Antakya’ya sanatla şifa

“Antakya varsa ben de varım” sloganıyla bu yıl 13-19 Ekim tarihleri arasında 11’incisi düzenlenecek. Uluslararası Antakya Film Festivali’nin tanıtım toplantısı 5 Ekim Perşembe günü Feshane Artİstanbul’da yapıldı. Toplantıya Festival Koordinatörü Atakan Metin, Festival Başkanı Mehmet Oflazoğlu, “Uzun Metraj Film Yarışması” jüri başkanı Murat Şeker, “Kısa Metraj Film Yarışması” jüri üyesi Lila Gürmen ile birlikte oyuncu Meral Orhonsay ve Vadullah Taş katıldı.

Festival Koordinatörü Metin, 6 Şubat depremlerinden sonra kentteki durumu göz önünde bulundurarak festivalin hangi şartlarda yapılacağını, nasıl zorlu bir yol kat edildiğini anlattı. Metin, “Festivale gelmek isteyenler öncelikle alıştıkları günlük konforlarını unutmalılar. Empatiyi yerinde yapmak için çok iyi bir fırsat. Film festivali standartlarını elden geldiğince gerçekleştirmeye gayret ediyoruz ancak bu yıla özel Antakya’ya sanatla, sinemayla şifa olmaya çalışacağız” diye konuştu.

FİLMLER ÇADIR VE KONTEYNER KENTLERDE

Festival Başkanı Mehmet Oflazoğlu film gösterimlerinin ve etkinliklerin, çadır yerleşkelerinde ve konteyner kentlerde yapılacağını söyledi. 

‘ONUR ÖDÜLÜ’ ORHONSAY’A

Festivalde bu yıl “Onur Ödülü”nün Meral Orhonsay’a, “Sinema Emek Ödülü”nün ise Vadullah Taş’a verileceğini söyledi. “Onur ve Emek Ödülleri” festivalin açılış günü olan 13 Ekim’de sahiplerine verilecek.

Jüri Başkanı Murat Şeker de, “Mehmet Bey bu yıl seçkiyi bana bıraktı ve çocukları güldürecek, halkımıza moral aşılayacak filmler seçtik. Genel olarak festivallerin asık suratlı filmlerden oluştuğunu bir kez daha görüyoruz. Bütün festival yöneticilerine çağrım olsun. Ciddi olmak önemli bir şey ama sinemanın çok renkli tarafları var. Türkiye’de maalesef festivaller tek bir akım tarafından işgal edilmiş durumda. Festival kelimesi renklilik, çeşitlilik anlamındadır. Antakya Film Festivali’nin bunun bir öncüsü olmasını diliyorum” dedi.