve öğretim elemanlarımızın da çok büyük fayda göreceğini düşündüğüm bu konferansın hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum"
En Çok Okunan Haberler
- Mühimmat fabrikasında patlama
- AKP koridorlarında konuşulan 'erken seçim tarihi' sızdı
- 87 yaşındaki iş insanı İnan Kıraç evlendi
- Özel'den Erdoğan'a 'Esad' ve 'HTŞ' yanıtı
- Teğmenler soruşturmasında flaş gelişme
- Gayrimüslimlerin tapuları üzerinden dönen yolsuzluk
- 2 yaşındaki çocuğun 'öksürüğünün' sebebi şaşırttı
- Muhalif gruplarla anlaşmaya varıldı!
- AKP’ye katılacaklar mı?
- Bingöl'deki kazada acı ayrıntı